ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/754 Esas KARAR NO : 2022/915 DAVA : İstirdat DAVA TARİHİ : 04/04/2019 KARAR TARİHİ : 24/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: -----, maaşından kesintiler yapılmak suretiyle icra dosyası tahsil edildiğini, söz konusu kesintilere/ödemelere ilişkin ---yapıldığını, -----icra dosyasından kaynaklı--------- tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte istirdadına, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davalı tarafa yüklenilerek davamızın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
a karşı istirdat davası açmak üzere yedi kesingünlük süre verildiği, davacı vekilinin de istirdat davası açmış olduğu anlaşılmıştır. Dava konusu ........ Bankası A.Ş.-..... Şubesine ait, keşidecisi ......... Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş. Olan, ........ çek numaralı, 31.03.2021 tarihli, 25.000,00TL bedelli çekin hamiline karşı istirdat davası açması için süre verildiği, buna ilişkin tebligatın 06/07/2021 tarihinde yapılmasına rağmen istirdat davası açılmadığı görülmüştür. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu yapılan ........ Şubesine ait, keşidecisi ...... Plastik Ambalaj İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.olan, ...... çek numaralı, 06.03.2021 tarihli, 7.790,00TL bedelli çekle ilgili hamile karşı istirdat davası açıldığından iş bu çek yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ........ Bankası A.Ş.-..... Şubesine ait, keşidecisi ......... Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş....
İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu sebeple mahkememizden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek ilgili icra takip dosyasının icrasının durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir talep ettiği, çeki elinde bulunduran ...'e karşı istirdat davası aşması için 1 haftalık kesin süre verildiği, davacı tarafından İstanbul .... Asliye Ticaret Mahkemesinin .... Esas sayılı dosyası ile istirdat davası açıldığı anlaşılmıştır. Çek iptali davaları, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardan olup, yapılan yargılama sırasında çek hamilinin ortaya çıkması durumunda, çek iptali davasını açan davacıya, mevcut çek hamiline karşı çek istirdadı davası açması konusunda süre verilmeli, istirdat davasının açılması halinde, çek iptali davasının konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına, açılmaması halinde ise çek iptali davasının reddi yönünde hüküm kurulmalıdır....
Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (m.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu hâlde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder (Kuru, Baki: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflâs Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2017, s. 146)....
Dava, davacı tarafından icra takibi nedeniyle borçlu olmadıkları paranın ödenmiş olduğu iddiasıyla açılan istirdat talebine ilişkindir. İstirdat davası, İcra ve İflas Kanununda düzenlenmiş olmasına rağmen, uyuşmazlığı maddi hukuk bakımından sona erdirme amacına yönelik bir davadır. İstirdat davası normal bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödendiği iddia edilen paranın geri verilmesi istenir. İstirdat davasının biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartı vardır. İlk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında ödenmiş olmasıdır. İkinci şart ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehditi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır (İİK.m.72/Vll)....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava konusu hukuki yararının kalmadığı, borcun icra dosyasına ihtirazi kayıt olmadan ödendiği bu durumda menfi tespit davası açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığı, hukuki yararın varlığı dava şartı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin 2014/12431 esas ve 2014/16558 karar sayılı ve 19.11.2014 tarihli bozma ilamı ile “Dava, icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. İcra ve İflâs Kanunu’nun 72,VI hükmüne göre, “Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.” Somut olayda, dava konusu edilen icra takibindeki borç yargılama sırasında ödenmiştir....
Hukuk Dairesinin 2019/4320 E., 2021/3961 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere istirdat davası koşullarının oluştuğu durumlarda davanın sebepsiz zenginleşme davası olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle davalı şirket hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu ve hak düşürücü sürenin geçmiş olması sebebiyle davalı şahıs hakkındaki davanın ise hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
ya güvene binaen 12 numaralı parselinde kantar kurulması konusunda 24.09.2009 tarihinde vekalet verdiğini, vekalette kredi çekme ve ipotek tesisi kurmak yetkilerinin de yer aldığını, davalı yeğeninin, kendisinin okuma yazma bilmemesi ve akıl zayıflığından yararlanarak vekaleti kötüye kullanmak sureti ile kendisi ve şirketi üzerine davalı bankadan kredi çekip bahsi geçen taşınmaz üzerine de ipotek tesis ettirdiğini, daha sonra kuşku duyduğu için yeğenini 01/10/2010 da azlettiğini, halen devam eden kendi hakkındaki vesayet davası da dikkate alınarak, aleyhinde banka tarafından yürütülen takibin iptalini, ipotekten kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ile, ipoteğin yok hükmünde sayılmasını, davalıların %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiş, 22/10/2013 tarihli dilekçesi ile, davaya istirdat davası olarak devam ederek icra dosyasında ödedikleri bedelin ödeme gününden yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün ...... esas sayılı dosyasında; davacı aleyhine takibe dayanak çekler sebebiyle borcunu davalı tarafa daha önce ödemesine rağmen davalının kendisi hakkında tekrar takip başlattığı ve bu icra takibi tehdidi altında borcunu ikinci kez ödediği iddiası ile ödenen fazla bedelin istirdatı için iş bu dava açılmıştır. 2004 Sayılı İİK'nun 72/7 maddesi uyarınca istirdat davasının, ancak aleyhinde takip kesinleşmesi sebebiyle borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında tamamen ödemek zorunda kalan takip borçlusu, ödediği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde, takip alacaklısına karşı ödediği paranın kendisine verilmesini talep ederek açabilir. Ayrıca istirdat davasının koşullarının oluştuğu durumlarda davaların sebepsiz zenginleşme davası olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığı ve davaya istirdat davası olarak bakılması gerektiğinden Mahkememizce davaya istirdat davası olarak bakılmıştır. Somut davamızda davacı tarafından İstanbul .......
İcra Müdürlüğü’nün 2022/16772 sayılı dosyadan yapılan takibin iptalini, davalının taraflarına en az % 20 oranında icra tazminatı ödemesini ve icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesi talep etmiştir. Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap sunmadığı anlaşılmıştır. DELİLLER VE GEREKÇE Dava; kambiyo senetlerinden kaynaklı menfi tespit davası olduğuna ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu "Menfi tesbit ve istirdat davaları: Madde 72 – (Değişik: 18/2/1965-538/43 md.) Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....