ün mahkemece tespit edilen nüfus aile kütüğünde yazılı yerleşim yeri adresine "5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 7/g-50/1 ve Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliğinin 13/1. maddeleri ve 7201 Sayılı Tebligat Yasasının 21. maddesinde 6099 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik gözönünde bulundurularak" gerekçeli karar ile davacı vekilinin temyiz dilekçesi tebliğ edilip temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde, yukarıda açıklanan ilkeler karşısında dava, nüfus kayıtlarında düzeltim yapılması davasından ibarettir. Bu nedenle uyuşmazlığın, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1-a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 28/09/2015 gününde oy birliği ile karar verildi....
Hakim çekişmesiz yargıda re'sen araştırma ilkesi uyarınca, davanın ispatı için gerekli bütün delillere başvurabilir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 29. maddesinde bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren tarafın iddiasını ispat etmek zorunda olduğu, 30. maddesinde ise doğum ve ölümün öncelikle nüfus sicilindeki kayıtlarla, nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa her türlü delille kanıtlanabileceği belirtilmiştir. Somut olayda, UYAP üzerinden yapılan incelemede dava konusu 134 ve 541 parsel sayılı taşınmazların 13.06.2016 tarihinde 3402 sayılı Kanunun 22/a maddesi gereğince yenilemeye tabi tutulduğu, güncel tapu kayıtlarının dosya arasında olmadığı görülmektedir. Ayrıca, davanın 18.12.2012 tarihinde açıldığı, mahkemenin 2012/142 Esas sayılı dosyası ile birleştirildiği, ancak temyize esas hükmün 2015/109 Esas sayılı dosya üzerinden verildiği anlaşılmaktadır....
T2 veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır." Dava, usulsüz tescile dayalı, gerçek durumu göstermeyen nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğundan, görevli mahkeme 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince aile mahkemesi değil, 5490 sayılı Yasanın 36.maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesidir. (Yargıtay 18. HD 2015/22682 E 2016/4420 K) 5490 sayılı Yasanın 36. maddesi kapsamında açılmış nüfus kayıtlarının düzeltilmesi kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan bu davaya bakma görevinin Zonguldak 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Zonguldak 3....
İlçesi, Ahmetadil Mahallesi 2031 parsel sayılı taşınmazın hissedarlarından ... oğlu ...’in mirasçılarının tespit edilmediğini belirterek TMK 594. maddesine göre Maliye Hazinesi’nin mirasçılığına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, TMK 594. maddesi gereğince yapılan tüm inceleme ve araştırma neticesinde taşınmazın mirasçısı olduğu, ekilip biçildiği tespit edildiğinden davanın reddine karar vermiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 598. maddesine göre, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. 501. maddesine göre ise, mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası devlete geçer. TMK'nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır....
Kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilememesi halinde taşınmazlar üzerinde keşif yapılmak suretiyle taşınmazların evveliyatını, kullanımını vs. bilen, görgüye ya da duyuma dayalı bilgisine başvurulabilecek köyün yaşlı kişilerinin tespiti sağlanıp tanık olarak dinlenilmeli, taşınmazları kullanan kişiler varsa kimliği açık bir şekilde belirlenerek, taşınmazların maliki muris Hacı Ahmet ile aralarında irs bağının bulunup bulunmadığı kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespit edilmeli, murisin adres ve kimlik bilgileri araştırılmalı, nüfus kayıtları Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalıdır....
Muris ... oğlu ...’e ait bilgi, belge olabileceğinden 918 parsel sayılı taşınmazın tüm tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek, murisle ile ilgili araştırma yapılmalıdır. Murisin adres ve kimlik bilgilerinin araştırılmalı, nüfus kayıtlarının Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalıdır. Kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilmeli, hayatta olduklarının anlaşılması halinde taşınmaz başında keşif yapılmasına karar verilerek, tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır....
Muris... kızı ...’a ait bilgi, belge olabileceğinden 437 parsel sayılı taşınmazın tüm tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek, murisle ile ilgili araştırma yapılmalıdır. Murisin adres ve kimlik bilgileri araştırılmalı, nüfus kayıtlarının Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalıdır. Kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilmeli, hayatta olduklarının anlaşılması halinde taşınmaz başında keşif yapılmasına karar verilerek, tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır....
Muris ...’e ait bilgi, belge olabileceğinden 518 parsel sayılı taşınmazın tüm tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek, murisle ile ilgili araştırma yapılmalıdır. Murisin adres ve kimlik bilgileri araştırılmalı, nüfus kayıtlarının Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalıdır. Kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilmeli, hayatta olduklarının anlaşılması halinde taşınmaz başında keşif yapılmasına karar verilerek, tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır....
Muris ... oğlu ...’a ait bilgi, belge olabileceğinden 714 parsel sayılı taşınmazın tüm tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri ilgili tapu müdürlüğünden getirtilerek, murisle ile ilgili araştırma yapılmalıdır. Murisin adres ve kimlik bilgilerinin araştırılmalı, nüfus kayıtlarının Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalıdır. Kadastro tespiti esnasında bilirkişi ve muhtar olarak görev yapan kişilerin hayatta olup olmadıkları ilgili kolluk kuvveti aracılığıyla tespit edilmeli, hayatta olduklarının anlaşılması halinde tanık olarak beyanlarına başvurulmalıdır....