WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davanın haksız olduğunu, davacı tarafından abonelik başvurusu yapılmadığını, davacıya ait bağımsız bölümün bulunduğu taşınmaz için iskan belgesinin alınması hususunda herhangi bir başvuru, kanal vizesi ve binaya ait statik raporun bulunmadığını, bu nedenlerle abonelik işleminin yapılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının davalı kuruma geçici abonelik için başvurup talebinin red olduğuna ilişkin bir delil ibraz edemediği, davalı kurumun cevabi yazılarında davacının abonelik başvurusu yapmadan görülmekte olan davayı açtığının bildirildiği, davacının ortada bir muaraza yokken dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle HMK 114/1-h ve 115/2 md gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. HMK. nun 114.maddesinde; davacının dava açmakta hukukî yararının bulunmasının bir dava şartı olduğu hususu açıkça vurgulanmıştır....

    Davalı vekili, davanın haksız olduğunu, davacı tarafından abonelik başvurusu yapılmadığını, davacıya ait bağımsız bölümün bulunduğu taşınmaz için iskan belgesinin alınması hususunda herhangi bir başvuru, kanal vizesi ve binaya ait statik raporun bulunmadığını, bu nedenlerle abonelik işleminin yapılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının davalı kuruma geçici abonelik için başvurup talebinin red olduğuna ilişkin bir delil ibraz edemediği, davalı kurumun cevabi yazılarında davacının abonelik başvurusu yapmadan görülmekte olan davayı açtığının bildirildiği, davacının ortada bir muaraza yokken dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle HMK 114/1-h ve 115/2 md gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. HMK. nun 114.maddesinde; davacının dava açmakta hukukî yararının bulunmasının bir dava şartı olduğu hususu açıkça vurgulanmıştır....

      Davalı vekili, davanın haksız olduğunu, davacı tarafından abonelik başvurusu yapılmadığını, davacıya ait bağımsız bölümün bulunduğu taşınmaz için iskan belgesinin alınması hususunda herhangi bir başvuru, kanal vizesi ve binaya ait statik raporun bulunmadığını, bu nedenlerle abonelik işleminin yapılamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının davalı kuruma geçici abonelik için başvurup talebinin red olduğuna ilişkin bir delil ibraz edemediği, davalı kurumun cevabi yazılarında davacının abonelik başvurusu yapmadan görülmekte olan davayı açtığının bildirildiği, davacının ortada bir muaraza yokken dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle HMK 114/1-h ve 115/2 md gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. HMK. nun 114.maddesinde; davacının dava açmakta hukukî yararının bulunmasının bir dava şartı olduğu hususu açıkça vurgulanmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Dava konusu ...ğü'nün 2010/7420 Esas sayılı dosyası ile takibe dayanak yapılan 7777169 numaralı abonelik dosyasının, 2-Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; dava konusu yerin 67264 numaralı abone olduğu açıklandığından, 67264 numaralı abonelik dosyasının, 3-Varsa 5080 nolu abonelik dosyasının, 4-dava konusu 3.10.2006 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği yere ilişkin olarak, davacı adına düzenlenmiş başka bir abonelik dosyası varsa bu dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

          DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Abonelik Sözleşmesi KARAR : NİĞDE 1....

          Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediğinin ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiğinin iddia edildiği kamu davasında, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen abonelik sözleşmesinin iptali ve tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava; taraflar arasında imzalanan telefon ve internet abonelik sözleşmelerinin iptali ile, bu sözleşmeler nedeniyle uğradığı maddi manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece; davacının memnun kalmadığı abonelik sözleşmesini tek taraflı olarak her zaman sona erdirebileceği ve dosya kapsamı itibariyle abonelik sözleşmesinin fesih talebini haklı gösteren bir durum bulunmadığından internet ve sabit telefon sözleşmesinin fesh edilmesine ilişkin talebin ve herhangi bir maddi ve manevi zarar bulunmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak: 1-Sanığın, katılan adına sahte abonelik sözleşmesi ile farklı tarihlerde GSM hattı çıkarttığının iddia olunduğu olayda;hükümden ve suç tarihinden önce, 10.11.2008 gün ve 27050 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" hükmü karşısında; sanığın sahte abonelik sözleşmesi düzenletmek şeklindeki eyleminin, özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu...

                ‘ı daha önceden tanıdığını ve olay tarihinde sanığın yanında başörtülü bir kadınla gelerek abonelik sözleşmesi düzenleyip suça konu hattı aldığını beyan etmesi ve abonelik sözleşmesinde yer alan imzanın katılana ait olmadığının anlaşılması karşısında; sanığa yüklenen suçun unsurları itibariyle oluştuğu cihetle; suç tarihinden önce 10.11.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez” ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme gözetilip, ön ödeme önerisinde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi...

                  in, katılan adına sahte abonelik sözleşmesi ile GSM hattı çıkarttıklarının iddia olunduğu olayda, sanık ...'in suça konu abonelik sözleşmesinin sanık ...'e ait kod ile düzenlendiğini, sanık ...'in de suça konu abonelik sözleşmesi üzerindeki kodun kendisine ait olduğunu ancak sözleşmeyi kendi ekibinde çalışan bir personelin yapmış olabileceğini savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; Suça konu abonelik sözleşmesindeki yazı ve imzaların sanıkların eli ürünü olup olmadığının tespiti için resmi bir kurum ya da kuruluştan rapor alınması, eylemin kimin tarafından gerçekleştiğinin tespit edilememesi halinde, suça konu abonelik sözleşmesinin sanık ...'...

                    UYAP Entegrasyonu