Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı bir menkul malı teslim etmiş, ancak kurum teslim edilmeyen hacizli menkul mal nedeni ile davalının taşınmaz niteliğindeki konutuna haciz uygulaması yapmıştır. Davalı kurum 6183 sayılı kanunun 84/1 maddesindeki üç ay içinde satış kararı almamış, aradan beş yıl geçtikten sonra cezai sorumluluğu olmayan davacıdan hacizli menkul malları istemiştir. Davacının hukuki sorumluluğu ortadan kalktığına göre kurumun davacının konutuna haciz uygulaması işlemi yasaya aykırıdır” gerekçelerle, çoğunluğun onama kararına katılınmamıştır....

    malikleri kurulu kararının, oybirliğiyle alınmadığı sonucuna ulaşıldığı; bu durumda, kat malikleri kurulunun oybirliğiyle aldığı bir karar bulunmadığı gerekçesiyle ruhsat iptali sonrasında işyerinin kapatılmasına ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

      İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bankaya ait kamera kayıtlarının celbi ve çözümü neticesinde de davacının davalı bankaya gitmediğinin tespiti talep edilmişse de anılı delil talebinin dikkate alınmadığını, delillerin toplanılmadığını, söz konusu muvafakatnamenin hüküm ve sonuçları anlatılmadığını, muvafakatnamenin alınması gereken tarihlerde müvekkilin okuma yazması yok derecesinde olduğunu, imzanın alındığı tarih itibariyle okuma yazması olmayan kadının banka dışında ne şekilde alındığı belli olmayan, hüküm ve sonuçları anlatılmaksızın alınan muvafakatnamenin hukuken sonuç doğurmayacağını ileri sürerek kararın kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvafakatnamenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 0.90 YTL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 20.3.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde sözleşmenin (muvafakatnamenin )iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Uyuşmazlığa konu alacak miktarı 1.430 TL’yi geçmemektedir. HUMK.’nun 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427.maddesi uyarınca bu gibi kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağından, 1.6.1990 gün ve 1989/3 E-1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.10.2011 günü oybirliği ile karar verildi....

            Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava konusu taşınmazın evliliğin devamı boyunca aile konutu olduğunu ve davalı eşi .... Türk Medeni Kanununun 194.maddesi gereğince rızasını almadan davalı banka lehine ipotek tesis ettirdiğini, taraflar boşandıklarını, bu dairenin boşanma protokolü gereğince kendine verildiğini ve üzerine tescil edilen bu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması istemiyle açtığı dava mahkemece kabul edilmiştir. Taraflar 24.05.2012 de boşanmışlardır. Eşler arasındaki evlilik birliği boşanma sebebiyle dava tarihinden önce sona erdiğinden, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince aile konutuna ilişkin koruma kendiliğinden ortadan kalkar....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutuna Konan İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.03.2009 (Salı)...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ve evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kadın tarafından açılan aile konutuna konulan ipoteğin kaldırılması istemine yönelik dava mahkemece reddedilmiş, davacının temyizi üzerine Dairemizin 26.02.2014 tarihli ilamıyla hükmün onanmasına karar verilmiş, dosya mahkeme tarafından 19.03.2014 tarihinde tekrar Dairemize gönderilmiştir. Tarafların karar düzeltme talebi bulunmadığı, Dairemizce yapılacak başka bir işlem de olmadığından dosyanın mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 14.04.2014 (Pzt.)...

                  Sulh Hukuk Mahkemesi) ise istemin, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti istemini de içerdiği gerekçesiyle tespit istemini 16/02/2012 tarihli celsede tefrik ederek, mahkemenin yukarıdaki esasına kaydettikten sonra, taşınmazın aile konutu olup olmadığının tespiti konusunda karar verilmesi gerektiği, bu konuda görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime aittir (HUMK.md.76). Evlilik ölümle sona ermiş olup davacı, dava konusu taşınmazın "aile konutu" olduğunu iddia etmiş ve taşınmazda lehine oturma hakkı tanınmasını istemiştir. Dava, öncelikle taşınmazın "aile konutu olduğunun tespiti " (TMK.md.194) daha sonra ise bu taşınmazın sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben özgülenmesine (TMK.md.652) ilişkindir. Nitekim ...Sulh Hukuk Mahkemesi, aile konutuna ilişkin istemi tefrik ederek yeni esasına kaydetmiştir....

                    Davacı kadın dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu ve rızası alınmadan davalı erkek eş tarafından satıldığını iddia ederek, taşınmazın 3. kişi adına olan tapu kaydının iptali ile davalı erkek eş adına tescilini ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizin 23.10.2018 tarih 2017/767 esas, 2018/11790 karar sayılı ilamı ile onanmış, bu karara karşı davalılar karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfın devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürebilir....

                      UYAP Entegrasyonu