WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili davacının 2003 yılında davalı kooperatife ileride kendisinden başkaca bir bedel talep edilmeyeceği teminatı ile diğer üyelerin ödediği bedelin %100 fazlasını ödeyerek üye olduğunu, 2013 yılında yapılan kooperatif genel kurulunda kooperatif hesapları ile alacak ve borçlara dair son beş yılın hesaplarını inceleyerek 6 ay içinde rapor vermek üzere hesap tetkik komisyonu kurulmasına dair karar alındığını, ancak üyelerin alacak ve borçları da belli olmadığını, kooperatif yönetiminin gerçeğe dayanmayan bir takım hesaplamalarla ve fahiş faiz talepleri ile borç tahakkuk ettirerek ihraç yoluna başvurduğunu, 11.02.2014 tarihli yönetim kurulu kararı ile üyelikten çıkarılmasına dair karar verildiğini, kooperatif yönetiminin ayrıca üyeler arasında eşitlik kuralına aykırı bir şekilde başka üyelere aynı ihraç işlemini de uygulamadığını, anapara borcundan 20.000,00 TL'yi davalı kooperatife ait İş Bankası hesabına yatırdığını, bakiye olan 8.100,00 TL’yi ise aylık...

    İl Müdürlüğü'nün kooperatif yönetim kurulu üyelerinin görevden tedbiren el çektirilmesine ilişkin karar henüz tebliğ edilmeden önce ilgili kararda adı anılan ..., ... ve ... isimli yönetim kurulu üyeleri Kayseri ......

      Asıl ve birleşen davada davalı kooperatif vekili, üyelikle ilgili bir genel kurul veya yönetim kurulu kararı bulunmadığını, 07.05.1991 tarihli ek protokol uyarınca yapılan arıtma tesisinin protokole uygun olarak yapılmadığını, yüklenici firmanın (8) üye göstermediği gibi, kooperatif üyelerinin ödeme şartları seviyesinde de ödeme yapılmadığını, kaldı ki, ... İnş.San.Tic.Ltd.Şti.nin 07.05.1991 tarihli protokolün şartlarına aykırı biçimde 6724 parsel üzerinde bulunan 142/2 ve 142/3 nolu bağımsız bölümleri sitenin cam işlerini yapan.... ve... isimli kişilere sattığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davalı ..., davaya yanıt vermemiştir. Mahkemece; davacının ek protokolde belirtilen arıtma tesisini çalışır vaziyete getirmesi ve bunu 5 yıl garanti etmesi ve ayrıca, kooperatif üyelerinin ödeme şartları seviyesinde ödeme yapma şartını yerine getirmediği, tarafların ... 1....

        Davalı ..., ferdileşmeden sonra yönetim kurulunda görev aldığını, bir kusurunun bulunmadığını, yönetim kurulu kararına rağmen proje tadilatı yapmayan eski yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın kooperatif tüzel kişiliğine karşı açılmasının gerektiği, yönetim kurulu üyelerine karşı dava açılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar cevap vermemiştir....

          TTK'nın 338. maddesi uyarınca kusursuz olduklarını kanıtlayamamaları halinde zarardan sorumludurlar. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59/3. maddesinde; "Yönetime veya temsile yetkili şahısların kooperatife ait görevlerini yürütmeleri esnasında meydana getirdikleri haksız fiillerden doğan zararlardan kooperatif sorumludur" hükmüne yer verilmiş, 62/1. maddesinde ise yönetim kurulu üyelerinin görevleri belirtilmiş, yönetim kurulunun, kooperatif amaçlarının gerçekleşmesi ve ortakların çıkarlarının korunması ile ilgili olarak yasalara, anasözleşme hükümlerine ve genel kurul kararlarına göre işleri titizlikle yürütecekleri ve kooperatifin başarısı ve gelişmesi yolunda gereken çabayı göstermekle görevli oldukları açıklanmıştır. 62/3. maddesinde ise; "Yönetim Kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumludurlar" hükmüne yer verilmiştir....

            DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : 1- VEKİLİ : 2- 3- DAVA : Tazminat (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : {}Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin ... Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda; -{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}- {}DAVACI TARAFIN İDDİASI: DAVACI TARAF VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİ İLE ÖZETLE; davalıların ... Konut Yapı Kooperatifinin borçlanmaya ve yönetime yetkili kişileri olduklarını, müvekkilinin dava dışı kooperatifin yapmış olduğu inşaatların hafriyat işini yaptığını, davalıların müvekkiline kooperatifin borçları nedeniyle kooperatif adına 30/06/2016 vade tarihli 8.000,00 TL ve 31/07/2016 vade tarihli 9.000,00 TL bedelli bonoları imzalayarak verdiklerini, bonoların vadesinin geçmesine ve ödemememe protestosu tebliğine rağmen borcun ödenmediğini, bu nedenle Konya . İcra Müdürlüğünün ... Esas ve ......

              Davalı vekili, genel kurulda iptali istenen maddenin görüşülmesi, yönetim kurulunun ibrası, bilanço ve gelir gider farkı hesaplarının oylanmasında yönetim kurulu üyelerinin oy kullanmadığını, genel kurula katılan kişilerin tamamının kooperatif ortağı olduklarını, yönetim ve denetim kurulları faaliyet raporları, bilanço ve gelir- gider farkı hesaplarının kooperatif defterleri ile uyumlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2016/987 Esas - 2020/38 Karar DAVA : Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan Alacak DAVA TARİHİ : 04/08/2016 BAM KARAR TARİHİ : 08/06/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 08/06/2023 İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 16/01/2020 tarihli 2016/987 Esas ve 2020/38 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ...ne üye olduğunu, gerek kooperatife gerek ise arsa sahiplerine ödemeler yaptığını ancak evini alamadığını ve zarara uğradığını, 28/05/2006 tarihinde son genel kurul toplantısının yapıldığını, toplantıda ..., ... ve ...'...

                  Tekstil İşletmeleri A.Ş. olarak değiştirildiği, şirketin kayıtlı sermayeye tabi olduğu, Kayıtlı Sermaye Tavanı 62.000.000TL olduğu ve Şirket paylarının 21-22 Nisan 2014 tarihinde halka arz edildiği, Sermayenin 2.000.000TL si A grubu,25.000.000TL si B grubu hisselerden oluştuğu ve şirket sermayesinin tamamının ödendiği, davalılardan ...’in Yönetim Kurulu Başkanı olduğu, ...’nin ise Yönetim Kurulu Başkan Vekili olduğu ve davacının da şirkette pay sahibi olduğu anlaşılmıştır. TTK m. 553 uyarınca yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu davası açma yetkisi şirkete ve her bir pay sahibine verilmiştir. Somut olayda davacı taraf, şirketin pay sahibi konumunda olduğundan davacı sıfatı mevcuttur. TTK yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna tabi olacak kimseleri belirlediği 553. maddesinde "kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları" ifadesini kullanmıştır....

                    -TL'den az olmamak kaydıyla satılması yetkisi verildiğini, kooperatifin yönetim kurulu ile karşı taraf arasında anlaşma sağlanamadığını, dolayısıyla kooperatif ve kooperatif üyelerinin üzerine yönetim kuruluna verilen bu yetkiye binaen veya genel kurul kararına dayanan başka bir nedenle herhangi bir borç doğmadığını, davacılar ile hukuki, ticari herhangi bir ilişkisi olmadığı gibi borcu da olmadığını, nitekim kooperatifin aynı konu ile ilgili yaptığı icra memurunun muamelesini şikayet neticesinde davacılar aleyhine karar verildiğini, davacıların böyle bir takip yapma yetkisinin olmadığına karar verildiğini, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte dava dilekçesinde bahsedilen %10 oranındaki faizin kooperatif üyelerinin aidatlarını ödememeleri durumunda uygulanacağını ve yalnızca üyelerin aidat borçlarına ilişkin olduğunu, davacı tarafın alacağı olduğunu iddia ettiği meblağa bu oran üzerinden faiz uygulanacağına dair beyanı ve genel kurul kararını dayanak göstererek doğmamış bir alacak...

                      UYAP Entegrasyonu