Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; adi ortaklıktan kaynaklanan alacağın ödenmesi amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK 67. Madde uyarınca iptali talebine ilişkindir. Adi ortaklık müesesesi Türk Borçlar Kanunu'nda düzenlenmektedir. Bilindiği üzere, adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.)...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/805 Esas KARAR NO : 2022/782 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/11/2022 KARAR TARİHİ : 01/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, dava dışı müflis ... Tic. Ltd Şti'nden alacaklı olduğunu, Müflis şirketten olan alacağı için iflas masasına alacak kaydını yaptırdığını ve bu alacağına istinaden ... 1. İflas Müdürlüğü'nün ... İflas sayılı dosyasından İİK.245.maddesi uyarınca dava açmak üzere yetki belgesi aldığını, davalılar arasında “...’ya ait ...” ( ...) için “...” adı altında bir adi ortaklık kurulduğunu, Adi ortaklığın üstlendiği inşaat işi, adi ortaklık adına taşeron Yeni ...Tic.Ltd.Şti tarafından alt yüklenici olarak ifa edileceğini, ......

      Buna göre mahkemece; ispat yükünün davacıda olduğu ve iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinden kaynaklandığı ve davacının ilamsız icra ve itirazın iptali yolu ile davalıya karşı adi ortaklıktan kaynaklanan hak talebinde bulunamayacağı yönündeki yanılgılı gerekçe ile reddedilmiş olması doğru değil ise de sonucu itibariyle karar doğru olduğundan hükmün gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki adi ortaklıktan kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.12.2017 tarihinde...

          "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki adi ortaklıktan kaynaklanan alacak davasına dair ... ...... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 31.12.2015 günlü ve 2014/519 E., 2015/1159 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 25.12.2017 günlü ve 2016/10767 E-2017/18102 K. sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

            "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün ONANMASINA ilişkin olarak daireden verilen 04.10.2012 gün ve 2012/1776-6716 E.K. sayılı ilamın karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava adi ortaklık kâr payının davacıya isabet eden tutarının davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davacının adi ortaklığın tasfiyesini istemediği bu durumda davanın usulen dinlenemeyeceği gerekçesiyle red kararı verilmiş ve dairemizce karar onanmıştır. Adi ortaklığa ilişkin yasal düzenleme BK'nun 530 ve devam eden maddelerinde yer almaktadır. Ortaklığın yazılı şekilde kurulması gerekmediği gibi tasfiye için ayrıca açıkca tasfiye isteminde bulunulması koşulu da yer almamaktadır. Davada adi ortaklıktan kaynaklanan kazanç payı istendiğine göre istemin bu şekli itibariyle taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesininde istendiğinin kabulü gerekir....

              Yukarıda açıklanan madde hükmü ve mahkemenin nitelendirmesi birlikte değerlendirildiğinde uyuşmazlık; Arsa, arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanmakta olup, Dairemizin görevi alanı içine sadece Adi Ortaklıktan doğan davaların temyiz incelemesinin girdiği, oysa yerel mahkemenin nitelendirmesine göre Adi Ortaklıktan kaynaklanan bir uyuşmazlığın bulunmadığı, bu nedenlerle hükmün temyiz incelemesi görevi; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı İş Bölümü Kararı uyarınca, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                nin ihbar edildiği, 18.11.2009 tarihinde açılan davanın konusunun 06.01.2009 tarihli temliknameye dayalı davacının adi ortaklıktan kaynaklanan 1.300.000 TL alacaklı olduğu miktardan şimdilik 30.000 TL'nin davalıdan tahsilinin talep edildiği, mahkemece; 02.03.2012 tarihli kararı ile; davacı şirketin dava dışı .... ile kurdukları ... sözleşmesi gereğince adi ortaklıktan kaynaklanan alacak talebinde adi ortakların birlikte hareket etmesi gerektiği, ortakların payları oranında dava açma yetkilerinin olmadığından husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm 11.09.2012 tarihinde temyiz edilmeden kesinleşmiş, bu dava ise 08.03.2013 tarihinde açılmıştır. Bu durumda, her iki davanın konusu aynı olsada, tarafları (.... yönünden) ve müddeabihi farklı olduğundan kesin hükümden bahsetmek mümkün değildir. Mahkemece; davanın esasına girilerek toplanacak delil durumuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                  tarihte ortaklıktan ayrıldığının belirtildiği, ... 3....

                    tarihte ortaklıktan ayrıldığının belirtildiği, ... 3....

                      UYAP Entegrasyonu