WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının, hakkında yönetim kurulunca verilen çıkarma kararını 2006 yılı Temmuz ayı ilk haftasında öğrenmesi sonrasında genel kurula 11.10.2006 tarihinde itiraz ettiği, genel kurulca bu konuda bir karar verilmeden 09.11.2006 tarihinde dava açıldığı, anasözleşmenin 14. maddesinde yönetim kurulunun verdiği çıkarma kararına karşı genel kurula itiraz edildiği taktirde dava açılamayacağının düzenlendiği ve çıkarma kararı nedeniyle maddi zararının bulunduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    kooperatife usulsüz bir şekilde kaydettiğini beyanla davalı kooperatif genel kurulu tarafından alınan 27/07/2021 tarihli haksız ve hukuka aykırı nitelikteki müvekkilinin ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      kooperatife usulsüz bir şekilde kaydettiğini beyanla davalı kooperatif genel kurulu tarafından alınan 27/07/2021 tarihli haksız ve hukuka aykırı nitelikteki müvekkilinin ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        -TL) davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava konusu uyuşmazlık; adi ortaklıktan kaynaklanan alacak için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı için, taraf ehliyeti de yoktur. Bu nedenle, adi ortaklığa ilişkin davalarda, adi ortaklığı oluşturan kişilerin taraf olarak hep birlikte hareket etmeleri gerekir. Adi ortaklığa karşı açılan dava, diğer ortakların tümüne karşı yöneltilmiş demektir. Başka bir anlatımla, aktif ve pasif taraf ehliyeti tüm ortaklara aittir. Bu açıdan ortaklar arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Adi ortaklık adına, üçüncü kişiler aleyhine açılacak davaların bütün ortaklar tarafından açılması gerekir. Aynı şekilde, bir ortağın diğeri aleyhine açtığı davada da, tüm ortaklar davaya dahil edilmelidir.Somut olayda; tarafların ve mahkemenin de kabulünde olduğu üzere telefon aksesuarı satışı konusunda; davacı, davalı ve dava dışı ......

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/553 Esas KARAR NO: 2024/331 DAVA: Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 18/05/2017 KARAR TARİHİ: 07/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkil ..., davalı kooperatife 08/06/2014 tarihinde kooperatif ortaklarından ------- -------Blok ------- nolu işyerini bedelini ödemek suretiyle bütün hak ve yükümlülükleriyle devralmak suretiyle ortak olduğunu, --------, devir ibranamesinde ''Kooperatifteki tüm üyelik haklarını tamamen, eksiksiz ve gereği gibi ...'...

            -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili hakkında davalı kooperatifçe usulsüz çıkarma kararı verildiğini, müvekkilinin 03.02.2007 tarihli genel kurula davet edilmediğini ve toplantıya alınmadığını bu yüzden ihraç kararının onanmasına karşı çıkmak olanağının bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatifin yönetim ve genel kurullarınca alınan ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, çıkarma kararının doğru olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davanın kabulüne, kooperatif yönetim kurulunun 29.08.2006 tarih ve 58 sayılı, davacının ortaklıktan çıkarılmasına dair kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, yönetim ve genel kurul tarafından verilen çıkarma kararlarının iptali istemine ilişkindir....

              Bozma öncesi aldırılan raporlarda; davacının adi ortaklıktan 428.271,46 TL alacaklı olduğunun bildirildiği ve alacağın para borcu olması nedeni ile adi ortaklığı oluşturan ortakların her birinin borçtan müteselsilen sorumlu olduklarından bahisle her birine karşı dava açılabileceğinin bildirildiği görülmüştür. Mahkememizce 2011/293 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yapılan sonucunda davanın kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin 2020/5014 esas ve 2021/4239 karar sayılı 29/04/2021 tarihli ilamı ile mahkememiz kararının bozulmasına hükmolunduğu anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen Yargıtay bozma ilamına göre ''Dava, alacak davası olup alacağa konu borcun kaynağının adi ortaklık adına yapılan ödemeler olduğu iddia edilmiştir. Bilindiği gibi adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Adi ortaklığın bu niteliği itibariyle mecburi takip ve dava arkadaşlığı bulunmaktadır....

                Bozma öncesi aldırılan raporlarda; davacının adi ortaklıktan 428.271,46 TL alacaklı olduğunun bildirildiği ve alacağın para borcu olması nedeni ile adi ortaklığı oluşturan ortakların her birinin borçtan müteselsilen sorumlu olduklarından bahisle her birine karşı dava açılabileceğinin bildirildiği görülmüştür. Mahkememizce 2011/293 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yapılan sonucunda davanın kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin 2020/5014 esas ve 2021/4239 karar sayılı 29/04/2021 tarihli ilamı ile mahkememiz kararının bozulmasına hükmolunduğu anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen Yargıtay bozma ilamına göre ''Dava, alacak davası olup alacağa konu borcun kaynağının adi ortaklık adına yapılan ödemeler olduğu iddia edilmiştir. Bilindiği gibi adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Adi ortaklığın bu niteliği itibariyle mecburi takip ve dava arkadaşlığı bulunmaktadır....

                  Bozma öncesi aldırılan raporlarda; davacının adi ortaklıktan 428.271,46 TL alacaklı olduğunun bildirildiği ve alacağın para borcu olması nedeni ile adi ortaklığı oluşturan ortakların her birinin borçtan müteselsilen sorumlu olduklarından bahisle her birine karşı dava açılabileceğinin bildirildiği görülmüştür. Mahkememizce 2011/293 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yapılan sonucunda davanın kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin kararı temyiz etmesi üzerine Yargıtay .... Hukuk Dairesi'nin 2020/5014 esas ve 2021/4239 karar sayılı 29/04/2021 tarihli ilamı ile mahkememiz kararının bozulmasına hükmolunduğu anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen Yargıtay bozma ilamına göre ''Dava, alacak davası olup alacağa konu borcun kaynağının adi ortaklık adına yapılan ödemeler olduğu iddia edilmiştir. Bilindiği gibi adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Adi ortaklığın bu niteliği itibariyle mecburi takip ve dava arkadaşlığı bulunmaktadır....

                    -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken anasözleşmenin 13/2. maddesinin ihlal edildiğinden bahisle, anasözleşmenin 16/2. maddesi gereği ortaklıktan çıkarıldığını, çıkarma kararının onaylı suretinin 10 gün içerisinde tebliğ edilmek üzere noter kanalı ile gönderilmediğini, çıkarma gerekçesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkiline eşit davranılmadığını ileri sürerek, davalı kooperatif yönetim kurulunun 07.03.2011 tarih ve 17 sayılı ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kooperatifin anasözleşmesindeki iştigal konusu ürünler üzerinde ticaret yapan ve bu ürünler üzerinde çalışan bir şirketin ortak ve yöneticisi olduğunun tespiti nedeniyle hakkında ortaklıktan çıkarma kararı alındığını, çıkarma kararının anasözleşmeye uygun olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu