gerekirken aksi düşünce ile adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine karar verilmesi hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, T.B.K. 643....
Mahkemece, davacı tarafın adi ortalığa dış nakit katkı bedeli altında ödenen 7.000 TL'nın tahsili isteminin davacının aktif husumet ehliyeti bulunmaması nedeniyle reddine, davacının 4.813 TL'nın tahsiline ilişkin isteminin reddine, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi isteminin kabulü ile 27.174.16 TL'nın faizi ile davalıdan tahsiline, işletmenin davalıda kalması suretiyle adi ortaklığın tasfiyesine, tarafların diğer taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı ve davalının ... Yapı adında inşaat malzemeleri alanında faaliyette bulunmak üzere adi ortalık oluşturdukları, tarafların her birinin işletmede %50 pay sahibi oldukları ve adi ortaklığın yöneticisinin davalı olduğu dosya kapsamından anlaşılmakta olup, bu husus mahkeme ve tarafların kabulündedir. Davacı davasında adi ortaklığın fesih ve tasfiyesini istemiş olup, taraflar daha önce tasfiye hususunda analaşmadıkları için tasfiyenin mahkemece bizzat yaptırılması gerekir....
DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : DAVANIN KONUSU : ADİ ORTAKLIĞIN FESHİ VE TASFİYESİ İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN : DAVACI VEKİLİ KARAR TARİHİ : 31/01/2024 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/01/2024 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352.maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi talebine ilişkin olup, mahkemece; davanın dava şartı yokluğu nedeniyle HMK 114/i ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine, karar verilmiştir. Dava dosyasında bulunması gereken, Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/601 E.- 2017/306 K. sayılı dosyasının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle dosyanın eksikliğinin giderilmesi için geri çevirme kararı vermek gerekmiştir....
Somut olayda, davacı vekilinin, müvekkili ile davalı gerçek kişilerin, davalı şirket ortağı olduklarını, müvekkiline ortaklıktan kaynaklanan alacaklarının ödenmeyeceğinin bildirildiğini ileri sürerek, müvekkilinin alacağının belirlenmesi ve tahsili istemiyle dava açtığı, yargılama sırasında ise dava dilekçesini ıslah ederek, taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi ve paylarına düşen hak ve alacakların tespiti ile tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından; dava dilekçesi ile taraflar arasında ticari şirket ortaklığı olduğu ve sonrasında ıslah ile taraflar arasındaki adi ortaklık bulunduğunun, ileri sürüldüğü, davacının gösterdiği faaliyete göre tacir olduğu, gerçek kişi davalıların ticari şirket ortakları ve davalı tüzel kişinin ise ticari şirket dolayısıyla tacir oldukları, ıslah sonucunda feshi ve tasfiyesi istemine konu işletmenin ve tarafların faaliyetinin esnaf kapsamını aştığı ve ticari işletme olduğu anlaşılmaktadır....
Maddesine dayalı adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin davadır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalı T7 aleyhine Samsun İcra Müdürlüğü'nün 2018/103349 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının alacağı karşılar malvarlığı tespit edilemediğini, "T7- T11 iş ortaklı " nezdinde doğmuş ve doğacak kar payı, tasfiye payı, istihkak, hak ve alacakları üzerine TBK' m. 638 gereği haciz konulduğunu, hacze dayanarak İcra Mahkemesi'nden aldığı yetki gereğince adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi talebinde bulunmuştur. Yerel mahkemece davanın kabulüne, iş ortaklığının feshi ve tasfiyesine dair verilen karar davacı ve davalı M.C.A İnş.Ltd.Şti. tarafından istinaf edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/441 Esas KARAR NO: 2023/339 DAVA: Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ:19/04/2019 KARAR TARİHİ:27/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklığın Tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREKÇE:Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan -------- alacaklı olduğunu, bu nedenle ---------- sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını; takibin kesinleştiğini; haciz işlemleri başlattıklarını, davalı borçlu ---------- bir adi ortaklık oluşturduklarını, birlikte faaliyette bulunduklarını; İcra Hukuk Mevzuatı çerçevesinde bu adi ortaklıktaki------------ tasfiye sonucu yönünden haciz koydurduklarını; İİK 121 maddesi gereğince alacaklarına ulaşabilmek için icra müdürlüğünden yetki alarak bu davayı açtıklarını belirterek; adi ortaklığın tasfiyesine karar verilmesini ve tasfiye sonunda -------- düşecek pay yönünden alacaklarının temini ve tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı adi ortak şirket tarafından, davalı adi ortak şirket ile (sonradan ... şahıs işletmesi olmuştur) aralarındaki adi ortaklık sözleşmesine dayalı olarak ve doğrudan adi ortaklığın uğradığı (davalı tarafça uğratıldığı iddia edilen) zarardan dolayı, öncelikle bu zararın davalı taraftan tazmini ile taraflar arasındaki adi ortaklığa ödenmesine karar verilmesini istemesi ve adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davası içerisinde de gider ve borçlar ile tarafların koydukları avansların mahsubundan sonra kalan bedelden davacı payına düşen kısmın davacıya ödenmesi gerekirken, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davası dışında, adi ortaklığın uğradığı zarardan doğan tazminatın doğrudan davacı adi ortağa ödenmesinin istenemeyeceği, bu hususun 6098 s. TBK'nin 643. maddesine de aykırı olduğu, davacı adi ortak şirketin bu talebe ilişkin olarak aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, bu talebin adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talebi de sayılamayacağı çünkü, bu talepten açılmış Mahkememizin ......
nın taraf sıfatının bulunduğu tartışmasızdır." tespitinin karardan çıkartılmasına ve kararın bu yönü ile düzeltilmesi/değiştirilmesine, davacının istinaf talepleri ile birlikte davanın esastan reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.Dava, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile sözleşmede belirlenen alacağın tahsili ve adi ortaklık sözleşmesi gereği ortak olunduğu idida edilen limited şirketin fesih ve tasfiyesi talebine ilişkindir.Davacı adi ortaklık sözleşmesinin haklı sebeple feshi nedeniyle sona erdirilmesine, müvekkili şirketin adi ortaklık nedeniyle gizli ortağı olduğu davalı şirketinin ve adi ortaklığını tasfiyesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davalı şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik davada davacının ortak sıfatını taşımadığından şirkete yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, adi ortaklığın feshine ilişkin davanın ise görev nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.Her iki dava türünün, taraflarının statüsü, hakimin...
olmadığını savunarak, davanın reddini istemiş, karşı davada ise; davalının haksız eylemleri ve davranışları nedeniyle adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL zararının tazminini talep etmiştir....
Mahkemece, Dairemizin 12.12.2005 tarihli bozma ilamına uyularak davanın kabulüne, taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinin feshine, taraflar arasındaki ortaklığın sabş sureti ile tasfiyesine, tasfiye memuru atanmasına, ortaklığa konu aracın satış memuru tarafından değerinin tespiti ile satış işleminin yapılmasına, ortaklık borçlarının ödenmesinden sonra ba-kiyesinin hisseleri oranında taraflara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece bozmadan sonraki yargılamada adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmiş ise de, bu haliyle adi ortalığın usulüne uygun tasfiye edildiğinden söz etmek mümkün değildir. Daha açık bir anlatım ile adi ortaklığın mahkemece bizzat tasfiyesinin yaptırılması gerekir. Bozma ilamı-mızda da belirtildiği üzere, ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....