WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı şirket yetkilisi 20/02/2020 tarihli celsede, iddiaları kabul etmediğini, Adi ortaklığın tüm işlemlerinin kendisi tarafından yapıldığını, davacı tarafından herhangi bir para gönderilmediğini, bankadan çekilen paraların çift imza ile yapıldığını belirterek, davanın reddini talep ettiğini beyan etmiştir. Dava; Adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkindir. Davacı vekili UYAP'tan gönderdiği 08/04/2021 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini belirtmiştir. Dosyadaki vekaletnameye göre davacı vekilinin davadan feragate yetkisinin bulunduğu görülmüştür. Davacı vekili davadan feragat ettiğinden ve davadan feragat HMK.nın 307. ve devamı maddeleri gereğince davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki adi ortaklığın feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere özellikle taraflar arasındaki adi ortaklığın mevcut değerleri 34.119,59 YTL olup bundan davacının payına düşenin davalılarca ödenmesine,kalan kısmında davalılara ait olduğunun belirlenmesine,dolayısı ile ticari işletmeninde davalılara ait olduğunun belirlendiğinin karardan anlaşılmasına göre davacının yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15.60 TL. kalan harcın temyiz edenden alınmasına, 22.1.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece; davalılar arasında kurulan adi ortaklığın 31/12/2011 tarihli “Ortak Girişimin Feshi” adı altında düzenlenen sözleşme ile sonlandırıldığı, sözleşme içeriği incelendiğinde; ortaklık faaliyeti kapsamında toplam 101.800 TL tutarında gider yapıldığı, bu giderlerden sadece 5.000 TL’sinin davalı şirket tarafından, kalanının ise davalı ... tarafından karşılandığı, ortaklardan davalı şirketin ortaklıktan herhangi bir hak ve alacağının kalmadığına dair beyanda bulunduğu, sözleşme tarihi itibariyle davalıların birbirini ibra ettikleri, böylece davaya konu adi ortaklığın sonlandırılarak tasfiye edildiği, ortaklığa konu işin de pilot ortak davalı ... tarafından tamamlandığı; diğer taraftan bahse konu belgenin muvazaalı olarak düzenlendiği hususunun ispat edilemediği, ortaklığın tasfiye edilmesi karşısında artık adi ortaklığın tasfiyesinin istenemeyeceği gerekçesiyle; davanın reddine dair verilen hüküm, davacının temyizi üzerine; Dairece verilen 24/12/2018 tarihli ve 2017/1299 E. - 2018/13149...

        O halde davacı iddiası ve davalıların savunması yönünden tüm delilleri celbedilerek B.K.nun 520 ve devamı 2011/3422-9691 maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri gözetilmeli ve ortaklık son bulduğuna göre, tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı olan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Tasfiyenin BK.nun 539. maddesindeki sıra takip edilerek yapılması gerekir....

          O halde davacı iddiası ve davalıların savunması yönünden tüm delilleri celbedilerek B.K.nun 520 ve devamı 2011/3422-9691 maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri gözetilmeli ve ortaklık son bulduğuna göre, tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir. BK.nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan dolayı olan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Tasfiyenin BK.nun 539. maddesindeki sıra takip edilerek yapılması gerekir....

            Mahkemece,taraflar arasında...Restaurant adlı işyerinin 25.12.1995 tarihinden itibaren işletilmesi hususunda % 50’şer hisseler oranında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunu,davacı tarafça açıkca adi ortaklığın feshi ve tasfiyesinin istenmediğinden işyerinde daha önceden çalışan işçilere yapılan bir kısım tazminat ödemelerinin doğrudan diğer adi ortaktan istenmesinin mümkün olmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş ,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı arasında adi ortaklık sözleşmesi olduğu ihtilafsızdır.Davacı eldeki davada ortaklığa konu işyerinde önceden çalışan işçilere yaptığı ödemelerden davalının hisesi oranında sorumlu olduğu iddiası ile eldeki davayı açmıştır..Davacının bu talebi adi ortaklığın fesih ve tasfiye talebini de içermektedir.Hal böyle olunca adi ortaklık sözleşmesi gereği taraflar arasındaki ilişkinin B.K nun 520 vd maddeleri gereğince tasfiyesi gerekir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava, adi ortaklıktan kaynaklanan tazminat, karşı dava ise adi ortaklığın feshi ve tazminat istemlerine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.03.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                İcra Müdürlüğü’nün 2009/786 Takip sayılı dosyasından 19/3/2009 tarihinde haczedilen mahcuzların müvekkiline ait olduğunu, müvekkili ile borçlu arasındaki adi ortaklığın hacizden önce fesh edildiğini ve dava konusu mahcuzların müvekkiline bırakıldığını, adi ortaklığın fesh edildiği kabul edilmese bile adi ortaklığa ait malların BK 534. madde gereğince haczedilemeyeceğini belirterek istihkak iddiasının kabülü ile haczin kaldırılmasını, %40 tazminatın tahsilini dava ve talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, dava konusu mahcuzlar borçlunun adresinde ve huzurunda haczedildiğinden İİK 97/a maddesindeki karinenin lehlerine olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, davacının haciz sırasında adi ortaklıktan bahsetmediğini belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın tahsilini istemiştir. Borçlu, savunma yapmamıştır....

                  Eski Borçlar Kanunu döneminde açılan bu davada----------göre adi ortaklığın ve tarafların tüm belgeleri sunulmuş, adi şirketin alacakları ve borçları ilk mali bilirkişi raporuyla tespit edilmiş, davacı yönetici ortağın sunduğu delillere göre adi ortaklığın zarar ettiği gibi asıl gayenin gerçekleştiği ve sözleşmede belirlenen 10 yıllık sürenin de dolduğu tespitlerine göre adi ortaklığın sona erdiğinin kabulü gerektiği, buna göre tasfiyesi yapılması gerektiğinden taraflara adi ortaklığın tespit edilen alacakları ve borçları ile ilgili malvarlığı tasfiyesinin ne şekilde yapılacağı hususunda beyanda bulunmaları için süre verilmiştir....

                    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2024/344 KARAR NO : 2024/404 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 19.12.2023 NUMARASI : 2023/617 Esas 2023/946 Karar DAVANIN KONUSU : Adi Ortaklığın Tespiti, Adi Ortaklığın Feshi ve Tasfiyesi KARAR TARİHİ : 27.02.2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 27.02.2024 Muğla Asliye Ticaret Mahkemesinin 19.12.2023 tarih 2023/617 E. - 2023/946 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, başkan ... tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi....

                      UYAP Entegrasyonu