... yevmiye numaralı sözleşmesi ile “...”nın kurulduğunu, adi ortaklığın 14.04.2022 tarihinde kanunen sonlandırıldığı hususunda bir ihtilaf olmadığı, adi ortaklığın ticari defterlerine göre, 14.04.2022 tarihli kaydi bilançosunda aktifi olarak sadece ortakların adi ortaklığa olan 16.166.180,80 TL borcu, buna mukabilde 16.166.180,80 TL özkaynağı bulunduğu, tasfiye öncesinde adi ortaklığın ortaklarının adi ortaklığa borçlu oldukları, adi ortaklığın kaydi özkaynaklarından hisseleri oranında olmak üzere; ... düşen bedelin 6.547.303,22 TL, ... düşen bedelin 6.385.641,42 TL, ......
in bazı yetkilerinin sürelerinin uzatıldığı bir Adi Ortaklık Tadil Sözleşmesi'nin imzalandığı anlaşılmıştır. Davada ,adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istendiğinden ,adi ortaklığın FESHİNE mahkemece karar verilmesi gereklidir..Adi ortaklığın tasfiyesi ise ,adi ortaklık sözleşmesindeki düzenlemelere göre yapılır.Sözleşmede hüküm yoksa ,mahkeme resen TBK 'daki hükümleri göre tasfiyeyi gerçekleştirecektir. Mahkeme ise kararda "Adi şirketin tasfiyesi kanunen tamamlanıp, vergisel işlemleri bitirilmiş olduğundan bu hususta ayrıca karar oluşturulmasına yer olmadığına" şeklinde hüküm kurmuştur. Tasfiye memurunun 28/01/2019 tarihli dilekçesinin ekindeki tutanak,taraflar arasında niza bulunduğundan vergisel işlemlerin sonlandırılması hakkındadır.Taraflar arasında tasfiye konusunda niza bulunmaktadır.Vergisel işlemlerin tamamlanması tasfiye anlamına gelmemediğinden,mahkemece fesih yönünde hüküm kurulmaması usul ve hukuka aykırı görülmüştür....
Davada ,adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istendiğinden ,adi ortaklığın FESHİNE mahkemece karar verilmesi gereklidir..Adi ortaklığın tasfiyesi ise ,adi ortaklık sözleşmesindeki düzenlemelere göre yapılır.Sözleşmede hüküm yoksa ,mahkeme resen TBK 'daki hükümleri göre tasfiyeyi gerçekleştirecektir. Mahkeme ise kararda "Adi şirketin tasfiyesi kanunen tamamlanıp, vergisel işlemleri bitirilmiş olduğundan bu hususta ayrıca karar oluşturulmasına yer olmadığına" şeklinde hüküm kurmuştur....
Davanın bu niteliğine göre uyuşmazlık, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi talebine yöneliktir. Davacı ile davalı arasında adi ortaklık kurulduğu ve bunun tasfiye edilmediği tarafların kabulündedir. Davacının bu davadaki talepleri dikkate alındığında davanın adi ortaklığın fesih ve tasfiye talebini içerdiği kabul edilmelidir. Buna göre, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin B.K nun 520 vd. (TBK'nun 620 vd.) maddeleri gereğince tasfiyesi ile çözümlenmesi gerekir. BK'nun 538. (TBK'nun 642.) maddesinde belirtildiği gibi tasfiye, bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı olan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde ise, tasfiyenin bu sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır. Böyle bir hükmün bulunmaması halinde ise tasfiyenin BK'nun 539....
KARŞI OY 1-Asıl dava, haksız rekabet, birleşen dava ise adi ortaklığın tasfiyesinden ... alacağın tahsili istemine ilişkindir. 2-Mahkemece, ispatlanamayan karşı davanın reddine karar verilmiş ve bu karar birleşen dosya davacısı yararına, Dairemizin 2014/556-17998 sayılı ilamı ile "davalı/birleşen dosya davacısı taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğu ve sonradan protokoller ile ortaklığın tasfiyesi yoluna gidildiği ileri sürüldüğüne göre bu protokoller değerlendirilmeden, sırası gelmeyen yemin deliline dayalı olarak birleşen davanın reddi doğru değildir" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece de bozmaya uyulmuştur. 3- Bozma sonrasında yerel mahkemece, taraflar arasında 27.11.2006 ve 16.12.2006 tarihli protokoller yapıldığı ve bu protokollerin taraflar arasında adi ortaklık ilişkisini ortaya koyduğu, karşı davacının adi ortaklık ilişkisinin 2 yıl boyunca sürmesi ve işletmenin satılmaması halinde sadece kâr için öngörülen %25 ortaklık ilişkisinin %25 hisseye dönüşeceği şartının...
