Bilirkişi--- düzenlenen 24/05/2021 tarihli bilirkişi raporu içeriğine göre; davacı banka tarafından asıl borçluya iki tür kredi kullandırıldığı, tahsis edilen kredi kartı ve taksitli ticari kredi için--- Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı, davalıların her iki sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığı, 04/11/2019 tarihinde bankanın 01/11/2019 tarihinde hesabı kat ettiğini belirterek ihtarname keşide ettiği, ---- ihtarnamenin borçlulara (---- edildiği, takip tarihi itibariyle banka alacağının kredi kartı için toplam 5.738,22 TL taksitli ticari kredi için 108.693,02 TL olduğu, kredi kartı için yıllık %24 ve taksitli ticari kredi için yıllık %39,60 oranında temerrüt faizi hesaplanması gerektiği mütalaa edilmiştir. TBK'nın kefalet sözleşmesinin şeklini düzenleyen 583. maddesinin ilk fıkrasında "Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz....
nun takip tarihi itibarıyla ticari kredi nedeniyle 899.031,78 TL asıl alacak olmak üzere 913.429,63 TL toplam alacak, 185.000,00 USD tutarlı teminat mektubunun nakde çevrilmesinden kaynaklanan 932.995,96 TL asıl alacak, 63.796,0 TL işlemiş faiz, 3.347,55 TL BSMV olmak üzere 1.000.139,54 TL toplam alacak, borçlu cari hesap kredisinden kaynaklı 129.672,98 TL asıl alacak, 7.254,94 TL işlemiş faiz, 362,75 TL BSMV olmak üzere 137.290,67 TL toplam alacak, kredili mevduat hesabından kaynaklı 29.986,69 TL asıl alacak, 892,69 TL işlemiş faiz, 44,64 TL BSMV olmak üzere 30.924,02 TL toplam alacak, 500.000,00 TL tutarlı teminat mektubunun nakde çevrilmesinden dolayı 500.000,00 TL asıl alacak, 34.626,66 TL işlemiş faiz, 1.731,33 TL BSMV olmak üzere 536.357,99 TL toplam alacak miktarından sorumlu olduğu, davalı ...'nun kefalet limitinin 565.000,00 TL olup bu miktardan sorumlu bulunduğu tespit edilmiştir....
ın müteselsil kefil sıfatıyla imzasının mevcut olduğu, kefalet sözleşmesi, kefalet tarihi, kefalet tutarı ve kefaletin müteselsil olduğu hususları kefillerin el yazı ile yazılarak akdedildiği, kefilin kefalet limitinin 1.000,000,00-TL olarak beyan ve kabul ettiği anlaşılmıştır. Davacı banka tarafından davalılara gönderilen ihtarnamenin incelenmesinde, davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu ve davalı kefile T.C. Gebze ... Noterliği marifetiyle gönderilen 05/11/2020 tarih 34406 yevmiye nolu ihtarname ile taksitli ticari kredilerden kaynaklı toplam 28.168,16-TL nakdi alacağın ödenmesi için muhataplara 7 gün süre verildiği, tebliğ şerhine göre ihtarnamenin dava dışı asıl borçlu şirkete 14/11/2020 tarihinde ve davalı kefile 07/11/2020 günü tebliğ edildiği, davalı kefile yapılan tebliğ tarihinin asıl borçluya yapılan tebliğ tarihinden önce olması nedeniyle TBK'nın 586/1 maddesi uyarınca davalının temerrüdünün takip tarihi itibarıyla başlayacağı anlaşılmıştır....
Düzenlenen kredi sözleşmesi ve ekindeki kefalete ilişkin hükümlerin bulunduğu kısımların yapılan incelemesine göre davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan gEnel Kredi Sözleşmesine davalının müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile kefil olduğu, kefalet limitinin 5.000.000,00 TL olarak gösterildiği, sözleşmenin TBK hükümlerinde belirtilen kefalet koşullarını taşıdığı bu şekilde davalının dava dışı borçlu şirket ile birlikte hesaplanan alacaktan sorumlu olduğunun kabulü gerektiği, dosyanın tevdi edildiği bilirkişi tarafından düzenlenen raporun hükme esas alınabilir nitelikte olduğu ve buna göre tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 341.549,42 TL asıl alacak, 18.324,24 TL işlemiş akdi temerrüt faizi, 916,21 TL faizin %5 gider vergisi, 755,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 163,80 TL ihtiyati haciz gideri toplamı 361,708.67 TL nakit alacak ile 2.030,00 TL gayri nakit alacak olmak üzere toplam 363.738,67 TL alacak yönünden takibe itirazında haksız olduğu ve bu bedel yönünden...
Nitekim Türk Borçlar Kanunumuza göre; kefalet sözleşmesi kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşme olup ancak gelecekte doğacak veya koşula bağlı bir borç içinde, bu borç doğduğunda veya koşul gerçekleştiğinde hüküm ifade etmek üzere kefalet sözleşmesi kurulabilir ve kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacaktır. Somut olaya bakıldığında ise dosyamızda mübrez GKS aslında kefalet tarihinin kurşun kalemle tek bir el ürünü olarak atıldığının gözle yapılan incelemede fark edilebildiği, buna göre tarif edilen şekle aykırı düzenlenen kefalet sözleşmesinin somut olayda kesin hükümsüz olup hükümsüz olan sözleşmeye istinaden kefillerin sorumluluğundan bahsedilemeyeceği anlaşılmıştır....
ne ödemiş olduğu 202.104,15 TL ve davalıların imzaladıkları Kefalet Taahhütnamesi hükümleri gereği ... ödemesi gereken kredi komisyonları ile ilgili olarak Trabzon İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı takip dosyasındaki alacağının; K.K. 12.12.2017 takip tarihi itibariyle, 202.104,15 TL asıl alacak, 14.391,70 TL’si işlemiş faiz, 2.200,00 TL’si komisyon, 778,26 TL'si İhtarname Noter Masrafı olmak üzere toplam 219.474,11 TL olduğu, 202.104,15 TL Asıl Alacağa sözleşme gereği %52 oranında temerrüt faizi işletilmesi gerektiği, davacı Bankanın talebinin, faiz miktarından kaynaklı olarak 373,71 TL fazla talep olup, takip talebinin bu yönüyle düzeltilmesi gerektiği, aynı alacak ile ilgili olarak, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla Trabzon İcra Müdürlüğünün ... Esas ve ... Esas sayılı dosyalarında yapılan takipler de dikkate alınarak, tahsilde tekerrür edilmemesi kaydıyla; davalı asıl borçlu .... .... ile birlikte müteselsil kefiller olan davalı ...…Ltd.Şti., ......
Kefalet sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu'nun 581 inci maddesinde “kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşme” şeklinde tanımlanmıştır. Kanunda yer alan bu tanıma göre kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. 6098 Sayılı TBK 583.Maddesinde ; "Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır....
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Görevli mahkemenin İstanbul Adliyesi olduğunu, kefalet sözleşmesi, kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşme olduğunu, kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağını, kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şart olduğunu, 6098 sayılı TBK'nın 584/1 maddesine göre, eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabileceğini, bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olmasının şart olduğunu, bu hususların hiçbirinin yerine getirilmemiş olduğunu...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2019 NUMARASI : 2018/322 2019/350 DAVA KONUSU : Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) KARAR : İSTANBUL ANADOLU 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 19/07/2019 tarihli ve 2018/322 Esas, 2019/350 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalinın Türkiye İş Bankası A.Ş.'den (Banka) kullandığı kredileri Ödemediğini, Borçlu T3 (Çebi)'nin borcuna kefil olduğunu, borcun tamamının Kefil olarak ödendiğini, ancak Banka'ya ödenen miktarın kendisine ödenmediğini, bu nedenle icra takibi başlatıldığını, İtiraz edilerek takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu iddia ederek, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 19....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2019 NUMARASI : 2018/322 2019/350 DAVA KONUSU : Alacak (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) KARAR : İSTANBUL ANADOLU 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 19/07/2019 tarihli ve 2018/322 Esas, 2019/350 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalinın Türkiye İş Bankası A.Ş.'den (Banka) kullandığı kredileri Ödemediğini, Borçlu T3 (Çebi)'nin borcuna kefil olduğunu, borcun tamamının Kefil olarak ödendiğini, ancak Banka'ya ödenen miktarın kendisine ödenmediğini, bu nedenle icra takibi başlatıldığını, İtiraz edilerek takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu iddia ederek, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 19....