Hukuk Mahkemesinin yargılama aşamasında Kuyumcu bilirkişi İlknur Işıkyıldız'dan 15.12.2022 tarihli Bilirkişi Raporunu istihsal ettiğini, dava konusu mehir alacağı iddiasının değerini belirlediğini ve bilirkişi raporunda tespit edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davalı müvekkili lehine 24.612,00- TL tutarında avukatlık ücretine karar verdiğini belirterek; davacının haksız istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Sakarya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20/06/2023 tarih, 2022/356 Esas - 2023/173 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Mehir senedinde belirtilen altın ve eşyaların tamamının davacıya teslim edildiğini, bu nedenle davalı Yaşar'ın senetten kaynaklanan sorumluluğunun kalmadığını, davacının ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğünü, diğer eşyaların ise müşterek hanede olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir....
Davalıların ihtiyati hacize itirazı üzerine, mahkemenin 04/01/2020 tarihli kararı ile davanın mehir senedine dayalı alacak isteğine ilişkin olması sebebiyle davalıların itirazının reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalılar vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haczin kaldırılması gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı Adem'in 01/07/2010 tarihinde evlendiklerini, dava dışı Adem ile davalı babası Mehmet Kaya'nın müvekkiline mehir senedi ile taahhütte bulunduklarını, davalının, müvekkilinin boşandığı eşinin babası olup müvekkiline dava konusu mehir senedi ile yazılı olan altın ve eşyaları vermeyi taahhüt ettiğini, ancak 100 gram altının hiçbir şekilde alınmadığını, müvekkilinin mehir senedinde yazılı olan diğer eşyaları alamadan baba evine dönmek zorunda kaldığını belirterek mehir senedindeki eşyaların aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 12.600,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 34.100,00 TL olarak ıslah etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, mehir sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 09/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; mehir senedine konu bir kısım ziynet eşyaları yönünden bağışlama vaadinden; bir kısım ziynet eşyaları yönünden ise ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Somut olayda incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, taraflar arasındaki 11.01.2001 tarihli mehir senedinde yazılı bulanın talep konusu ziynet eşyalarının davacı tarafından teslim alındığının bildirilmesine göre dava dilekçesinde belirtilen teslim edilmediği iddia edilen ziynet eşyaları açısından talebin reddi kararı yerindedir. Öte yandan davacı vekilinin mehir senedinde davacıya teslim edilip davalı tarafından borç alındığına ilişkin iddiası ise ödünç sözleşmesi kapsamındadır. Taraflar arasındaki gelin-kayınbaba ilişkisi nedeniyle HMK'nın 203/1- a maddesi uyarınca ödünç sözleşmesi tanıkla ispatı mümkündür....
ün imzaladığı mehir senedinde gösterilen ziynet eşyası ve çamaşır makinesi bedelinin davalı eski kayınpederden tahsili istemine ilişkin olup, davacının söz konusu talebinin açık bir biçimde Aile Mahkemesinin görevine girdiği anlaşılmaktadır. Mahkemece; davanın mehir senedinden kaynaklanması nedeniyle işin esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davalı ... yönünden Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davacı ve davalı ...'...
Davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, herhangi bir ayrılık halinde ödeneceği taahhüt edilen bağışlama vaadi şeklinde (mehri muaccel) niteliğinde, mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi vardır. Uyuşmazlık, Aile Hukukundan dayalı alacak niteliğinde olmayıp, genel hükümlere dayalı (TBK m. 286 vd., eBK m. 234 vd.) bir alacak talebi niteliğindedir. Hal böyle olunca, davayı görmeye genel mahkemeler görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir (HMK m. 1, 3, 114/1,c, 115/1)....
HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2020 NUMARASI : 2019/275 ESAS - 2020/230 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin 2019/275 Esas sayılı dosyası ile açılan mal rejiminden kaynaklanan alacak davasında 16/03/2020 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı, davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendiğinde; DAVA: Davacı vekili Konya 1....
Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davalı-karşı davacı erkek, kadının almış olduğunu kabul ettiği mehir senedine konu alacak isteminin bağıştan rücu niteliğinde olduğunu, bu nedenle mehir senedine konu 30 adet sarı liranın aynen veya bedelini talep etmiştir. Bu istek Borçlar Kanununa dayanmaktadır. Talep, Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan Aile Hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmayıp; talebin incelenmesinde genel görevli mahkeme olarak Asliye Hukuk mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Bu bakımdan, davalı-karşı davacı erkeğin bu talebi ile ilgili olarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esesanın incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış hükmün bozulması gerekmiştir....