Öncelikle taşınmaz satış sözleşmesinin incelenmesinde sözleşmenin adi yazılı şekilde düzenlendiği, tapuda kayıtlı taşınmazların harici satışlarının TMK 706, TBK 237, Tapu Kanunu 26 ve Noterlik Kanunu 60 ve 89....
Adi ortaklığın, kanun ifadesine göre; adi ortaklık sözleşmesinin tanımı 620. maddede şu şekilde yapılmıştır: “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir.“ Adi ortaklığın bu tanımından taraflar arasındaki ilişkinin adi ortaklık ilişkisi olup olmadığını yorumlamak mümkün olmayıp, öncelikle adi ortaklık sözleşmesinin unsurlarının irdelenmesi sonra da taraflar arasındaki sözleşmenin bu unsurlarla örtüşüp örtüşmediğinin irdelenmesi yerinde olacaktır. Adi Ortaklığın Unsurları: 1. Kişi Unsuru: Adi ortaklık, tüm ortaklıklar gibi bir kişi birlikteliğidir. Tüzel kişiliği bulunmayan bu ortaklıkta en önemli unsur birbirini tanıyan ve birbirine güvenen kişilerdir. Adi ortaklık sözleşmesinin kurulabilmesi için, en az iki (2) ortağın varlığı gerekir. Adi ortaklığın sonradan tek ortaklı hale gelmesi adi ortaklığın sona erme sebebidir....
Adi ortaklığın, kanun ifadesine göre; adi ortaklık sözleşmesinin tanımı 620. maddede şu şekilde yapılmıştır: “Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir.“ Adi ortaklığın bu tanımından taraflar arasındaki ilişkinin adi ortaklık ilişkisi olup olmadığını yorumlamak mümkün olmayıp, öncelikle adi ortaklık sözleşmesinin unsurlarının irdelenmesi sonra da taraflar arasındaki sözleşmenin bu unsurlarla örtüşüp örtüşmediğinin irdelenmesi yerinde olacaktır. Adi Ortaklığın Unsurları: 1. Kişi Unsuru: Adi ortaklık, tüm ortaklıklar gibi bir kişi birlikteliğidir. Tüzel kişiliği bulunmayan bu ortaklıkta en önemli unsur birbirini tanıyan ve birbirine güvenen kişilerdir. Adi ortaklık sözleşmesinin kurulabilmesi için, en az iki (2) ortağın varlığı gerekir. Adi ortaklığın sonradan tek ortaklı hale gelmesi adi ortaklığın sona erme sebebidir....
Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 15.08.2022, Vade Tarihi 31.08.2023 olan, 10 .000,00 TL bedelli, Borçlusu ... , Lehtarı ...- ... Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 20/08/2022, Vade Tarihi 31/01/2023 olan, 12.500,00 TL bedelli, Borçlusu ..., Lehtarı ...- ... Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 30.04.2022, Vade Tarihi 30.04.2023 olan, 10 .000,00 TL bedelli, Borçlusu ...,Lehtarı ...- ... Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 30.04.2022,Vade Tarihi 31.05.2023 olan, 15 .000,00 TL bedelli, Borçlusu ..., Lehtarı ...- ... Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 23.05.2022, Vade Tarihi 31.05.2023 olan, 10.000,00 TL bedelli, Borçlusu ..., Lehtar ı ...- ... Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 16.09.2022, vade tarihi 31.05.2023 olan, 15.000,00 TL bedelli, Borçlusu ..., Lehtarı ...- ... Adi Ortaklığı, Düzenleme Tarihi 30.03.2022, Vade Tarihi 30.06.2023 olan, 10 .000,00 TL bedelli, Borçlusu ..., Lehtarı ...- ......
yapıya dönüşen limited şirkette davalı müvekkili üzerine bırakıldığını, kaldı ki gerekçeli kararda ortaklıktan çıkmaya ilişkin olarak haklı bir sebep gösterilmeksizin hüküm kurulduğunu, Gerekçeli kararda; müvekkili ... aleyhine dava açılmış ise de , ortaklıktan çıkmaya ilişkin davalarda yasal hasımın ilgili şirket olması , ortakların bu davalarda sıfatı olmaması nedeni ile davalı müvekkili ... aleyhine açılan davanın pasif husumet nedeni ile reddine karar verildiğini, davaya konu limited şirket iki ortaklı olup diğer ortağın vefatı ile mirasçılar ortak konumuna geçtiğini, iki ortaklı gayrifaal bir şirkette ortak olan müvekkilinin davada hasım olarak gösterilmemesi ve husumet yokluğu kararı haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Zira davaya konu şirkette ortaklıktan çıkma sonrası limited şirket tek ortaklı bir yapıya bürünecek ve bu durumun hüküm ve sonuçları müvekkili açısından bağlayıcı olacağını, müvekkilinin hak sahibi olduğu şirkete ilişkin ortaklıktan çıkma davasında katılma, taraf olma...
Doğalgaz Elektrik Isıtma Ve Soğutma Sistemleri Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi'nin tek ortaklı pay sahibi olduğunu, anılan şirketin 13.11.2006 tarihinde sicile tescil edildiğini, söz konusu şirketin re'sen terkin edildiğinin müvekkil tarafından yeni öğrenilmiş olup re'sen terk işlemi usule uygun şekilde yapılmadığını, şöyle ki; müvekkile yapılan bir tebligat olmadığı gibi Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan re'sen terke ilişkin ilan da bulunmadığını, Ticaret Sicil Gazetesinden en son 15.08.2014 tarihli şirketin pay devrine ilişkin gazete ilanı yayınlandığını, tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerektiğini, şayet tasfiye işlemleri gerektiği tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise şirketin aktiflerinin ve pasiflerinin tasfiyesi yapılmadığı için şirket sahibinin yada paydaşlarının ve alacaklılarının menfaatlerinin ağır bir şekilde ihlal edilmiş olacağını, müvekkilimin tek ortaklı sahibi bulunduğu...Doğalgaz Elektrik Isıtma...
Davacı vekilinin dava dilekçesinde müvekkili şirketin %99 hisse sahibinin ....... olduğunu, davalının %1 hissenin sahibini olduğunu belirtmesi karşısında şirketin 2 ortaklı olduğu, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 20/01/2012 tarih :7988 sayılı 393. Sayfasında davacı şirketin ...... sicil numarasıyla 16/01/2012 tarihinde tescil edildiği, kurucularının dava dışı ....... ve davalı ... olduğu, 200 hisseye bölünmüş şirket sermayesinin 198 hissesinin dava dışı şahsa 2 hissesinin davalıya ait olduğu neticeten şirketin 2 ortaklı olduğu anlaşılmıştır....
in bir diğer tabirle iki ortaklı şirket olan davalı şirket bünyesindeki hisselerini, ...yevmiye nolu Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile ...'e devrettiklerini, her iki ortak ve yetkili hisselerini ... ...'e devrettiklerinden şirket tek ortaklı ve tek yetkili bir yapıya kavuştuğunu, müvekkilinin noter devir sözleşmesi ile hisselerini ve yetkilerini ......
K. sayılı karar ile 17.5.2004 tarihli ortaklar kurulu toplantısında alınan hissedarların rüçhan hakkının kaldırılarak sermayenin artırılmasına ilişkin kararın iptaline dair verilen kararın Dairemizin 17.9.2012 tarih, 2011/6310 E- 2012/13469 K. sayılı ilamı ile onandığı ve karar düzeltme istemi de 05.03.2013 tarih, 2013/1676 E-2013/4115 K. sayılı ilamı ile reddedilerek kesinleştiğinden davalı şirketin yeniden iki ortaklı hale geldiğinin anlaşılması karşısında, işbu dava konusu 19.7.2007 tarihli ortaklar kurulu tarihinde de şirketin iki ortaklı limited şirket haline gelip gelmediği hususu üzerinde durulup, iki ortaklı limited şirketlerde, TTK hükümleri doğrultusunda ortaklıktan çıkarma söz konusu olamayacağı ve ortaklardan birinin şirketten çıkarılması hali, o şirketin infisahı sonucunu doğuracağından ortaklar kurulunda bu yönde bir karar alınamayacağı da nazara alınarak değerlendirme yapmak gerekirken 6 no'lu kararın iptali isteminin yazılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir...
Bu durumda borcun adi ortaklığa ait olması hâlinde TBK’nın 638. maddesinin 2. fıkrası uygulanmaz. Ortaklar, ortaklığa ait bütün kâr ve zararlara elbirliği ile birlikte sahiptir. Buradan hareketle ortaklığın ticari faaliyette bulunduğu ve üçüncü kişiler ile gelir elde edeceği işlemler yaptığı anlaşılmaktadır. Bir başka deyişle adi ortaklık gelir elde etmek için borçlanmakta ve ürettiği mal veya hizmeti satmaktadır. Bu durumda kâr elde eden ortaklığın, borçları mevcut olduğunda bunların da ödenmesi tabiidir. Diğer yandan adi ortaklığın kuruluş sözleşmesine göre yaptığı ticari faaliyet sonucu doğan hak ve alacaklar ile borçlar adi ortaklığa aittir. Bu borçlardan bir kısmının nizasız ödenmesi, henüz ödenmemiş olan ve nizalı hâle gelen adi ortaklık borçları arasında eşitsizlik yaratır. Ayrıca nizasız ödeme, adi ortaklık tasfiye edilmeden yapıldığından adi ortaklığın borcunun ortakların şahsi borcu olarak nitelendirilmesine imkân vermez....