Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın adına kayıtlı olan 1657 parsel numaralı taşınmaz ve üzerindeki evi 20.000 dolar karşılığında davacıya sattığının ve 20.000 doları davacıdan aldığının sözleşmede belirlendiği anlaşılmaktadır. Sözleşmedeki murise ait imzaya davalılar tarafından itiraz edilmemiştir. Davalılar, davacının murise 20.000 dolar ödemediğini savunmuşlar ve mahkemecede sözleşme tanıklarının beyanları esas alınarak ve davacının 20.000 doları murise ödediğinin ispat edilmediği kabul edilerek bu kalem talep reddilmiştir. HUMK'nun 290.maddesinde "senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler 20.00 YTL'dan az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz" hükmü bulunmaktadır. Davacı ile davalıların murisi arasındaki taşınmaz alım satımı yazılı sözleşmeye bağlandığı için az yukarıda anılan yasa hükmü uyarınca bu sözleşmenin aksinin yazılı delille ispatı gerekir....

    Davalı vekili, müvekkili ile davacı adına işlem yapmaya yetkili ... arasında davacıya ait otelin satımı ve ...'a ait taşınmazın satımı konusunda protokol imzalandığını ve protokole aykırılık halinde 26.000 TL cezai şartın öngörüldüğünü, müvekkilinin otel satışı için 4.000 TL nakit, ...'a ait taşınmaz satışı için 26.000 TL bedelli çek verdiğini, ancak satımdan vazgeçildiğine dair ihtarname gönderildiğini, bu nedenle cezai şartın tahsili bakımından takip yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, protokolde davacının imzasının bulunmadığı, dava dışı ...'...

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalının 2008 yılı Ağustos ayı içerisinde Mersin’de elma alım satımı konusunda sözlü anlaşma yaptığını, müvekkilinin, davalı tarafından kendisine teslim edilmesi taahhüt edilen 70 ton elma bedeli olan 35.000.00 YTL’yi davalıya ödediğini, ancak 70 ton elmanın davalı tarafından müvekkiline teslim edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin 21.000.00 YTL kârdan mahrum kaldığını iddia ederek ödenen 35.000.00 YTL’nin istirdadına ve fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000.00 YTL mahrum kalınan kârın davalıdan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükümdavacı vekili taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili 19.04.2012 tarihli dilekçesinde; tarafların 200 m² villanın alım satımı konusunda anlaştıklarını, davacının davalıya 9.000 TL kapora verdiğini, sonrasında satış gerçekleşmediği halde davalının bu bedeli iade etmediğini belirterek, 9.000 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir....

          Taraflar arasında düzenlenen 25.7.2001 tarihli taşınmaz mal alım satım sözleşmesine göre davacının, davalıya ait daireyi 14.000 DM bedel ile alım-satımı hususunda anlaştıkları , bedelin 2.000 Dm’si peşin ödendiği, bakiye bedelin 3.000 DM sinin 10.9.2001 tarihinde, 9.000 DM’nin 10.9.2002 tarihinde ödenmesinin kararlaştırıldığı tartışmasızdır. Taraflar arasındaki satım sözleşmesine konu taşınmazın satışın yapıldığı tarihte tapulu olduğu yönünde bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir (MK.634, yeni TMK. 706, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri). O nedenle geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler....

            Toplanan delillere göre taraflar arasında malzeme alım satımı ile para alışverişinden kaynaklı ticari ilişkinin olduğu, mal satımından kaynaklı faturaların davalı defterlerine kaydedildiği, takip tarihine kadar da bu faturalara itiraz edildiğine dair herhangi bir belgenin sunulmadığı, BA ve BS formları ile de vergi dairelerine taraflarca satıma konu faturaların bildirildiği, mal satımından kaynaklı alacağın takibe konu edilen miktar kadar olduğu kanaatine varılmakla açılan davanın kabulüne, alacağın likit olması nedeniyle de davalının icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1....

              Davalı ..., davacılardan 7.000 TL bedelli senetten kaynaklı alacağının olduğunu, bono bedelinin ödenmediğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..., davalı ...'nin davacılardan bonodan kaynaklı alacağının olduğunu, ...'ye hiçbir şekilde ödeme yapmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davacı tarafından sunulan gelir gider pusulasında '' 20.12.2011 tarih Reno araç alacak kalanı ... 2.700'' yazılı olduğu, davalı ...'in bu yazının kendi eli ürünü olduğunu kabul ettiği, bu nedenle davacıların araç satımı nedeniyle ödemeyi davalı ...'e yaptıklarının kabul edilmesi gerektiği, davalı ...'in kendi el yazısına göre, araç satımından kalan alacak miktarının 2.700 TL olduğu, bu şekilde araç satımı nedeniyle kendisine 4.300 TL ödendiği, ...'e yapılan ödemenin takip alacaklısı davalı ...'ye yapılan ödeme olarak kabul edilemeyeceği, davalı ...'in ödenen parayı takip alacaklısı diğer davalı ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Olay tarihinde mağdurun arkadaşları ile barda eğlenmeye gittiği ve gece vakti 00:10 sıralarında masa üzerine bırakmış olduğu cep telefonunun çalındığı, yapılan araştırma sonucu çalınan telefonun olay günü olan 24.05.2014 günü sanık tarafından 2. el telefon alım satımı yapan ...’ın işyerine satıldığının anlaşıldığı, sanığın alınan savunmasında söz konusu telefonu konser bileti karşılığında tanımadığı bir şahıstan aldığını, telefonunun 3 gün kendisinde kaldığını daha sonra 2. el telefon alım satımı yapan ...’a sattığını beyan ettiği, sanığın telefon çalındıktan çok kısa bir süre sonra telefonu 2. el telefon alım satımı yapan ...’a satması, telefonu satarken yanında kimlik olmadığını belirterek birlikte geldiği arkadaşı olan ...’ın kimliği ile işlem yaptırması, sanığın savunmasında söz konusu telefonu 3 gün kendinde...

                  HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/939 KARAR NO : 2023/505 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DİNAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2022 NUMARASI : 2018/254 ESAS - 2022/27 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına yönelik davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olmakla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

                  HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1842 KARAR NO : 2022/1979 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BOR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2022 NUMARASI : 2019/405 Esas - 2022/501 Karar DAVA KONUSU : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) KARAR : BOR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 08/06/2022 tarih ve 2019/405 E - 2022/501 K kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;"Müvekkil T5 oğlu olan T1 işlerinin kötü gitmesi nedeniyle kendisine ait olan Niğde ili Bor İlçesi Cumhuriyet Mahallesi Mahidevran Sitesi C blok 8.kat 29 nolu daire Bor İcra Müdürlüğü tarafından açık artırma yolu ile satılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu