Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; taraflar arasında personel ve gider paylaşımına yönelik adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanan istirdat istemine ilişkin olup, aralarında hizmet alım sözleşmesi bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ....05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 2020/1529 Esas, Karar ve 22.01.2021 tarihli kararı ile özetle; taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisi sonlandırıldığına göre davacı-birleşen dosya davalısı şirketin adi ortaklık sözleşmesi gereği yaptığı teminat mektubu avans ödemeleri ve diğer masraflar ve bunların dışındaki katkı payları ile varsa davalı-birleşen dava davacısı adi ortak şirketin, adi ortaklık ilişkisine para, emek ve hizmet suretiyle yaptığı katkıların karşılığı belirlenip davalının adi ortaklık nedeniyle elde ettiği kazanç miktarı da tespit edildikten sonra yanlar arasındaki adi ortaklık sözleşmesi ile Türk Borçlar Kanununun adi ortaklığa ilişkin 620 ve devamı maddelerindeki düzenlemelerine göre mahkemece adi ortaklık tasfiye edilerek asıl ve birleşen davada sonucuna uygun karar verilmesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 643. maddesi gereğince zararın da ortaklar arasında paylaştırılması gerektiği gözönünde tutularak davanın sonuçlandırılması gerekirken, tasfiye işlemi yapılmaksızın sadece davacının...
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kaynaklandığı kira sözleşmesinde kiracı T1 –Hüseyin Sevindik Adi ortaklığı olduğunu, bu hususun davacının da kabulünde olduğunu, davacının menfi tespit talebine konu ettiği, icra takibinin ise, mülkiyeti davalılara ait Yunus Emre Mah.6444 Sok.No:3 Pamukkale/ Denizli adresindeki taşınmaza ilişkin olarak Davalılar ile T1 –Hüseyin Sevindik Adi Ortaklığı arasında aktedilen ve Davacının kabulündeki 26.10.2015 Tarihli Kira Sözleşmesinden kaynaklanan kira alacaklarını kapsamakta olup, icra takibi; adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmaması sebebiyle ortakların her ikisine karşı yönetildiğini, sonuç olarak menfi tespit isteğine konu edilen borçun, T1 –Hüseyin Sevindik Adi Ortaklığının borcu olup, bu borcun bulunmadığına ilişkin olarak dava açma hakkının da adi ortaklığa ait olduğunu, adi ortaklık adına açılacak dava, ortaklığı oluşturan tüm ortaklar tarafından açılabilecek olup, ortağın tek başına adi ortaklığın alacağını...
Mahkemece; davanın adi ortaklıktan kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkin olduğu, tarafların tacir olmasına rağmen davanın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olmayıp, yeni bir müessese olan adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı olduğu, bu ortaklık ilişkisinin Borçlar Kanununda düzenlendiği, bu bağlamda nispi ve mutlak ticari dava olmadığı anlaşılan davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 03.12.2013 günlü ve 2013/13085 E - 2013/17057 Karar sayılı içtihatının da aynı hususa işaret ettiği gerekçesiyle tensiben mahkemenin görevsizliğine, İzmir Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğuna, talep halinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olduğu, adi ortaklık TBK’nın 620 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığı, ancak 6098 sayılı TBK adi ortaklık konusunu daha ayrıntılı düzenlemiş olup adi ortaklığın temsili ve üçüncü kişilerle olan hak ve borçlar yönünden yeni düzenlemeler yaptığı, dolasıyla adi ortaklığın tüzel kişiliği olmamakla birlikte adi ortaklığa ait ayrı bir vergi numarası alınabildiği, vergi mükellefiyeti tesis ettirilebildiği, adi ortaklık adına ayrı bir mali yapı ve muhasebe kaydı oluşturularak TBK’nın 631. maddesinde belirtildiği üzere ticari defter ve kayıt tutulduğu, bu nedenle adi ortaklığın adi ortaklığı oluşturan ortaklardan ayrı mali bir bünyeye sahip olduğunun kabulü gerektiği, adi ortaklığın yaptığı işlemlerden dolayı alacaklı ve borçlu olmasının mümkün olduğu, bu durumda adi ortaklığı oluşturan diğer şirket yönünden adi ortaklık sözleşmesindeki...
DAVANIN KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: ... Adi Ortaklığı'nın davacı bankanın Terme Şubesi'nde hesabı bulunduğunu ve 16.08.2018 tarihinde ortaklardan davalı ...'na adi ortaklık hesabından 14.885-TL nakit ödeme yapıldığını, oysa davalının adi ortaklığı münferiden temsil yetkisinin bulunmadığını ve ödemenin yanılgı ile yapıldığını, durumun fark edilmesi üzerine davalıya ödenen miktar kadar tutarın adi ortaklık hesabına aktarıldığını ve iadesi için sebepsiz zenginleşen davalıya ihtar çekildiğini ancak davalının iadeye yanaşmadığını, davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamadığını beyanla, 14.855-TL'nin ödeme tarihi olan 16.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tahsilini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/190 KARAR NO : 2022/182 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SAMSUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/11/2021 NUMARASI : 2021/457 ESAS-2021/886 KARAR DAVA KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: T3 Adi Ortaklığı'nın davacı bankanın Terme Şubesi'nde hesabı bulunduğunu ve 16.08.2018 tarihinde ortaklardan davalı T3'na adi ortaklık hesabından 14.885- TL nakit ödeme yapıldığını, oysa davalının adi ortaklığı münferiden temsil yetkisinin bulunmadığını ve ödemenin yanılgı ile yapıldığını, durumun fark edilmesi üzerine davalıya ödenen miktar kadar tutarın adi ortaklık hesabına aktarıldığını ve iadesi için sebepsiz zenginleşen davalıya ihtar çekildiğini ancak davalının iadeye yanaşmadığını, davadan önceki zorunlu arabuluculuk görüşmelerinden...
adi ortaklık sözleşmesi mevcut değildir....
Tüzel kişiliği olmadığı halde, adi ortaklık adına davetiye çıkartılarak, dosyada taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek adi ortaklık aleyhine hüküm kurulması hatalıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- a.4 maddesi uyarınca sair istinaf itirazları incelenmeksizin kararın kaldırılması ve dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....