Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayın özellikleri ile hak ve nasafet kuralları gereği, bir miktar daha yüksek manevi tazminata karar verilmeyişi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir. 2-Davacı taraf, manevi tazminatın trafik sigortacısı ... dışındaki davalılardan tahsilini talep etmiş; mahkeme tarafından da davacının talebi kısmen kabul edilerek hükümde belirtilen miktarda manevi tazminatın davalı ... ve Allianz Sigorta'dan tahsiline karar verilmiş, manevi tazminattan davalı ... sorumlu tutulmamış olmasına rağmen; davacı lehine hüküm altına alınan manevi tazminat üzerinden hesaplanan vekalet ücretinden ve manevi tazminatın harcından ... de sorumlu tutulmuştur. Kabul edilen manevi tazminat yönünden, sadece sorumluluğuna hükmedilen davalılar aleyhine vekalet ücreti ve harca hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, davacının manevi tazminat talebinden sorumlu tutulmayan davalı ... aleyhine de vekalet ücreti ve harca hükmolunması doğru değildir....

    Mahkemece vekaletsiz iş görme hükümlerine göre görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görev yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4.maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HUMK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Dava, kiracı tarafından açılan, kiralanana yapılan imalat nedeniyle alacak ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

      Sigorta A.Ş.aleyhine hükmedilen maddi tazminata ise dava tarihi olan 13/12/2016 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, Davacının, davalılar aleyhine açmış olduğu maddi tazminat davasında fazlaya ilişkin taleplerin reddine, II-MANEVİ TAZMİNAT 1-Davacı ... için 20.000-TL manevi tazminat, davacı ... için 20.000-TL manevi tazminat, davacı ... için 10.000-TLmanevi tazminat, davacı ... için 10.000-TL manevi tazminat, Davacı ... için 10.000-TL manevi tazminat, davacı ... için 10.000-TL manevi tazminat, davacı ... için 10.000-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 29/07/2014 tarihinden itibaren ve yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ...'...

        Gerekçe: 1- Davacı manevi tazminat isteminde bulunmuştur. 2-Somut uyuşmazlıkta Mahkemece davacının manevi tazminat talebinin, 4857 sayılı İş Kanununda iş sözleşmesinden kaynaklanan ve işçi tarafından talep edilebilecek işçilik haklarının tahdidi olarak sayıldığı, bu alacak kalemleri arasında akdin feshi sırasında veya akdin feshine bağlı olarak manevi tazminat alacağının sayılmadığı, manevi tazminat talep edebilme koşullarının Türk Borçlar Kanununda düzenlendiği gerekçesiyle reddedilmesi hatalı ise de, davacı tarafından dosyaya sunulan ses kaydının kanuna aykırı delil olduğu, dosya kapsamında mevcut diğer delillere göre manevi tazminat talebinin ispat edilemediğinin anlaşılmasına göre manevi tazminat talebinin reddine dair karar sonucu itibariyle yerinde görülmüştür....

          Manevi tazminat, davacı için zenginleşme aracı olmamalıdır. Mahkeme manevi tazminat ile ilgili hüküm kurarken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesini amaçlamalıdır. Somut olayda hükmedilen manevi tazminat miktarlarının isabetli olduğu, bu yöndeki istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Yerel Mahkeme tarafından tarafından kabul edilen ve reddedilen manevi tazminat miktarları yönü ile ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiği, somut olayda davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığının bulunması sebebi ile reddedilen manevi tazminat miktarları üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, yerleşik Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğu anlaşılmıştır....

          Davacıların manevi tazminat davası yönünden ise davacıların murisi ile davalı ----arasında geçen davaların hukuki ihtilaftan kaynaklandığı, davalı ---- ve tasfiye memurlarının davacının kişilik haklarını ihlal etme gibi bir amaçlarının bulunduğunun dosya kapsamından anlaşılamaması, ------ taraflar arasındaki davaların davacıların murislerinin kişilik haklarını ihlal edecek nitelikte olmadığı, bu nedenle manevi tazminat talebinin yasal koşullarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine ermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

            tazminata hükmedilmesinin talep edildiği ancak birçok ülkede ve yanı sıra internet ortamında yaygın şekilde gösterilmekte olan bir dizinin, davacının mesleki gelişimi ve şöhretini olumsuz etkileyemeyeceği davacının 15 bölüm ücretinin ödenmemesinin manevi tazminattan çok alacak davası/maddi tazminat gibi taleplerin konusu olacağı kısacası manevi tazminat şartlarının oluşmadığı kanaatine varıldığından manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davalı ...Ş.'ye karşı açılan davanın reddine; manevi tazminat talebi yönünden kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan, davalı ...'e ait, davalı ...'...

                Davalı ... vekili, kazaya karışan araçlarının ... poliçesinin bulunduğunu ve zarardan sigortacının sorumlu olduğunu, davacılar murisinin ücret alınmadan hatır amacıyla taşındığını, manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafın maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine; davacıların manevi tazminat ... istemlerinin kabulü ile davacı ... için 15.000,00 TL. ve diğer davacılardan her biri için 10.000,00'er TL'nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı .... tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı.... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  'a velayeten davaya dahil edilmiş olmasına ve manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve BK'nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava Borçlar Kanunu'nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) gereğince tedavi gideri nedeniyle maddi tazminat ve BK 47. maddesi (TBK m. 56) gereğince manevi tazminat istemine ilişkindir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/IV. maddesi “Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir” hükmünü içermektedir....

                    UYAP Entegrasyonu