yasal her türlü hak ve alacak talep etme hakkı saklı kalmak kaydıyla adi ortaklığın kuruluş amacı olan iş/projenin ifasının imkansız hale geleceği, bu haliyle adi ortaklığın mümkün olamayacağını dikkate alınarak gerekli her türlü girişimde bulunacağının ihtar edildiğini, ... şirketi tarafından, müvekkilin onayı alınmadan, 23/11/2018 tarihinde ...'...
ortaklığın tasfiyesi amacıyla düzenledikleri, takip konusu bononunun adi ortaklığın işlettiği ......
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, "Ortak Girişim"in yüklendiği işleri yerine getirmiş olması nedeniyle ortakların bir araya gelerek ortaklığı sonlandırmak amacıyla 31.12.2008 tarihinde "Değerlendirme Protokolü" imzaladıklarını, ancak düzenlenen protokol sonrasında ortaklığın bir takım alacak ve borçlarının çıkması nedeniyle ortaklığın sonlandırılamadığını, halen de ortaklığa ait KDV alacağının varlığı ve bir takım borçlar ile davaların bulunması nedeniyle ortaklığın fesih ve tasfiyesi bu aşamada hukuken mümkün olmadığı halde davacı şirket tarafından zamansız olarak, hukuki yarar bulunmayan iş bu haksız davanın açıldığını, davanın öncelikle hukuki yarar yokluğu nedeniyle; ayrıca davada fesih ve tasfiye ile tasfiye sonucu alacak talebinde bulunulduğundan, müvekkilleri ... ve ...'...
, doktrinde de mesleklerini ortak olarak icra eden mali müşavirlerin durumunun adi ortaklık olarak kabul edildiğini, müvekkilinin Denet YMM'de ifa ettiği görevlerden de herhangi bir çalışan değil, gizli ortağı olduğunun anlaşıldığını, Denet YMM'deki adi ortaklıkta ortağın ortaklıktan çıkarılmasının mümkün olmaması nedeniyle 30/12/2011 tarihinde müvekkilinin Denet YMM'deki işinden çıkarıl- masının ortaklığın feshedilmesi anlamı taşıdığını, bu nedenle adi ortaklığın tasfiyesi suretiyle kendisine düşen adi ortaklık payını talep ettiğini, ancak adi ortaklık sözleşmesi uyarınca kurulan anonim şirketin adi ortaklıkta birlikte sona ermeyeceği dikkate alınarak, adi ortaklık malvarlığındaki şirketler tasfiye edilmeden adi ortaklığın varsayımsal olarak tasfiyesi sonucunda payın hesaplanmasını ve şirketlerin hizmet şirketi olması nedeniyle indirgenmiş nakit akımları yönetiminin uygulanması suretiyle hesaplama yapılmasını, yukarıda açıklanan açıklanan nedenlerle; müvekkili ile davalılar arasında, ortaklaşa...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/205 Esas sayılı dosyasıyla görülmüş ve karara çıkmış bir alacak davası nda aynı Mahkemece, adi ortaklığın halen devam ettiğinden bahisle" hukuken devam eden adi ortaklık ilişkisinde alacak talebinde bulunulamayacağı, TBK' nun 639/7 maddesi uyarınca açılacak fesih davası sonucunda şirketin sona erme sebeplerinin gerçekleşmesi halinde, ortaklığın tasfiyesinin yapılacağı ve ortakların ortaklıktan hak ve alacaklarının bu suretle tespit edilebileceği" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, adi ortaklıkta ortakların birbirlerinden alacak talebinde bulunmalarının bir nevi adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi anlamına geldiğini, dolayısıyla alacak talebinde bulunan müvekkilin ayrıca bir tasfiye davası açmasına gerek olmadan bahse konu davada hem ortalığın feshi hem de alacak bakımından bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle istinaf ettiklerini, fakat aynı zamanda da eldeki dava dosyası ile müvekkilin hak mahrumiyetine uğramasını istemediğimizden tasfiye...