Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/05/2023 NUMARASI : 2019/1399 E - 2023/177 K DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkilin 24.08.2016 tarihinde 85.552,00 TL 'ye Gürses Oto Alım Satım Tica....

Davacının eserdeki ayıplara ilişkin olarak davalının sorumluluğuna gidebilmesi için TBK md. 474/f.1 hükmü gereği ayıp ihbarında bulunması gerektiği, 2. Dosya kapsamında ayıp ihbarına ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı, 3. Ayıp ihbarında bulunulmaması sebebiyle davalının ayıptan sorumluluğuna gidilemeyeceği " yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür. Benzer konuya ilişkin ----Dava, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemidir. Mahkemece tacirler arasında ayıp ihbarının TTK'nın 18/3 maddesine göre yapılacağı, davalının süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabülüne karar verilmiş ise de TTK m.18/3’deki tacirler arasındaki bildirim usulleri geçerlilik şartı değil ispat şartıdır. Kaldı ki ayıp ihbarı TTK 18. maddesinde sayılan işlemlerden değildir....

    Davacının eserdeki ayıplara ilişkin olarak davalının sorumluluğuna gidebilmesi için TBK md. 474/f.1 hükmü gereği ayıp ihbarında bulunması gerektiği, 2. Dosya kapsamında ayıp ihbarına ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı, 3. Ayıp ihbarında bulunulmaması sebebiyle davalının ayıptan sorumluluğuna gidilemeyeceği " yönünde kanaat bildirildiği görülmüştür. Benzer konuya ilişkin ----Dava, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemidir. Mahkemece tacirler arasında ayıp ihbarının TTK'nın 18/3 maddesine göre yapılacağı, davalının süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabülüne karar verilmiş ise de TTK m.18/3’deki tacirler arasındaki bildirim usulleri geçerlilik şartı değil ispat şartıdır. Kaldı ki ayıp ihbarı TTK 18. maddesinde sayılan işlemlerden değildir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ihbar yükümlülüğüne uymadığını, açık ayıp-gizli ayıp ayrımında hataya düştüğünü, davacının açık ayıplar yönünden teslim aldığı bağımsız bölüm nedeniyle 4077 Sayılı Kanunun 4.maddesi gereğince malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde davalıya ayıp ihbarında bulunması gerektiği, bu nedenle açık ayıplar yönünden hiçbir talepte bulunulamayacağını, sözleşme ile taahhüt edilen tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini, yine kullanılan ürünlerin aynı nitelikte ürün ve markalar olduğunu, ayıp ve eksik iş iddialarının doğru olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; Davanın kabulü ile eksik ve ayıplı teslim nedeniyle talep edilen 25.000 TL nin dava tarihinden, 10.287 TL nin ıslah tarihi olan 03.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, karar süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      Hukuk Dairesi’nin 31.01.2004 tarihli bir kararında ise; Türk Ticaret Kanunu' nun 25/3. maddesine göre alıcının ayıp açıkça belli değilse emtiayı aldıktan sonra 8 gün içinde muayene etmeye ve ettirmeye ve muayene neticesinde emtianın ayıplı olduğu anlaşılırsa haklarını muhafaza için keyfiyeti bu süre içinde satıcıya bildirmekle yükümlü olduğu, alıp ihbarında bulunulmadı ise alıcının hak kaybı yaşayacağına işaret etmiş oldğnu, dairenin 02.07.2018 tarihli bir başka kararında ise ayıp ihbarlarının Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre yapılması gerektiğini, alacak talebi içerir ihtarnamenin geçerli bir ayıp bildirimi niteliği taşımadığını, ortada süresinde ve geçerli bir ayıp ihbarı bulunmadığından ayıp iddiasının dinlenemeyeceğini ifade etmiş olduğunu, Yukarıda belirtilen Yargıtay kararlarında da görüleceği üzere, tacirler arasında yasal süresinde ayıp ihbarı yapılmasının zorunlu olduğunu, davaya konu olayda, hiçbir suretle ilgili ayıp ihbarında bulunulmadığı halde, iade faturalarının düzenlenmesinin...

        Hukuk Dairesi’nin 31.01.2004 tarihli bir kararında ise; Türk Ticaret Kanunu' nun 25/3. maddesine göre alıcının ayıp açıkça belli değilse emtiayı aldıktan sonra 8 gün içinde muayene etmeye ve ettirmeye ve muayene neticesinde emtianın ayıplı olduğu anlaşılırsa haklarını muhafaza için keyfiyeti bu süre içinde satıcıya bildirmekle yükümlü olduğu, alıp ihbarında bulunulmadı ise alıcının hak kaybı yaşayacağına işaret etmiş oldğnu, dairenin 02.07.2018 tarihli bir başka kararında ise ayıp ihbarlarının Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre yapılması gerektiğini, alacak talebi içerir ihtarnamenin geçerli bir ayıp bildirimi niteliği taşımadığını, ortada süresinde ve geçerli bir ayıp ihbarı bulunmadığından ayıp iddiasının dinlenemeyeceğini ifade etmiş olduğunu, Yukarıda belirtilen Yargıtay kararlarında da görüleceği üzere, tacirler arasında yasal süresinde ayıp ihbarı yapılmasının zorunlu olduğunu, davaya konu olayda, hiçbir suretle ilgili ayıp ihbarında bulunulmadığı halde, iade faturalarının düzenlenmesinin...

        Satıcının ayıp nedeni ile sorumlu tutulabilmesi için bazı şartların gerçekleşmesi gerekir. Buna göre öncelikle, alıcıya teslim edilen mal ayıplı olmadır. Bu ayıp fiziki bir ayıp olabileceği gibi, hukuki veya ekonomik de olabilir. Ayrıca, ayıp sözleşmenin kurulduğu anda mevcut olmalı ve önemli bir ayıp olarak da kabul görmelidir. ilaveten alıcı, sözleşmenin kurulması anında ayıbın varlığından da haberdar olmamalıdır. Bu şartların yanı sıra satıcının ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre sorumlu tutulabilmesi muayene ve ihbar, satılanı muhafaza, tespit ve sattırma gibi alıcının yerine getirmesi gereken bazı külfet ve sorumlulukları da yardır. Borçlar Kanunu, yukarıda sözü edilen bu şartların gerçekleşmesi sonucunda, alıcıya, “sözleşmeden dönme, satış bedelinin indirilmesini isteme ve malın ayıpsız misliyle değiştirilmesini isteme” şeklinde üç ayrı imkân tanımıştır....

          Ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumluluğunu düzenleyen TBK'nın 474. maddesi uyarınca açık ayıplar yönünden iş sahibi imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde, gizli ayıplar yönünden ise, 477/son maddesi uyarınca da, ortaya çıkar çıkmaz gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunluluğu bulunmaktadır. Ayıbın bildirilmemesi halinde eser kabul edilmiş sayılır. Ayıp ihbarı yapılması vakıasından lehine sonuç çıkaracak olan iş sahibi olduğundan ayıp ihbarı yapıldığını HMK 190 ve TMK 6. madde gereğince iş sahibi ispatlamalıdır. Eksik işler yönünden ise ihbar yapılmasına gerek olmayıp, zamanaşımı süresi içerisinde eksikler yönünden istemde bulunulması mümkündür. Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, 6098 sayılı TBK'nın 474-478. maddeleri arasında düzenlenmiştir....

            İli, ..Konut Projesi kapsamında yapılan 11414 ada 1 nolu parsel... ve 2 kapı nolu bağımsız bölümü satın aldığını, bağımsız bölümün iç bünyesinde, ortak alanlarda ve site içinde gizli ayıp ve eksik imalatların bulunduğunu belirterek gizli ayıp için 50,00 TL ve eksik imalata bedeli için 50,00 TL olmak üzere toplamda100,00 TL nin belirsiz bedelli alacak davasıyla yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir. Davalıya tebligat çıkartılmamıştır. Mahkemece, belirsiz alacak davalarında dilekçede belirtilen geçici değer 2.220,00 TL nin altında olduğundan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              Birleşen davada uyuşmazlığın konusu ise, asıl davacı yüklenici şirketin davalı-birleşen davacı şirkete verdiği frize iplik bükme işlemi hizmetinde ayıplı hizmet vermesinin sözkonusu olup olmadığı, ayıplı hizmet verdiyse ayıbın hukuki niteliği, açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğu, iş sahibi olan birleşen davacı şirketin ayıp giderim bedeli talep hakkı olup olmadığı, ayıp ihbarının yasal sürelerde yapılmış olup olmadığı, birleşen davada reklamasyon faturalarına dayalı olarak yükleniciden ayıp giderim bedeli talep edip edemeyeceği, talep edebilirse tutarı konularında toplanmaktadır. Görüldüğü üzere, iş sahibi şirket, asıl davada ileri sürdüğü iş bedelinden ayıp nedeniyle mahsup def'ini, ... 16.ATM'de ......

                UYAP Entegrasyonu