Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayıp, aynı cins ve kategoriye giren eşyaya nispetle satılan maldaki değer ve elverişliliği kaldıran veya azaltan noksanlıktır (TBK.m.219). TTK.m.23/c hükmünde ticari satışta maldaki ayıpla ilgili ayıbı ihbar süresi düzenlenmiştir. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise (aşikar ayıp), alıcı 2 gün içinde ayıbı satıcıya bildirmelidir. Maldaki ayıp açıkça belli değilse (açık ayıp), alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelemeli veya incelettirmeli ve bu inceleme sonunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, bu sürede satıcıya bildirmelidir. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. TBK m. 223’e göre, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde (gizli ayıp), bu hüküm uygulanmaz....

    Satıcının ayıptan sorumluluğunun doğması için aranan şartlar: a) Ortada bir ayıp bulunmalıdır Ayıp; maddi, ekonomik veya hukuki olabilir. Satılanın yırtık, bozuk, kırık, lekeli olması gibi haller maddi ayıp teşkil eder. Hukuki ayıp ise, satılanın değerini ve ondan beklenen faydaları etkileyen eksikliklerdir. Satıcının bildirimi yoksa fakat eşyanın niteliği gereği, eşyadan beklenen bir fayda varsa, dürüstlük kuralı çerçevesinde beklenen bu faydanın sağlanamaması durumunda ayıptan bahsedilebilir. b) Satılandaki ayıp önemli olmalıdır. Ayıp sonucunda, söz konusu şeyin değerinin veya elverişliliğinin önemli şekilde azalması veya tamamen ortadan kalkması gereklidir. Bu gibi durumlarda, satılan şeydeki ayıp önem kazanmış olur. Önemsiz ayıplardan dolayı satıcı sorumlu tutulamaz. c) Alıcı malın ayıplı olduğunu bilmiyor olmalıdır. Bu konu, TBK. m. 222’de düzenlenmiştir. Buna göre, “Satıcı, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada alıcı tarafından bilinen ayıplardan sorumlu değildir....

      K A R A R Davacı, davalı ile satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, Site...inşaatının A blok B girişi 3.kat 6 nolu dublex daireye taşındığını ancak kalorifer tesisatının dairenin teras katındaki odanın birisinin zeminine su sızdırdığını bunu davalı şirkete bildirdikten sonra tamiratın yapıldığını ancak aynı şikayetlerinin tekrarladığını, davalı şirkete yapılan bildirimlerin sonuçsuz kaldığını herhangi bir tamiratın yapılmadığını belirtmiş, ayrıca A blok B giriş kapısı içi, sağ ve soldaki duvarların dairelerden aldığı su sızıntısı sebebiyle bir türlü boya tutmadığını ve koku yaptığını, arızanın esastan giderilmesi gerektiğini ancak arızanın giderilmediğini, yine yağmur iniş borusunun pis su rögarına verilmemesi gerektiğini, ayrıca apartman giriş kapısının basit olması sebebiyle anahtar kullanılamadığını, bu nedenlerle dairenin fiyatından ayıp oranında satış bedelinin indirilmesini veya bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere dairenin ücretsiz onarılmasını, bunlar mümkün olamıyorsa ayıplı...

        günü şiddetli yağış, sel ve su baskınına maruz kalarak dava konusu taşınmazın duvar ve kolanların suyu emmeye başladığı ve doyma noktasına gelmediğinden dışa vurumu görülmediği ve 27.07.2017 günü şiddetli yağış, sel, su baskını ve dolu yağışlarının yaklaşık 5 saat sürmesi nedeni ile taşınmazın içten emilen duvarları tam kuruyamadığından 27.07.2017 günü suyun emilmesi ile dışa vurulması yani ayıp yaklaşık en geç 5 gün içerisinde görülebileceği, 01.08.2017 tarihinde satıcı davalıya ayıp ihbarında bulunulması gerektiği, davacının 13.09.2017 tarihinde ayıp ihbarında bulunduğu, süresinde ayıp ihbarında bulunmadığı, davacının taşınmazı 2011 yılında teslim aldığı, davanın beş yıllık zamanaşımı süresinde açılmadığı, manevi tazminat koşulları oluşmadığı, davacının kişilik haklarına saldırı bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının zamanaşımı nedeniyle reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır....

        haksız çıkması sebebiyle alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

          Uyuşmazlık; davalının ayıp ihbarının hukuka uygun olup olmadığı, hukuka uygun ise takas/mahsup savunmasının yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır....

            Baki KURU istinaf sistemine göre yazılmış Medeni Usul Hukuku s. 291-292 ) Somut olaya gelince, yemin sorusu yukarıda belirtildiği gibi ‘davalının davacıya süresi içinde ayıp ihbarında bulunduğu vakıasına’ ilişkin olup, davacı yeminli beyanında davalının kendisine süresi içinde ayıp ihbarında bulunduğunu kabul etmezse davanın kabulüne, ayıp ihbarında bulunduğunu kabul ettiği takdirde, mahkemece bu kere ayıp ihbarı yapılan malın gerçekten ayıplı olup olmadığı yönünde tarafların delillerinin toplanarak tahkikat tamamlanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. SONUÇ: Yukarıda anlatılan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle davacının davalıdan satış sözleşmesi uyarınca alacaklı olduğu, davalının süresi içinde ayıp ihbarında bulunmaması sebebiyle malları kabul etmiş sayıldığı ve ayıp sebebiyle uğradığı zararın tazminini talep edemeyeceği kanaatiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Takipte 71.691,51 TL talep edilmesine rağmen, davanın 69.995,60 TL asıl alacak için açıldığı ve alacak miktarının iki tarafın defterlerinde belirli olması sebebiyle likit olduğu gözetilerek 69.995,60 TL asıl alacak ve bu bedelin %20’si oranında icra inkâr tazminatı üzerinden hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden; A-Asıl dava yönünden: 1-Davanın kabulüne, -.... İcra Müdürlüğü’nün 2022/......

                Dava konusu olayda camların montesindeki hata yani, eserdeki gizli ayıp 14.10.2002 tarihinde yaptırılan muayene sonucunda ortaya çıkmıştır. Ayıp ihbarının davalıya bildirildiğine dair yazılı bir (belge) yok ise de ayıp ihbarının yükleniciye bildirilmesi kural olarak şekle bağlı değildir. Ayıp ihbarının yapıldığı şahitlerin ifadesi ile de kanıtlanabilir. Davacı delil listesinde tanığa da dayandığından mahkemece bu konudaki tanıklarının isimleri istenip dinlendikten sonra eserde mevcut ayıbın yasal süresi içinde davalıya ihbar edilip edilmediği belirlenmelidir. Ayıp ihbarının süresinde yapıldığı anlaşıldığı takdirde işin esası incelenip sonucuna göre karar verilmeli, eserdeki ayıp süresinde bildirilmemiş ise dava reddedilmelidir. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış kararın bozulması uygun görülmüştür....

                  İhbar olunan vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın yasanın öngördüğü ayıp ve ihbar yükümlülüğüne uygun davranmadığını, bu nedenle de dava hakkı ortadan kalktığını, TTK.m.23 hükmü gereğince, ticari satımlarda, malın inceletilmesinin ve ayıp bildiriminin, malın teslim tarihinden itibaren belirli bir süre içinde yapılması öngörülmüş ve öngörülen gözden geçirme ve bildirim yükümlülüklerine aykırılık durumunda malın olduğu gibi kabul edilmiş sayılacağı açıkça benimsendiğini, söz konusu yasal düzenlemeler ve yargısal uygulamalar ışığında somut olaya bakılacak olursa, derdest dava satın alma işleminden yıllar sonra açılmış ve bu süre içinde malın gözden geçirildiğine ve herhangi bir ayıp saptandığına dair TTK.m.18/3 hükmüne uygun bir bildirimde bulunulmadığını, bu bağlamda davacı şirketin, yasada öngörülmüş 2 ve 8 günlük gözden geçirme ve ayıp bildirimi yükümlülüklerine uygun davranmadığını, Borçlar hukukunun ve özelde 219'uncu maddenin “ayıp” algılama ve tanımlamasına göre, bir maldaki...

                    UYAP Entegrasyonu