WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, anasözleşmenin 61. maddesi uyarınca konutların şerefiye bedellerinin tespit edildiği, raporun düzeltme sonuç kısmında belirlenen miktarların ortaklar arasındaki eşitlik ilkesine aykırı olduğu, belirlenen miktarların düşük şerefiye bedelli konutlara sahip ortakların aleyhine olduğu, zira alınan kararla şerefiye bedeli alması gereken davacıya şerefiye bedeli verilmediği gibi şerefiye borcu aslında daha yüksek olan ortakların daha az ödeme yapmalarına karar verildiğinden kararın 1163 sayılı Kanunun 23. maddesindeki eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı kooperatifin 16.04.2009 tarihli Genel Kurul toplantısının şerefiye ödemelerine ilişkin 9. maddesinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

    Davalı kooperatif temsilcileri, kooperatifin 2004 yılında alınan genel kurul kararı gereği mimar ve mühendisler odasından üç kişilik heyetçe şerefiye bedellerinin tespit edildiğini, 2005 yılı genel kurulunda kur'a çekildiğini, kur'a sonucu kendisine çıkan daireyi (villayı) beğenmeyenlerin 23.06.2006 tarihine kadar kooperatife bildirmeleri gerektiğini, davacının bu yönde bir talebi ya da kur'aya itirazı olmadığını, şerefiye bedelini ödeyen davacının davasının reddi gerektiğini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Çankırı Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 09/10/2013 NUMARASI : 2012/61-2013/1110 Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, kooperatif yönetim kurulunca yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, müvekkiline kur'a sonucu düşen daireye 7.200,00 TL tutarında şerefiye farkı belirlendiğini, anasözleşmesinde ve genel kurul kararlarında yer almamasına rağmen yönetim kurulunca şerefiye farkının sitenin çevre düzenlenmesinde harcanmasına karar verildiğini ileri sürerek, şerefiye farkından kaynaklanan alacağın faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....

        -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin kooperatif üyesi olduğunu, devraldıkları taşınmazları hiçbir borcu olmaksızın devraldıklarını, konutların daha önce şerefiye bedeli ve kesin maliyetlerinin hesaplandığını, yeni yönetimin anasözleşmenin 61. maddesine açıkça aykırı şekilde yeniden konut maliyet ve şerefiye hesabı yaptığını ve öncekinden çok farklı borç çıkardığını, önceki kesin maliyet ve şerefiye bedelleri hesabının kesinleşmiş olduğunu ileri sürerek, yeniden şerefiye bedeli ve kesin maliyet hesabı yapılamayacağının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 2008 yılında yapılan kesin maliyet hesaplarının genel kurulca iptal edilerek, kesin maliyet hesaplarının yeniden tespiti için yönetim kuruluna yetki verildiğini, yeniden maliyet hesabı yapılmasının kanun ve anasözleşmeye aykırı bir yönü bulunmadığını, davacılarda bulunan ibranamelerin yetkili kişilerin imzasını taşımadığından geçersiz olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir....

          Bele-Per Konut Yapı Kooperatifine 48.000 TL, şerefiye bedeli ile üye olduğunu, üye giriş peşinatı olarak 19.000 TL verdiğini, geri kalan miktarın aylık taksitlere bölündüğünü, düzenleme biçiminde inşaat yapımı ve taahhütler arasında yapılan sözleşmede belirlenen daire ve şerefiye bedeli haricinde herhangi bir meblağın taahhüt edilemeyeceğinin ve şerefiye dışında aidat istenmesinin söz konusu olamayacağının kendisine belirtildiğini, bunun üzerine müvekkilinin Kooperatife üye olduğunu, Sözleşmedeki kooperatifin yükümlülüklerinin düzenlendiği madde başlığı altında her etap için açıklanan ve uygulanan toplam maliyet bedellerinin mevcut yönetim ve gelecek yönetimler tarafından değiştirilmesi, şerefiye bedeli haricinde ek ödenek talebinde bulunulması veya bu sebeplerle genel kurullarda önerge vermesi gibi hallerde kooperatif üyelerinin ... mahkemelerinde sözleşmeye aykırı hareket etmekten dolayı tazminat davası açma hakkının taraflarca kabul edildiğini, müvekkilinin kalan borçlarının tamamını...

            Ada ... parsekle kanalizasyon şebekesinin bulunduğu, bu konudaki davacı itirazının yerinde olmadığı, davacıya ait ... nolu bağımsız bölümün kooperatif ortağına teslimi sırasında yapılmış bir tespit bulunmadığı, yaklaşık 10-15 yıldır kullanılan binada mevcut imalatların kooperatif yönetimi tarafından ne şekilde bitirilmiş olduğu konusunda kanaate varmanın mümkün olmadığı, davacı taşınmazının şerefiye puanı 100 olduğu için herhangi bir bedel almadığı ve herhangi bir bedel de ödenmediği, sonuç olarak, davacının taşınmazın ilk maliki olmaması nedeniyle davalı kooperatiften herhangi bir alacak talebinde bulunamayacağı belirtilmiştir. GEREKÇE : Dava, davacı kooperatif üyesine ferdileşme sonucu düşen taşınmazın yüzölçümünün diğer kooperatif üyelerine verilen taşınmazdan eksik olması nedenine dayalı alacak talebine ilişkindir....

              Yerel Mahkeme; alınan bilirkişi raporundan, adına isabet eden bağımsız bölümden dolayı davacının 30 milyon TL. aidat, 535 milyon TL. şerefiye ile 2.554.152.900.TL işlemiş faiz (gecikme bedeli) borcu bulunduğunun anlaşıldığı; şerefiye bedelinin tespitine ilişkin olarak alınan komisyon kararının genel kurulun verdiği yetkiye istinaden alınması nedeni ile genel kurul kararı niteliğinde olduğu, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre şerefiye bedeli ve gecikme faizinin ek yükümlülük niteliği taşımadığı, davalının takip konusu alacak tutarı kadar davacıdan alacaklı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş; davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire metni yukarıda bulunan ilamla hükmü bozmuş; Yerel Mahkeme gerekçesini tekrarlayarak ve genişleterek önceki kararında direnmiştir. Davacının, davalı kooperatif üyelerinden olduğu çekişmesizdir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Alacak (Kooperatif Şerefiye Bedeli) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353....

                Noterliği'nin ... yevmiye numaralı verilen muğlak ve şartlı cevapta borçlarının taraflarına bildirildiğini, kooperatif tarafından başkaca alacak davası açmama şartı ile 14.094,00-TL şerefiye payı, şerefiye payının 29/09/2009 tarihinden işletilecek yasal faizi, 2.000,00-TL daire içi bitirilmediği için ceza, 3.979,00-TL daire için apartman yönetimine ödenen aidatın talep edildiğini, tapunun alınabilmesi için ceza dışında kooperatifin haksız olarak talep ettiği henüz teslim edilmeyen ve belirli olmayan dairenin içinin işlenmemesi cezası (2.000,00-TL) dışında talep edilen 53 aylık faiz 5.565,00-TL, şerefiye payı olarak 14.094,00-TL ve davacı adına apartman yönetimine ödenen 3.979,00-TL aidat olmak üzere toplam 23.638,00-TL'nin 15/10/2014 tarihinde kooperatif hesabına dava açma hakları saklı tutularak ödendiğini, bu sebeple; tapunun alınabilmesi için kooperatifin haksız yere talep ettiği şerefiye payına ilişkin 53 aylık yasal faiz toplamı olan 5.565,00-TL nin kooperatif tarafından davacıya ödenmesine...

                  Her ne kadar şerefiye bedeli raporunun, davacıya usulüne uygun tebliğ edildiği ispatlanamamış ise de davacının 19/04/2009 tarihli olağan genel kurula katıldığı, şerefiye raporların teslim edilmediğine dair herhangi bir itirazı görülmediği, kura çekimine iştirak ettiği dikkate alındığında, davacının şerefiye bedeli alacağı ile ilgili bilgi sahibi olduğu kabul edilmesi gerekmektedir. Bu durumda, kura çekimi sonrası 08/10/2009 tarihli ferdileştirme işlemi sonrasında davacının taşınmazı kullanmaya başlaması ile birlikte şerefiye bedeli alacağının muaccel hale geldiği kabul edilmelidir. Zira, bu aşamadan sonra davacının hangi taşınmaza malik olacağı belirli olduğundan şerefiye bedeli alıp almayacağı da belirlenmiş olmaktadır. Buna göre, şerefiye bedeli teknik raporunun iptali ile yeniden şerefiye bedeli hesaplanmasına ilişkin davanın da en geç ferdileştirme işleminden sonra (5) yıl içinde açılması gerekmektedir. 4721 sayılı TMK.'...

                  UYAP Entegrasyonu