EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. - VEKİLİ : Av. DAVANIN KONUSU : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 04/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : Taraflar arasındaki alacak davasında Adana 3. Tüketici Mahkemesi ve Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Dava, Hayat Sigorta Poliçesine Dayanan Tazminat talebine ilişkindir. Adana 3. Tüketici Mahkemesi, davacıların murisi ile dava dışı banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, eldeki davaya konu hayat sigortalarının genel kredi sözleşmesine bağlı olarak yapıldığını, görevli mahkemenin Ticaret Mahkemeleri olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir. Adana 2....
EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. - VEKİLİ : Av. DAVANIN KONUSU : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 04/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : Taraflar arasındaki alacak davasında Adana 3. Tüketici Mahkemesi ve Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Dava, Hayat Sigorta Poliçesine Dayanan Tazminat talebine ilişkindir. Adana 3. Tüketici Mahkemesi, davacıların murisi ile dava dışı banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, eldeki davaya konu hayat sigortalarının genel kredi sözleşmesine bağlı olarak yapıldığını, görevli mahkemenin Ticaret Mahkemeleri olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir. Adana 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıdan 11.5.2007 tarihinde konut kredisi kullandığını, isteği dışında bir yıllık hayat sigortası yapıldığını, başka çaresi olmadığı için haksız uygulamayı kabul ettiğini, 31.5.2007 tarihinde yönetmelik değişmesine rağmen bilgilendirilmediğini, hayat sigortası primlerinin hesabına borç kaydedilmeye devam edildiğini, 2.770,16 TL'nin haksız olarak tahsil edildiğini ileri sürerek, istirdadına karar verilmesini istemiştir. Davalı, yapılan işlemlerde sözleşmeye aykırılık bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Bilindiği üzere krediye bağlı hayat sigortası, ihtiyari sigortalardandır ve sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 6502 sayılı yasada hayat sigortasının yaptırılması krediyi kullananın insiyatifine bırakılmış ve bankalarca kredi kullanana hayat sigortası yaptırılması yönünde zorunluluk getirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Kredi sözleşmesinin düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan 17/01/2009 yürürlük tarihli Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği'nin Madde 6'ya göre; "(1) Kredi konusuna ilişkin ihtiyari sigortalar bulunduğu takdirde, bu sigortalar konusunda kredi kullanana kredi kuruluşu tarafından bilgi verilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki hayat sigortasından kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili; davacıların murisi olan ... 10.05.2012 tarihinde (3.000,00 TL tutarında, 18 ay vadeli, 3.456,00 TL geri ödeme tutarlı) ve 19.07.2012 tarihinde (1.750,00 TL tutarında, 36 ay vadeli, 2.278,73 TL geri ödeme tutarlı) davalı bankadan kullandığı krediler nedeniyle davalı sigorta şirketi ile aralarında 7.500,00'er TL teminatlı hayat sigortası poliçeleri düzenlendiğini, davacılar murisinin 05.09.2012 tarihinde poliçe teminat süresi içinde vefat etmesine rağmen davalıların tazminat taleplerini reddettiklerini belirterek murise kullandırılan ihtiyaç kredilerinin düzenlenen hayat sigorta poliçeleri nedeniyle murisin ölüm tarihi olan...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Dava, kullanılan krediye bağlı yaptırtılan hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklı tazminat isteğine ilişkin olup, davalı bankanın yanı sıra sigorta şirketine de husumet yönetilmiştir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 17. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin dava dışı bankadan kredi kullandığını, kredinin teminatı olarak banka tarafından 06.07.2005 başlangıç tarihli 3 yıllık hayat ... sözleşmesi yaptırıldığını, kredi taksitlerinin aksaması üzerine banka tarafından kredinin 11.09.2009 tarihinde yeniden yapılandırıldığını ve bu yapılandırma sırasında muris ile 14.09.2009 tarihli hayat ... sözleşmesi düzenlendiğini, aslında bu sözleşmenin önceki sözleşmenin devamı olduğu halde yeni bir sözleşme gibi düzenlendiğini, ilk hayat sigortası düzenlendiği tarihte murisin rahatsızlığı olmadığını, murisin 2009 yılında kansere yakalandığını ancak üzülmemesi için bu durumun kendisinden saklandığını, murisin 27.09.2009 tarihinde vefat ettiğini, davalı tarafından vefat tazminatının ödenmediğini beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla hayat sigortasından...
Bu nedenle davacı hakkında hayat sigortası poliçesi düzenlenmediği hâlde 3.579,00TL poliçe bedeli kesintisi yapılması yerinde değildir. Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında, davacının kendisine hayat sigortası yerine ferdi kaza sigortası yapıldığını bildiği ve kendisinden daha az prim kesintisi yapıldığından bu poliçenin düzenlenmesine rıza gösterdiği, ferdi kaza sigortasının yapılmasının üzerinden altı yıl geçtikten sonra davacının yapılan sigortanın türünden haberinin olmadığını, kendisine hayat sigortası yapıldığını düşünerek dava açmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, direnme kararının bozulması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğunca benimsenmemiştir. Açıklanan nedenlerle davalı bankaca tahsil edilen hayat sigortası poliçe bedelinin davacıya iadesi gerektiğine dair mahkemece verilen direnme kararı yerindedir....
Maddesi hükmünün amir olduğunu, *Poliçe ve riziko tarihinde yürürlükte bulunan Hayat Sigortaları Genel Şartları'nın C.2.2 maddesinin sabit olduğunu, müvekkili banka tarafından kullandırılan krediye ait ödenmeyen taksit tutarlarının hayat sigortası poliçesi kapsamında karşılanması için Anadolu Hayat ve Emeklilik A.Ş’ye başvuru yapıldığını, nadolu Hayat ve Emeklilik A.Ş sigortalıya sigorta başlangıç tarihinden önce “kanser hastalığı” teşhisi konulduğu ve bunun başvuru formunda beyan edilmediği anlaşıldığından gerçek dışı beyan gerekçesi ile ödeme talebini reddettiğini, bu durumda müvekkili bankanın sigorta şirketine dava açıp sonuna kadar sürdürmesi dava şartı kabul edilemeyeceğini, asıl borçlu hakkında hayat sigortası poliçesi düzenlenmiş olması, müvekkili bankanın mirasçılardan alacak talep etmesine engel teşkil etmediğini, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 17.09.2019 Tarih ve 2018/1826- E 2019/4378- K sayılı ve Yargıtay 13....
Davalı banka vekili, yasal olarak yapılması zorunlu olmayan, müşterinin talebine bağlı olan hayat ve ferdi kaza sigortası için davacıların murisinin talebi doğrultusunda, ferdi kaza sigortası yapıldığını, hayat sigortasının ise talebinin bulunmaması nedeniyle mevzuat ve banka uygulaması gereği zorunlu olmadığından yapılmadığını savunarak; davanın reddini dilemiştir....