Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyanın incelenmesinde, dava dilekçesinde davalının aidat ve gecikme tazminatı borcunun bulunduğu, tahsiline yönelik takibe kötüniyetle itiraz edildiği, takibe itirazın iptali ile devamına karar verilmesinin istendiği gibi talep sonucunda da talebini aynı şekilde yinelediği, harca esas değer kısmında ise asıl alacağa bağlı gecikme tazminatı bedelinin gösterilmeyerek eksik harç ödendiği, kapatılan Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin bozma ilamında da davanın takibe itirazın iptali olarak değerlendirilmek suretiyle gecikme tazminatı yönünden hükmün bozulduğu, mahkemenin gerekçeli kararında, davacı vekilinin ıslah talebinde bulunduğunun belirtilmesi ile yetinildiği, kararın gerekçesinde ve hüküm kısmında ıslah talebinin esas alındığına ilişkin bir ifadenin bulunmadığı, bozma ilamına uyularak davanın bir bütün olarak icra takibine itirazın iptali şeklinde yargılama yapılarak hüküm kurulduğu anlaşılmakla; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere...

    Davacının itirazı üzerine ibraz olunan 15/04/2021 tarihli ek raporda ise; "Asıl Alacak Tutarı : 2,192,65 TL +7,057,70 TL + 2.28791 TL = 11.538,26 TL Elektriğin kesilmesi gereken tarihe kadarki gecikme zammı(KDV dahil) : 161,52 TL Elektriğin kesilmesi gereken tarihten icra takip tarihine kadar gecikme zammı tutarı (KDV Dahil) : 4.813,70 TL Elektriğin kesilmesi gereken tarihten icra takip tarihine kadar yasal faiz tutarı (KDV dahil) 2.578,81 TL " şeklinde hesaplama yapılmış, "Buna göre gecikme zammından yasal faiz tutarından aşağı olmamak kaydıyla indirim yapabileceği, yani gecikme zammı tutarından, yasal faiz tutarı düşüldüğünde 4.813,70 TL - 2.578,81 TL = 2.234,89 TL ye; asıl alacak tutarı 11.538,26 TL ve elektriğin kesilmesi gereken tarihe kadar ki gecikme zammı tutarı olan 161,52 TL ilavesiyle toplamı olan 11.699,78 TL ye indirimli gecikme faizi tutarı 2.234,89 TL ilavesiyle toplam, 11.699,78 TL+ 2.234,89 TL = 13.934,67 davacının davalıdan alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır." denilmiştir...

      Takip tarihi itibariyle talep edilebilecek alacak miktarının tespiti için dosya banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak üzere bankacı bilirkişi ...'ye tevdi edilmiş ve bilirkişi tarafından mahkememize ibraz edilen ... tarihli raporda özetle; "...Taksitli krediden doğan banka alacağının takip tarihi itibariyle ... TL asıl alacak, ... TL işlemiş akdi ve gecikme payı, ... TL ihtar masrafı olmak üzere ... TL olduğu, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %20,99 oranında gecikme tazminatı ve tazminat üzerinden %5 gider vergisi uygulanması gerektiği, Ticari kredi kartı kullanımından doğan banka alacağının takip tarihi itibariyle ... TL asıl alacak, ... TL işlemiş akdi ve gecikme payı toplamı, ... TL olduğu, talep sınırları dikkate alındığında banka alacağının ... TL asıl alacak ve ...TL işlemiş faizi olmak üzere toplam ... TL olduğu, Asıl alacak tutarına %25,2 oranında gecikme tazminatına ve tazminat üzerinden %5 gider vergisi uygulanması gerektiği, Davalılardan ...'...

        Bu durumda mahkemece ilgili belediye ve İdari makamlardan 1999 yılı Ağustos ayında meydana gelen deprem nedeniyle dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde inşaat yapımlarının durdurulup durdurulmadığı ve süresi araştırılıp teslimi gereken tarihe eklenmek suretiyle teslim tarihinin saptanması ve buna göre gecikme varsa, gerekirse alınacak bilirkişi ek raporuyla gecikme tazminatı miktan hesaplattınlarak hüküm altına alınması gerekirken, bu yönde savunma bulunmasına rağmen eksik inceleme sonucu gecikme tazminatı ile ilgili yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Sözleşmeden doğan bir alacağa temerrüt faizi yürütülebilmesi için alacağın muaccel olması yeterli değildir. Alacaklının usulüne uygun ihtarı ile borçlunun temerrüde düşürülmesi zorunludur (BK madde 101/1)....

          Buna göre mahkemece, yukarıdaki esaslar dikkate alınarak davalının ortak gider borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenerek bu tarihten itibaren gecikme tazminatının hesaplanması gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan aidat borçlarına %... gecikme tazminatı hesabı yapılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine .../04/2018 günü oy birliği ile karar verildi....

