Türk Medeni Kanununun 30. maddesinin 2. fıkrasında "nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durum her türlü kayıtla ispat edilir." 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin (c) fıkrasında, "tespit davaları, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil eder." hükmünü getirdiğinden; mahkemece açılan tespit davası yönünden hukuku etkilenecek kişiler davaya dahil edilerek gerekli kanıtlar toplanıp oluşacak sonuca göre işin esası hakkında bir karar verilmesi yerine uygun bulunmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda istek niteliği itibarıyla bir nesep davası olmayıp, yanlış ve yanıltıcı beyanla nüfus kütüğüne hatalı yazılan ana adının eş söyleyişle nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/09/2016 gününde oy birliği ile karar verildi....
nın aynı kişi olduğunun tespiti ile davacının babası ...'ın, ... ile...'in kardeşi olarak... hanesine tescili istenmiş; mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar reddedilen kısım yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 04.06.1958 ve 15/6 Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara ve ileri sürülen olayları hukuken nitelemek ve uygulanacak Kanun hükümlerini tesbit etmek ve uygulamak görevi hakime aittir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıt düzeltme istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesine (ad ve soyadı değişikliği davaları dahil) ilişkin davalarda nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur....
ın aynı kişi oldukları ileri sürülerek tespit talebiyle açıldığı, ne var ki ... ili,... ilçesi,... Mahallesi, 12 cilt, 43 hanede nüfusa kayıtlı ...'e ait nüfus kaydında çoklu vatandaşlığa ilişkin bir bilgi bulunmadığı, dava dilekçesi ekinde ... Cumhuriyeti kayıtlarının ve tercümelerinin ibraz edildiğinin anlaşıldığı, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun (5490 sayılı Kanun) 35 inci maddesinin birinci fıkrasında kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemeyeceğini ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamayacağını, ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilebileceğinin belirtildiğini, somut olay yukarıda açıklanan kanun hükümleri ve ilkeler doğrultusunda değerlendirildiğinde, ... ili,... ilçesi,... Mahallesi, 12 cilt, 43 hane, 12 birey sıra no'da nüfusa kayıtlı ... ile ... Cumhuriyeti kayıtlarındaki...'...
Ancak 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri yasasının 36. Maddesine göre, hukuku etkilenen ilgililer nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltim ve tespit davası açmak hak ve yetkisine sahiptirler. Bir kimsenin ölmesi nedeniyle kaydı kapalı hale geleceğinden ve kapalı kayıtlarda işlem yapılamayacağından ölmüş kişinin nüfus kaydının düzeltilmesi mümkün değil ise de, hukuki yarar var ise bu tip kapalı kayıtlarla ilgili tespit kararı verilmesi olanaklıdır. Yargıtayın yerleşik uygulaması da bu yönde olup,"çoğun içinde az da vardır" ilkesi çerçevesinde kayıt düzeltim isteminin tespit talebini de içerdiği açıktır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.11.2023 Tarihli ve 2023/747 Esas, 2023/606 Karar Sayılı Kararı Nüfus kayıtlarına ilişkin davaların düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı, davacının yerleşim yerinin Ankara ili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. B. Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.12.2023 Tarihli ve 2023/582 Esas, 2023/574 Karar Sayılı Kararı Ölü olduğunun tespiti istenen kişinin ... olduğu, ...'ın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmadığı, nüfusa kayıtlı olduğu yerin ise Niğde ili Niğde Merkez ilçesi ... olduğu, halde kesin yetkili mahkemenin Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun (5490 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının a bendi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamında nüfus kayıt (doğum tarihi düzeltimi) düzeltme istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde ilgililerin nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme ve tespit davası açma hak ve yetkisine sahip oldukları hükmü mevcuttur. Bu tür davalarda basit yargılama usulü uygulanmakta olup, mahkemelerce resen (doğrudan) araştırma esastır. Mahkeme yaşı düzeltilmesi istenenin talebi ile bağlı değildir. Mahkeme'nin, kamu düzenine ilişkin bulunan resmi sicilleri (nüfus kayıtlarını) doğru oluşturmak mecburiyeti vardır. Bunun için mahkemece yaş düzeltilmesi talep edilmesi halinde re'sen araştırma yapılması gereklidir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 31.01.2023 Tarihli ve 2023/147 Esas, 2023/250 Karar Sayılı Kararı Talebin davacı ...'nin nüfus kayıtlarında tashih istemini içerdiği ve dava neticesinde davacının nüfus kaydının değişme durumunun bulunduğu, iş bu davada kesin yetki kuralının bulunduğu ve nüfus kaydında değişim olma ihtimali bulunan davacının yerleşim yerindeki mahkemenin kesin yetkili bulunduğu, sistem üzerinden yapılan kontrolde davacının yerleşim yerinin Muratpaşa/Antalya olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. B. Antalya 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.06.2023 Tarihli ve 2023/135 Esas, 2023/231 Karar Sayılı Kararı Nüfus kaydı düzeltilmesi istenilen ...'ın yerleşim yeri adresinin Kızıltepe/Mardin olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun (5490 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının a bendi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. B....
nın çocuğu resmi eşi davalı ... ile olan evliliğindenmiş gibi nüfusa kaydettirdiğini, müvekkilinin bu hususu çok sonra öğrendiğini, küçüğün doğduğundan beri annesi olan müvekkili ile birlikte yaşadığını, nüfus kaydının gerçeğe aykırı olmasının çeşitli sorunlara yol açtığını belirterek küçüğün gerçek annesinin tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. TMK'nın 19/1. maddesinde de "Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." hükmüne yer verilmiştir. Her ne kadar kayıt düzeltilmesi istenen küçük ...'nın güncel MERNİS adresinin “.../...” olduğu gözükse de küçüğün nüfus kaydında Annesi gözüken ... tarafından ......
ın 10/04/2000 olan doğum tarihinin ay ve gün değişmeksizin doğum yılının 1997 olarak değiştirilmesini talep etmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmış olup, yine Türk Medenî Kanununun 19/1. maddesi uyarınca da; “Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir." hükmüne yer verilmiştir. Uyuşmazlık konusu davada kesin yetki kuralı bulunmayıp, taraflar yetki itirazında da bulunmamıştır. Yaşının düzeltilmesi istenen ...'ın nüfus kayıtlarının incelenmesinde ikamet adresinin “"... Mah. 202 Sk. No:.. İç Kapı No:.. Merkez ...” olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın 5490 sayılı Kanunun 36/1-a maddesi uyarınca ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....