itiraz etmeyen davacının ihalenin feshi aşamasında ileri sürdüğü sebeplerin dinlenemeyeceği gerekçesi ile şikayetin reddine, feshi istenen ihalelerin toplam ihale bedelinin (1.602.000-TL) % 10'u oranında (160.200-TL) para cezasının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmiştir....
İhalenin feshi istemi bir dava değil şikayet olup, ihalenin feshi yargılamasında paraya çevirme işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığının denetimi yapılmaktadır. Harçlar Kanunu 1 sayılı tarifenin 2/a maddesine göre şikayette maktu harç alınır. Oysa nisbi karar ve ilamın harç konusu parayla ölçülebilen davalar hakkında uygulama alanı bulmaktadır. 7343 sayılı Kanun öncesinde ihalenin feshi isteminde maktu harç geçerli idi. 7343 sayılı kanunla ihalenin feshi isteyecek kişilerin kategorilerine göre maktu veya nisbi harç yatırması gerektiği kabul edilmiştir. Öte yandan bu harcın yarısının peşin yatırılması gerektiği ihalenin feshi kararı verilmesi halinde başkasına yükletilmeksizin taleple birlikte iade edileceği, ancak ihalenin feshi talebinin reddedilmesi halinde talep ileri sürülürken yarısı yatırılan nisbi harcın iade edilmeyeceği gibi kalan kısmında tahsil edileceği ifade edilmiştir....
nun 124/3. maddesi kapsamında; artırmaya iştirak edeceklerinin teminat sunmaları gerektiğinden bu hususun ihalenin feshi nedeni kabul edilemeyeceği, davacıya yapılan satış ilanı tebligatının TK'nun 21/1 maddesine uygun olarak tebliğ edildiği, davacı tarafından belirtilen ihalenin feshi nedenlerinin yerinde görülmediği, resen incelenmesi gerekli ihalenin feshi nedenlerinin de bulunmadığı, davacının aktif husumet ehliyeti bulunup, şikayetin esası incelenerek karar verildiğinden İİK'nun 134/2 maddesi uyarınca %10 para cezasına hükmedilmesinde de bir usulsüzlük bulunmadığı, dosya kapsamı, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1) b) 1) maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2021 NUMARASI : 2018/2123 ESAS 2021/1487 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi (Ortaklığın Giderilmesi Nedeniyle) KARAR : Davacı asil 13/11/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Mahkememizin satış memurluğunun 2012/19 sayılı satış dosyasında Malatya ili Battalgazi ilçesi Saray Mah. 367 ada 11 parseldeki taşınmazın ihale T9 Tic.Ltd.Şti.ne satıldığını, ancak 2012 yılında dava aşamasında ve 2016 yılında satış memurluğu dosyasında alınan kıymet takdirleri ile yetinilerek satış memurluğunda yeniden satışa esas olmak üzere kıymet takdiri yapılmadığını, satış dosyasında kıymet takdiri yapılmaksızın, ortaklığın giderilmesi davası sırasında yapılan kıymet takdiri ile satışa gidilmesinin başlı başına ihalenin feshi nedeni olduğunu, aradan geçen zaman içerisinde taşınmazın değerlendiğini, ihale bedelinin gerçek değerinin çok altında kaldığını belirterek usulsüz olarak yapılan ihalenin feshine, yargılama giderlerinin karşı taraf davalılara yükletilmesine...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin kararıyla; kıymet takdir raporu ile satış ilanının davacı borçluya bizzat tebliğ edildiği, kıymet takdiri raporunun tebliği üzerine İİK. 128/a maddesi gereğince yasal 7 günlük süre içerisinde kıymet takdirine itirazda bulunulmadığı görülmekle ihalenin feshi talebinde değer düşüklüğü iddiasının dinlenmeyeceği, şikayet süresi içerisinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf aşamasında incelenemeyeceği, kamu düzeninden yapılan incelemede herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı, ancak, 30.11.2021 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 7343 sayılı kanunla İcra İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 27. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 134. maddesi değiştirilmiş olup 27. maddenin 5. fıkrasında "ihalenin feshi talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum eder" düzenlemesi gereğince davacı vekilinin verilen karardaki para cezasına ilişkin istinaf talebinin kısmen kabulü ile, davacının...
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, 6183 sayılı Kanun kapsamında yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 11.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammının %50 fazlasıyla birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48. maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir." hükmü yer almaktadır. Yukarıda anılan kanun hükmü gereği ihraç kaydıyla yapılan teslimlerde mükelleflerce tahsil edilemeyen ancak ilgili dönem beyan edilen vergi vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil edilmiştir....
(TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Somut davada, davacı borçlu tarafından fesat iddiasında bulunulmadığı gibi süresi içinde taşınmazın kıymetine yapılan bir itiraz bulunmadığından diğer ileri sürdüğü iddialar nedeniyle ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, "..., İİK m.134/2 gereğince ihalenin feshini satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer, ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin isteyebileceği halde, dava dilekçesinin anlatımından borçlu T1 A.Ş. nin yetkilisinin kendi namına ihalenin feshi isteminde bulunduğu, ancak şirket yetkilisinin icra takibi kapsamında takibin tarafı olmadığından aktif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine, işin esası hakkında bir inceleme yapılmadığından İİK m.134 gereğince para cezası mahkumiyetine yer olmadığına..." dair karar verildiği görülmüştür....
Şikayetçi vekilinin, ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürdüğü sair tüm nedenlerin mahkemece tartışıldığı ve mahkemece bu sebeplere göre ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır....