Mahkemece adi ortaklığın varlığı kabul edilmiş olmasına rağmen ortaklığın devam etmediği gözetilerek anılan hususlar araştırılmaksızın ve tarafların alacak ve borçları tam olarak belirlenmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; adi ortaklığın defterlerinin davacıda olduğu ancak bu işyerinin kaydının SGK ve Vergi Dairesinde bulunmadığı 2004'te resen terk mükellefi olduğunun Vergi Dairesince bildirildiği gerekçesiyle, adi ortalığın feshine, ortada mal, alacak ve borç tespit edilemediğinden tasfiyeye gerek bulunmadığına, maddi-manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 38 inci maddesinde, hakimin reddi usulü düzenlenmiştir....
nolu bağımsız bölümlerin davacının uğradığı zarar karşılığı olarak bu dairelerde davalının hakkının olmadığının tespiti ile adi ortaklığın tasfiyesini talep etmiştir....
neden ile adi ortaklığı fesin hakkı doğduğundan adi ortaklığın feshini ve tasfiyesini ve yine müvekkilinin ortaklıktan kaynaklanan payını ve alacağını tahsil edebilmek adına iş bu huzurdaki davayı açma gereği olduğunu, bu nedenlerle taraflarca sürdürülmesi beklenemeyen adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine dair karar verilmesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydı ile bilirkişilerce tespit edilecek zaman artırılmak üzere şimdilik 1.000 TL lik pay ve alacağın davacı müvekkiline verilmesi ile yargılama giderleri ile birlikte ücreti vekaletin davalı tarafın üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu nedenle tarafların birbirlerine karşı adi ortaklıktan doğan sorumlulukları ve talep hakları mevcut olup, davacı bu davada, davalının adi ortaklık sözleşmesine aykırı davrandığını ileri sürerek sözleşmenin feshini talep ettiğine göre bu talebinin ortaklığın feshiyle birlikte tasfiyesini de kapsadığının kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi, tasfiyenin de bizzat mahkemece yaptırılması gereklidir. Ortaklığın feshi ile tasfiyesi ayrı hukuki işlemlerdir. BK’nun 538.maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Hemen belirtmek gerekir ki ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin öncelikle bu sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır....
Tasfiye Memurları tarafından düzenlenen 24/08/2022 tarihli taraf şirketlerin oluşturduğu adi ortaklığın tasfiyesi sonucu düzenlenen tasfiye raporunda özetle; Davacı ... Ticaret Ltd. Şti.'nin davalı... Ltd. Şti. İle yapmış olduğu adi ortaklıktaki payından kaynaklı olarak 1.288.057,72-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir....
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanununda "Adi şirket" ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda "Adi ortaklık sözleşmesi" başlıkları altında yapılan tanımlarda adi ortaklık, "iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Adi ortaklık sözleşmesi geçerlik şekli olarak herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava , ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Somut olayda; taraflar arasındaki ortaklığın fiilen ve hukuken son bulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ortaklık son bulduğuna göre, tasfiyenin de mahkemece bizzat yaptırılması gerekir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....
Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; protokolün ortak olarak davalılar Asiye, Himmet ve dahili davalı ... ile davacı arasında imzalandığının belirlendiği, adi ortaklıkta yer alan Veli davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlandığı, davacının talebinin ortaklığın fesih ve tasfiyesini de kapsadığı, resen atanan tasfiye memuru mali müşavir bilirkişinin 05.10.2022 tarihli raporunda taraflarca sunulan kayıt ve belgelere göre adi ortaklığın sona erme tarihi itibariyle ile tespit edilen dershane mal varlığı değerinin 150.000,00 TL olduğu, davacının sözleşme protokolü ile tespit edilen 43.200,00 TL ortaklığa verdiği avans bedelinden, ortaklık için yapılan giderlerin tenkisinden sonra 22.500,00 TL alacaklı olduğunun belirtildiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, taraflar arasında 13.08.2003 tarihi itibariyle kurulan Özel Ekolüm Dershanesi Adi Ortaklığının feshi ve adi ortaklığın tasfiyesine, sözleşmenin tasfiyesi nedeniyle...
Adi ortaklığın sona ermesi için öncelikle mal varlığının aktif ve pasiflerinin tespit edilmesi gerekmektedir....
Esas sayılı dosyası ile alacağın kabul edilip, takip açılış tarihi olan 2007 yılı itibariyle 335.381,12 TL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar verildiğini, taraflar arasındaki adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ile hesaplanacak davacı hissesinin faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkin olduğu ve ayrıca ihtiyati tedbir yolu ile İzmir ... İcra Müdürlüğünün ... Esas, İzmir ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasından icra satış işlemlerinin tedbiren durdurulmasını talep etmiştir. Davacı vekilinin UYAP ortamında mahkememize sunduğu 15.06.2021 tarihli dilekçesinde; Davadan feragat ettiğini belirtmiş olup davadan feragat yönünde karar verilmesini talep etmiştir....
nin de ortaklıktan ayrılması nedeniyle ortaklığın "...-... adi ortaklığı" haline geldiğini, adi ortaklığın faaliyet gösterdiği işyeri ile ilgili olarak bu güne kadar kira bedeli ödenmediğini, ayrıca araçların ortaklık malı olduğunu savunmuş, karşılık davasında; asıl davada talep edilen alacağın tasfiyeyi de içerdiğini ileri sürerek, adi ortaklığın tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davacının kar payı alacağı talebinin kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen hüküm, davalı – karşı davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 7....