Davacı, ödeme emirlerinin iptali isteminde bulunarak açtığı davada; yargılama sürecinde itirazi kayıtla Kuruma ödediğini iddia ederek davasını tamamen ıslah edip talep sonucunu değiştirerek istirdat davasına dönüştürmüştür.Bu yönde; her ne kadar 2004 sayılı Kanunun 72. maddesindeki "Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir." hükmüne paralel bir hüküm 6183 sayılı Kanunda yok ise de; Anayasanın 141. maddesindeki, "davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir." hükmü gözetildiğinde, menfi tespit ve ödeme emri iptali kararı sonucunun, istirdat isteminide kapsadığının belirgin olması karşısında, eldeki davaya istirdat davası olarak devam edilerek, bu yönde yapılacak araştırma ve inceleme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Mahkememizce davacı vekiline bu çek yönünden ihtiyati tedbir talepli dava açmak üzere süre verilmiş, davacı vekilince ------ sayılı dosyasında davanın açıldığı beyan edilmiştir. Mahkememiz dosyasına müdahale talebinde bulunan ----vekilince davaya konu edilen ------ bedelli çekin ellerinde olduğu ileri sürülerek ihtiyati tedbir kararını kaldırılması talep edilmiştir. Mahkememizce işbu çek yönünden davacı vekiline ihtiyati tedbir talepli istirdat davası açmak üzere kesin süre verilmiş, ancak verilen süreye rağmen istirdat davası açılmamıştır. Mahkememizin ---- tarihli celsesinde davaya konu edilen ---seri numaralı çekin ------ ibraz edildiği bildirildiğinden bu çek hakkında davacı vekiline ihtiyati tedbir talepli istirdat davası açmak üzere kesin süre verilmiş, ancak verilen süreye rağmen istirdat davası açılmamıştır....
Kişi konumunda olduğu, menfi tespit ve istirdat davasını ancak icra takip borçlusunun açabileceği, üçüncü şahıslar tarafından bu davaların açılamayacağı anlaşılmaktadır. Ayrıca davacı her ne kadar icra dosyasındaki borcu cebri icra tehdidi altında ödediğini ileri sürse de eldeki davayı icra takip alacaklısına karşı açmış olduğu nazara alındığında; alacaklının alacağını tahsil etmesinden dolayı sebepsiz zenginleşmediği yani istirdat davası yönünden davacının aktif husumet, sebepsiz zenginleşme davası yönünden pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Belirtilen bu nedenlerle davacı olan 3. Kişinin takip alacaklısına karşı, takip borçlusuna ait borcun ödenmesinden dolayı menfi tespit ve istirdat davası açamayacağı kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis eidlmiştir....
CEPHE SİSTEMLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş'ne karşı istirdat davası açması için 2 haftalık kesin süre verilmiş olup, davacı vekilince ... tarihinde Kayseri ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası üzerinden istirdat davası açıldığı bildirilmiş olmakla, kaybolduğundan bahisle zayi nedeniyle iptali istenen dava konusu çekler ile ilgili istirdat davası açıldığı anlaşılmakla davanın konusuz kalması nedeniyle bu çekler hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile; 1-Dava konusu edilen; -... bank ... /Kahramanmaraş Şubesine ait, Keşidecisi ...Teks. San. ve Tic.A.Ş, alacaklısı ... Enerji A.Ş olan, ... keşide tarihli, Z... seri numaralı, 1.040.000,00-TL bedelli çek, -... bank ... /Kahramanmaraş Şubesine ait, Keşidecisi ...Teks. San. ve Tic.A.Ş, alacaklısı ... Enerji A.Ş olan, ... keşide tarihli, Z......
yer verildiği görülmüştür.Dosyaya sunulu ekspertiz raporundan kazanın yapıldığı yerin ----------- olduğu anlaşılmıştır.Sonuç olarak, davacının haksız tahsil edilen bedele ilişkin istirdat davası açtığı, para alacaklarında davacının yerleşim yerinin yetkili olduğu, davacının da yerleşim yerinin --------- olduğu, istirdat davasına konu trafik kazasının --------- ilinde gerçekleştiği, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7.maddesinde Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceğini hüküm altında aldığı, davacının da davayı ---------- ilinde açtığı hususları hep bir arada değerlendirilerek karşı yetkisizlik kararı vermek gerekmiştir....
Şti tarafından ibraz edildiği hakkında bilgi verilmiş, mahkememizin 17/09/2020 tarihli duruşmasında hazır bulunan davacı vekiline istirdat davası açması için süre verilmiş, davacı vekili tarafından sunulan beyan dilekçesi ile, dava konusu çekle ilgili İstanbul ...ATM'nin ... E. Sayılı dosyasında istirdat davası açtıklarını beyan etmiş olduğu anlaşılmış ve ilgili dosya mahkemeden celp edilmiş ve dosyanın derdest olduğu anlaşılmıştır. T. ...Bankası Gayrettepe şubesinin ... seri numaralı 32.957,44-TL bedelli çek yönünden davacı tarafça hamil aleyhine çek istirdat davası açıldığı anlaşıldığından bu çek yönünden açılan davanın konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. T. ......
Dava konusu çekler ile ilgili banka şube müdürlüklerine yazılan müzekkerelere verilen cevaplarda, söz konusu çeklerin üçüncü kişiler tarafından ibraz edildiğinin bildirilmesi üzerine, davacı tarafa çek hamillerine karşı istirdat davası açmak üzere süre verildiği, ......bank ........ Subesi'ne ait Keşidecisi ......... Ayakkabıcılık Gıda ve Tekstil Ürünleri Paz.İth olan hesap no: ...... çek no: ....... 31.01.2021/ İstanbul vade tarihli 10.000,00 TL bedelli çekin üçüncü kişiler tarafından ilgili banka şubesine ibraz edildiği, ibraz edilen çek ile ilgili davacı tarafa istirdat davası açmak için süre verildiği, verilen süreye rağmen istirdat davası açmadığı anlaşılmıştır. Müdahale talep eden vekili ..... bank ........ Şubesi'ne ait, Keşidecisi ...... Tekstil San. ve Paz....
Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur. Borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin yukarıda yazılı yasa hükmü gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesi gerekir (Çavdar, S.: İtirazın İptali, Borçtan Kurtulma, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Ankara 2007, s. 803). Nitekim aynı ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 18.12.2018 tarihli ve 2017/3-1526 E., 2018/1948 K., sayılı kararında da benimsenmiştir. Somut dava da, istirdat davasına dönüşmüştür. Tüm dosya kapsamı, bilirkişi heyet raporu göz önüne alınarak, davacının davasında haklı olduğu kanaatiyle, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir....
İcra Dairesi'nin 2018/39787 sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığıni, Borçlu Vahit yazıcı'nın takibe itiraz ettiğini, İstanbul 11.İcra Dairesi'nin 2018/39787 sayılı dosyasına 29.11.2018 tarihli feragat dilekçesi gönderildiğini, davacının dosyanın kapandığını bilmesine rağmen kötü niyetli olarak istirdat davası açıtğını, davacının icra takibine her hangi bir ödemesi olmadığını, menfi tesbit ve istirdat talebinde hukuki yararı olmadığını, bildirilerek davanın usulden reddini, aksi kanaatte ise haksız ve dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur. İlk derece mahkemesince," Davanın; takip dosyasından feragat edildiği ve takip dosyasına ödeme yapılmadığından bahisle hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine.." karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; başlangıçta kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davası olarak açılan davaya konu çeklerin dava sırasında, davacı tarafından ödenmesi nedeniyle, menfi tespit olarak ikame edilen davanın, istirdat davası olarak görülmesine ilişkindir....