WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın 5510 sayılı Yasa'nın 4/I-a bendi kapsamındaki sigortalılara ilişkin olduğu, geçiş hükümlerini içeren aynı Yasa'nın Geçici 7. maddesi hükmünde "bu Kanunun yürürlük tarihine kadar 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanun'un geçici 20. maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler" hükmü gözetildiğinde, eldeki somut uyuşmazlığın dayandığı mevzuat hükümleri 506 sayılı Yasa'nın 80. maddesidir. 506 sayılı Yasa'nın 80. maddesi, primlerin zamanında ve düzenli olarak tahsilini sağlamaya yöneliktir....

    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; davanın kısmen kabulü ile 26.431,13 TL'nin 14/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168. maddesinde değişiklik yapan 5904 sayılı Yasanın 35. maddesi6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmünü içermektedir....

      Bu duruma göre davalı idarenin alacaklı biriminin bulunduğu yer Çarşamba'dır. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanun'un uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde 6183 SK'nun 79/4 maddesi gereğince idarenin alacaklı biriminin bulunduğu yer genel mahkemesi yetkili olduğundan (Y. 17.HD'nin 2014/7217- 16410 E ve K sayılı kararı) uyuşmazlığın Çarşamba Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmekte olup yerel mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken davanın esasının incelenmiş olması isabetsiz olup sair yönleri incelenmeksizin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- a (3) maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Tarafların istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK'nun 353/1- a (3) maddesi gereğince ayrı ayrı KABULÜ ile Samsun 1....

      Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21-198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı). 6183 sayılı Kanun ile menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini” düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir....

        Hukuk Dairesinin temel görevi, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 2018/1 sayılı kararında belirtildiği üzere Sosyal Güvenlik Hukuku'ndan kaynaklanan davalarla sınırlıdır. Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Dava, 6183 sayılı Kanun'un 79. maddesine göre menfi tespit istemine ilişkin olup, görevli mahkemenin bozma ilamı ile belirlenmiş olması ve verilen kararın Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla verilmiş olması nedenleri ile 23 Temmuz 2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca temyiz incelenmesi işi; Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve en son iş bölümü kararı gereğince niteliği bakımından Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 17. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 03.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Hukuk Dairesinin temel görevi, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 2018/1 sayılı Kararında belirtildiği üzere “Sosyal Güvenlik Hukuku’ndan kaynaklanan davalarla sınırlıdır. Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Dava, 6183 sayılı Kanun’un 79. maddesine göre menfi tespit istemine ilişkin olup, görevli mahkemenin bozma ilamı ile belirlenmiş olması ve verilen kararın Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla verilmiş olması nedenleri ile 23 Temmuz 2016 tarih ve 29779 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca temyiz incelenmesi işi; Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve en son iş bölümü kararı gereğince niteliği bakımından Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 17. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 05.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu durumda, kanuni temsilcilerin, Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi ve buna bağlı alacakların ödenmesinden 213 sayılı Kanunun 10'uncu maddesi uyarınca, diğer amme alacaklarının ödenmesinden ise 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35 inci maddesine göre sorumlu olacakları sonucuna varılmaktadır. Olayda, davacının yönetim kurulu üyesi olduğu şirketin vergi borçları nedeniyle 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35 inci madde hükmü uyarınca sorumlu tutulamayacağından; anılan maddede dayanılarak düzenlenen ödeme emirlerine karşı açılan davaların reddedildiğinden bahisle borcun karşılayacak tutarda teminat istenilmesine ilişkin olarak tesis edilen işlemde ve işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki mahkeme kararında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüyle, mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü....

              Davanın KABULÜ ile davalı tarafından davacı hakkında 6183 Sayılı Kanunun 79. maddesi gereğince başlatılan 2019090314BeE0000001 takip dosya numaralı takipte davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE, söz konusu takibin İPTALİNE, Davacının tazminat talebinin reddine" şeklinde hükmün kurulduğu anlaşılmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İncesu Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 04/11/2014 NUMARASI : 2014/794-2014/429 Hazine ile H.. C.. ve T.. C.. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair İncesu Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 04.11.2014 gün ve 794/429 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 3402 sayılı Kanunun 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Maddesi delaletiyle 6100 Sayılı HMK'nın 362/1- a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 24/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu