Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanununda "Adi şirket" ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda "Adi ortaklık sözleşmesi" başlıkları altında yapılan tanımlarda adi ortaklık, "iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Adi ortaklık sözleşmesi geçerlik şekli olarak herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava , ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Somut olayda; taraflar arasındaki ortaklığın fiilen ve hukuken son bulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ortaklık son bulduğuna göre, tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

    Esas sayılı dosyası ile alacağın kabul edilip, takip açılış tarihi olan 2007 yılı itibariyle 335.381,12 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar verildiğini, taraflar arasındaki adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile hesaplanacak davacı hissesinin faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkin olduğu ve ayrıca ihtiyati tedbir yolu ile İzmir ... İcra Müdürlüğünün ... Esas, İzmir ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasından icra satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin UYAP ortamında mahkememize sunduğu 15.06.2021 tarihli dilekçesinde; Davadan feragat ettiğini belirtmiş olup davadan feragat yönünde karar verilmesini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 24.04.2018 tarihinde davalı vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ... geldi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, adi ortaklıktan kaynaklanan ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          nin de ortaklıktan ayrılması nedeniyle ortaklığın "...-... adi ortaklığı" haline geldiğini, adi ortaklığın faaliyet gösterdiği işyeri ile ilgili olarak bu güne kadar kira bedeli ödenmediğini, ayrıca araçların ortaklık malı olduğunu savunmuş, karşılık davasında; asıl davada talep edilen alacağın tasfiyeyi de içerdiğini ileri sürerek, adi ortaklığın tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davacının kar payı alacağı talebinin kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen hüküm, davalı – karşı davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 7....

            Ltd.Şti. adı altında inşaat projesi ve inşaat işi yapmakta olduğunu, davalı ile 1997 yılından bu yana ortak olarak çalıştıklarını, davacının 2005 yılının Aralık ayı ile 2006 yılının Eylül ayı arasındaki dönemde bir suçtan dolayı cezaevinde bulunduğunu, davacının cezaevinde bulunduğu süre içerisinde, davalının şirket adına alacakları tahsil ettiğini, borçları ödediğini, ancak müvekkiline hesapları teslim etmediğini, şirkete ait paraların davalıda kaldığını, bu nedenlerden dolayı ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile ortaklık kazancının ve tasfiye payının tespit edilmesini ve tespit edilen miktarın en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte şimdilik 25.000,00 TL'sinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğu ispat edilemediğinden, davanın reddine karar verilmiştir....

              Her iki davacı tarafından davalıların oluşturduğu adi ortaklıktan olan alacakları nedeniyle davalı adi ortaklar aleyhine icra takibi yapılmış, davalılardan adi ortaklıktaki kâr ve tasfiye payı üzerine haciz konulması için davalıların oluşturduğu adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davası açması amacıyla davacılara ilgili icra hukuk mahkemeleri tarafından yetki verilmiş, davalıların oluşturduğu adi ortaklığın mülga 818 s. BK'nin 535/1-3. maddesi gereğince sona erme şartlarının oluştuğu ve adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Yargıtay . HD.nin 12/03/2019 gün ve ... E. ... K. sayılı emsal içtihadına göre de, "Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639. maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir......

                den kendilerine evvelce verilmiş olan laboratuvar hizmetlerimizden kaynaklı 323.346,91-TL alacaklarının bulunduğunu, alacak kayıtları bakımından ilk önce 01/09/2016 tarihinde Milli Emlak Müdürlüğüne yazı yazılarak 667 sayılı KHK ile kapatılan firmalardan olan alacaklarının bildirildiğini, 19/10/2020 tarihinde de İstanbul Valiliği Defterdarlık KHK İşlemleri İl Bürosuna yazı ile durumun bildirildiğini belirterek, davanın kabulüne karar verilmesi halinde müvekkili aleyhine yargılama masrafı ve vekalet ücretine karar verilmemesini talep etmiştir. Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi talebine ilişkin bulunmaktadır. Mahkememizce ... A.Ş. ile ....A.Ş. arasında ... 10. Noterliği'nin 14/02/2014 tarih ve ... yevmiye numaralı adi ortaklık kurulmasına ilişkin sözleşme, İstanbul Defterdarlığı KHK İşlemleri İl Bürosu tarafından oluşturulan dosya, 20/07/2016 tarihli ve ... Bakanlar Kurulu kararıyla ilan edilen 670 Sayılı KHK, ... A.Ş. ile ....A.Ş.'...

                  Adi ortaklığın sona ermesi için öncelikle mal varlığının aktif ve pasiflerinin tespit edilmesi gerekmektedir....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davasında, adi ortaklığın feshine, tasfiye alacağının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, 21,40 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine...

                    UYAP Entegrasyonu