Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Muris ... oğlu ...’e ait bilgi, belge olabileceğinden 924, 939 ve 792 parsel sayılı taşınmazların tüm tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek, murisle ile ilgili araştırma yapılmalıdır. Murisin adres ve kimlik bilgilerinin araştırılmalı, nüfus kayıtlarının Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalıdır. Kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilmeli, hayatta olduklarının anlaşılması halinde yeniden yapılacak keşifte tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır....

    nın çocuğu resmi eşi davalı ... ile olan evliliğindenmiş gibi nüfusa kaydettirdiğini, müvekkilinin bu hususu çok sonra öğrendiğini, küçüğün doğduğundan beri annesi olan müvekkili ile birlikte yaşadığını, nüfus kaydının gerçeğe aykırı olmasının çeşitli sorunlara yol açtığını belirterek küçüğün gerçek annesinin tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. TMK'nın 19/1. maddesinde de "Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." hükmüne yer verilmiştir. Her ne kadar kayıt düzeltilmesi istenen küçük ...'nın güncel MERNİS adresinin “.../...” olduğu gözükse de küçüğün nüfus kaydında Annesi gözüken ... tarafından ......

      Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, yapılan kolluk araştırmasına göre davalıların... ili,... ilçesi, ... köyünde ikamet etmedikleri gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanuna aykırılık suçundan yürütülen soruşturma kapsamında nüfusta 22/02/2013 doğumlu olarak yazılı bulunan ...'un gerçekte 22/02/2011 doğumlu olduğu, bu suretle davalı çocuğun nüfusta kayıtlı bulunan doğum tarihini gerçek durumu yansıtmadığı ve doğum tarihini ay ve günü baki kalmak sureti ile 22/02/2011 olarak düzeltilmesine karar verilmesi talep edildiği, ... Asliye Hukuk Mahkemesince davalılardan ...'...

        Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıtlarında sağ gözüken kişinin ölü olduğu ve ölüm tarihinin tespitine dayalı nüfus kayıt düzeltme istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; ölü olduğunun tespiti istenilen ...'nin 15.08.1959 tarihinde ... ve ...'...

          Hukuk Dairesinin 2015/9442 Esas - 2016/5787 Karar sayılı ilamı) 5490 s. NHK' nun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresindeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. (Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 2015/8070 Esas -2016/5856 Karar sayılı ilamı) Dava nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 5490 s. NHK' nun 36. maddesi hükmüne göre, nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Bu yasa hükmü dikkate alınmadan nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay 18....

          (HUMK.md.190-196) 29.04.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan, yayımı tarihinde yürürlüğe giren 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre; kişilerin yerleşim yeri adreslerinin nüfus aile kütüklerinde bulunması zorunludur.(5490 s.K.7/9) Bu kanuna dayanılarak çıkartılan ve 15.08.2007 tarihinde yürürlüğe konulan Adres Kayıt Sistemi yönetmeliğine (15.12.2006 tarih, 26377 sayılı Resmi Gazete) göre, yerleşim yeri adreslerinin tutulmasında kişinin yazılı beyanı esas alınır. (5490 s.K.50/1 ve yönetmelik md.13/1) Adres beyan formundaki bildirimler aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir....

            Aile Mahkemesinin 11.01.2022 tarih 2022/4 Esas 2022/19 Karar sayılı kararı ile; Somut olayda dava, T1, Ekrem ve T5 çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin Miyeser, gerçek babasının T4 olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemlerine ilişkin olduğu, anne ile çocuk arasında soybağı doğum ile kurulacağından ve T1 gerçek annesinin Miyeser olup, T5 olmadığı ile gerçek babasının da T3 olmayıp, T4 olduğuna ilişkin talep bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olduğundan, sözkonusu talepler bakımından dava 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır....

            Mahkemece davacının annesi nüfusa kaydedilmeksizin vefat ettiğinden ve ölü kişinin nüfusa kaydının yapılamayacağından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36.maddesinin 1/a bendinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Dava dilekçesinden davanın nüfus kaydının düzeltilmesi ist... ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadılar. Mahkemece, davacıların anneleri olduğunu iddia ettikleri ...'nin ana adı, baba adı, doğum ve ölüm tarihleri tespit edilip, ...'...

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/179 Esas sayılı dava dosyasında verilen yetkiye istinaden muris Yağşak kızı ...'a ait mirasçılık belgesinin verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, talep eden vekili temyiz etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. 501. maddesine göre ise, mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası devlete geçer. TMK'nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır....

                Dava, nüfus kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı iddiasına dayalı 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesi kapsamında nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106.maddesinde, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının veya yokluğunun tespit davası yolu ile mahkemeden istenebileceği, Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesinin 2. fıkrasında ise, nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durumun her türlü kayıtla ispat edileceği, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesinin 1/c bendine göre ise tespit davalarının, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil edeceği hükmünü içermektedir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu