Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : 6292 Sayılı Kanunun Ek-4. Maddesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 2/B arazisinin satışı sonucu gerçek kişiler lehine oluşan tapunun iptali ve tescil talebine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 23.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, dava konusu taşınmazda zilyet olarak hak sahibi kendisi olduğu halde 6292 sayılı Yasa gereğince taşınmazın Hazine tarafından davalılara satışı suretiyle oluşturulan tapu kaydının iptali ve adına tescili istemine yönelik olup, davanın ileri sürülüş biçimi itibariyle tapu kaydının yolsuz tescil suretiyle oluştuğu iddiasını içerdiği anlaşılmış olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olmakla beraber daha önce Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığının görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olmakla, görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 13.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 24/02/2009 tarih, 2008/ 9511 - 2009/ 3200 sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak taşınmazın orman sınırları içine alınması yönünde karar verilmesi gerektiği belirtilip karar düzeltilerek onanmıştır. Dava asliye hukuk mahkemesine aktarılmış, mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline, davalı ...’in el atmasının önlenmesine karar verilmiştir. Bu karar Hazine tarafından temyiz edilmiştir. 2012/6292 - 2012/9074 Dava, tapu iptali - tescil ve el atmanın önlenmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 sayılı Yasaya göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu; 23/11/1981 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. madde; 27/02/1989 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır. Yörede genel arazi kadastro işlemi ise 1964 yılında yapılmıştır....
Buna göre, Kanunun 9. maddesi hükümlerinin, ... tarafından, taşınmazın ...B alanında kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davaları bakımından uygulanması söz konusu değildir. Dolayısıyla bu tür davalarda; yargılama sırasında, ... davadan 6292 sayılı Kanun gereğince vazgeçmez veya vazgeçmeyeceğini bildirir ve tapu kütüğündeki ...B belirtmesi de 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca terkin edilmemiş olursa, “Hazinenin davadan 6292 sayılı Kanun gereğince vazgeçmiş sayılmasına” karar verilmesi gerekmektedir. Öte yandan, 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca sonuçlandırılan davalarda, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılması ve taraflar leh ve aleyhine vekâlet ücreti takdir edilmemesi gerekir....
B.Temyiz Sebepleri Davacı ... temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesince hukuki dinlenilme hakkı dikkate alınmadan karar verildiğini, davalı ... adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu, davanın esasına girilmeksizin verilen ret kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, bu gerekçelerle ve re'sen tespit edilecek nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, 6292 ... Kanun uyarınca satışı yapılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, kullanım kadastrosu sonucunda tapuda Hazine adına kayıtlı iken 6292 ... Kanun uyarınca şahsa satışı yapılan taşınmaz hakkında açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davanın dinlenme olanağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ......
Dava 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5831 sayılı yasa ile değişik ek 4.maddesi uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sonucu oluşan Ümraniye Cemil Meriç Mahallesi 114 Ada 5 parselde davacının 1/2 kullanıcı olmasına rağmen davalının kullanıcı olarak yazıldığını tapunun beyanlar hanesine davacı ve davalının 1/2 kullanıcı olarak düzeltilmesini isteği, Davaya konu parselin 6292 sayılı yasa ile satışının yapılmadığı, ancak davacının kadastro tespitinden daha önceki tarihteki zilyetliğine dayanarak bu talepte bulunduğu, Dairemizin görev alanının 6292 sayılı kanuna göre eski tapu sahiplerine tanınan yeni oluşan kaydın yolsuz oluştuğu iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil davaları olduğu, davacı iddialarının buna yönelik olmadığı, Başkanlar Kurulu'nun bu konuda daha önce zilyetliğe dayanan bu tür davalara bakma görevini 6. Hukuk Dairesine verdiği (Başkanlar Kurulu'nun 2018/186- 318- 322 Esas sayılı dosyaları) anlaşıldığından görevsizlik kararı vermek gerekmiştir....
İncelenen dosya kapsamına göre, mahkemece davanın sonuçlandırıldığı 23.11.2012 tarihli celsede, davacı Hazine vekilinin 6292 sayılı Kanun kapsamında davayı takipten vazgeçtiklerini bildiren dilekçe vermesi üzerine; mahkemece vazgeçme nedeniyle davanın usûlden reddine karar verilmiş ise de; 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun”da düzenlenen vazgeçme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi ve devamında düzenlenen teknik anlamda bir "davadan feragat" olmayıp, kanundan kaynaklanan ve davalının rıza ve muvafakatının da aranmadığı, kendine özgü "davanın geri alınması niteliğinde" bir vazgeçme olduğundan, davacının 6292 sayılı Kanun uyarınca davadan vazgeçmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi ve 6292 sayılı Kanun gereğince sonuçlandırılan bu tür davalarda yargılama giderlerinin...
Şöyle ki çekişmeli taşınmaz 2- b kadastrosunda hazine lehine 2- b kapsamına çıkarılmış, kullanım kadastrosu sırasında davalı lehine kullanıcı şerhi verilerek hazine adına tespit görmüş, tespitin kesinleşmesinden sonra davalı yasal süresi içinde idareye müracaat ederek taşınmazı 6292 sayılı yasa uyarınca taşınmazı satın almış, davacı bu satış işleminden sonra tapu iptal tescil isteminde bulunmuştur. Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte, Hazine ile şerh sahiplerine yöneltilerek açılması gerekir. Dava tarihinden önce maliki Hazine tarafından 6292 sayılı yasa uyarınca tapu yoluyla davalıya satıldığı anlaşılan taşınmazda artık 6292 sayılı yasanın uygulanma olasılığı kalmadığından davacının kullanıma dayanarak açtığı davanın artık dinlenme olanağı kalmamıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/19 Esas sırasında devam ettiğini, 4 sayılı parselin binanın bahçesi konumunda olduğunu ve her iki taşınmazın birlikte kullanıldığını, dava konusu taşınmazın Hazine adına tescili sırasında davacının a bulunması nedeni ile kardeşi davalı ...’in tapu siciline yapılan belirtmede kendisini kullanıcı ve muhdesat sahibi olarak gösterdiğini, taşınmazda hiç bir hak ve kullanımı bulunmamasına rağmen davalı ...’in taşınmazı davalı ...’a sattığını ve kişinin taşınmazı 6292 sayılı Kanun kapsamında satın aldığını, yasal süre içerisinde kadastro mahkemesinde dava açılamamış ise de genel hükümlere göre yazılı devir ve kullanım belgeleri, vergi ve diğer resmi kayıtlar, tanık beyanı çerçevesinde taşınmazın sadece davacıya ait olduğunun tespiti ile davalı ... adına kayıtlı tapunun iptali ile davacı adına tesciline, davalı tarafından belediyeye ödenen bedelin davacı tarafından mahkemeye bu davalıya ödenmek üzere depo edilmesine, taşınmazın tescilinin mümkün olmaması halinde...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/1557E, 2012/1143K sayılı ilamı ve yine Sultanbeyli 1....