            İcra Müdürlüğünün 2012/2899 Esas sayılı dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 2.227 TL asıl alacak ve 69,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.296,07 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık % 5'i gecikme tazminatı işletilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya dair talebin reddine, asıl alacak olan 2.227 TL’nin %40 oranında inkar tazminatının da davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ... 3 .İcra Müdürlüğünün 2012/2903 Esas sayılı dosyasına vaki itirazın kısmen iptali ile takibin 2.227 TL asıl alacak ve 69,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.296,07 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren aylık % 5'i gecikme tazminatı işletilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya dair talebin reddine, asıl alacak olan 2.227 TL’nin %40 oranında inkar tazminatının da davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ... 3....

              Davaya konu takip, ödenmeyen aidat alacağı ve gecikme faizinin tahsiline yöneliktir. Faiz oranları da aidat alacağının aslı belirlendiğine, aidatları ödeme günü, dolayısıyla temerrüt tarihi de kooperatif genel kurul kararlarında kararlaştırıldığına göre, gecikme faizi miktarını davalı üyenin bildiği, hesap edilebileceği ve belirlenebileceği kuşkusuz olup, likit alacak niteliği taşıyan faiz alacağı miktarı bakımından icra inkar tazminatı istenmesi mümkündür. İİK’nun 67. maddesinde alacağın aslı ve fer’ileri bakımından, icra inkar tazminatı istemi bakımından bir ayrım yapılmamış bulunmasına göre, mahkemece, davalının itirazının haksızlığı belirlenen takip konusu gecikme faizi miktarı üzerinden de icra inkar tazminatı isteminin kabulü gerekirken, bu husus nazara alınmaksızın gecikme faizi bakımından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

                Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30/05/2019 tarihli yazısı ile “davalıdan faiz ve gecikme tazminatı talep edilmesi için usulüne uygun bildirim yapılmasının gerektiği, dosya kapsamından bildirim yapılıp temerrüde düşürüldüğüne ilişkin belgenin mevcut olmadığı bu sebeplerle mahkemece davalının faiz ve gecikme tazminatı yönünden ödeme emri tebliğ olan 22/7/2015 tarihinden itibaren sorumlu tutulması gerektiği halde asıl alacak ve faiz tutarı yönünden topluca itirazın iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı” olduğundan bahisle kanun yararına bozma talep edilmiş ise de; Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinin 2. fıkrasının 2. cümlesine göre, gider ve avans payının tamamını ödemeyen kat malikinin ödemede geciktiği günler için aylık yüzde beş (14.11.2007-5711/9. madde ile değişiklikten önce %10) hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlü olduğundan, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının...

                  Yüklenicinin edimini süresinde yerine getirmemesi halinde arsa sahibi BK'nın 106/II. maddesindeki seçimlik haklarından olan akdin ifasını talep ve gecikme sebebiyle uğradığı zararın tazminini isteyebilir. Yine inşaatın eksik olarak teslimi halinde sözleşme feshedilmiş olmadıkça arsa sahibi eksik işler bedelini de davalı yükleniciden talep edebilir. Somut olayda mahkemenin de kabulünde olduğu gibi sözleşme feshedilmemiş olup gecikme nedeniyle arsa sahiplerinin seçimlik haklarını BK'nın 106/II. maddesinde belirtilen ifayı beklemek ve gecikme tazminatı istemek şeklinde kullandıkları anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihat uygulamalarına göre gecikme tazminatı ile eksik işler bedelinin zamanaşımı süresi içinde talep ve dava edilebilmesi mümkün olup bunlar cezai şart niteliğinde olmadığı ve ayıplı işler bedeli de istenilmediğinden arsa sahiplerinin tesellüm anında ihtirazi kayıt ileri sürmelerine gerek bulunmamaktadır....

                    nin dava tarihinden itibaren %10 gecikme faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde 336.000.000 TL. asıl alacak ve 457.800.000 TL. gecikme tazminatı olmak üzere toplam 793.800.000 TL.'nin davalıdan tahsili istenilmiş; yargılama sırasında 336.000.000 TL. asıl alacağın ödenmesi nedeniyle salt gecikme tazminatı yönünden karar verilmesi istenilmiş; mahkemece bu husus gözönünde tutularak yargılamanın 17.06.2004 günlü son oturum tutanağına geçen kısa kararda davanın gecikme tazminatı yönünden kabulüne karar verilmiş iken gerekçeli kararın hüküm fıkrasında 336.000.000 TL. (asıl) yönetim alacağının dava tarihinden itibaren aylık %10 faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı siteye verilmesine hükmedilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu