Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya muhtevasından; 26.05.2014 tarihinde mahallinde yapılan keşif neticesinde düzenlenen 03.06.2014 tarihli fen bilirkişi raporunda, davaya konu taşınmazın bulunduğu ...Köyü'nde 766 sayılı tapulama kanunu hükümlerine göre 1966 yılında yapılan tapulama çalışmalarında davaya konu taşınmazın orman, taşlık, çalılık olduğu gerekçesiyle tapulama harici bırakıldığı, 5831 sayılı Yasa'nın 9.maddesi ile 3402 sayılı Yasa'nın geçici 8.maddesi hükümleri ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 2009/7 sayılı genelgesinin 2.maddesi uyarınca davaya konu taşınmazın kapsadığı alanın yeniden kadastro çalışmalarına tabi tutulduğu ve taşınmazın 2415 ve 2416 sayılı parsel numaralarını aldığının bildirildiği, davaya konu 2415 ve 2416 parsel sayılı taşınmazlara ait kadastro tutanakları ve tapu kayıtlarının incelenmesinde ise, 2416 parsel sayılı taşınmazın 20.02.2013 tarihinde senetsizden ... adına tespit edilerek itiraz edilmeksizin 06.06.2013 tarihinde tapuya tescil edildiği, 2415 parsel sayılı taşınmazın da...

    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 20/05/2011 tarihinde ilân edilen 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması, 1958 tarihinde kesinleşmiş genel arazi kadastrosu ile 21.11.2011 - 21.12.2011 tarihleri arasında ilân edilen 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesine göre yapılan düzeltme çalışmaları, 23.03.2013 tarihinde kesinleşmiş 6831 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastro çalışmaları vardır....

      Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davacının adına yazılmadığını iddia ettiği taşınmazın 5831 sayılı Kanunla 3402 sayılı Kanuna eklenen ek madde 4'e göre kadastro çalışması kapsamına alınmayan yerlerden olduğu (A) harfi ile gösterilen 135.60 m2'lik kısmın ağaçlık olduğu ağaçlık alanda fiili kullanımın olmadığı, (B) harfi ile gösterilen 75.22 m2'lik alan ise orman sınırları içerisinde kaldığı gerekçesi ile bilirkişbariyle ağaçlık olduğunun bildirildiği (B) harfi ile gösterilen yerin orman sınırları içersinde kaldığı bildirildiğinden davanın reddine, ... Belediye Başkanlığının pasif husumet ehliyeti olmadığından, husumet nedeni ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, güncelleme çalışmalarına itiraz niteliğindedir....

        8. Hukuk Dairesi         2021/12268 E.  ,  2022/6739 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kadastro (Tespite İtiraza İlişkin) Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı ... İdaresi ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... İdaresi, ... ilçesi ... Mahallesi 13435 ada 1 parsel (eski 1112 parsel) sayılı taşınmaz kesinleşen orman sınırları içerisinde kaldığı halde, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22-a maddesi çalışmalarında taşınmazın davalı ... tespit edildiğini, yapılan çalışmanın hatalı olduğunu ileri sürerek, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22-amaddesi uyarınca yapılan çalışmaların iptali ile taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle Kadastro Mahkemesinde dava açmıştır....

          Davacı vekili; dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi doğrultusunda kadastro çalışmaları yapıldığını ve dava konusu 159 ada 107 parsel sayılı taşınmazın senetsizden davalı adına tespit edildiğini, 3402 sayılı Kanun gereğince süresinde kadastro müdürlüğünce yapılan askı ilanına itiraz ettiklerini, dava konusu taşınmazın Hazine adına tespit görmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın evveliyatı itibariyle orman olması, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediğinden, tespitin iptal edilerek taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir....

            Zira, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun hiçbir maddesinde, askı ilanı süresinde Kadastro Mahkemesinde dava açabilmek için önceden itiraz etmiş olma şartı aranmamıştır. Müşahhas olayda tutanak 12.10.1955 tarihinde tanzim edilmiş, tutanağa Müho, Hüseyin ve Mehmet B.'nin yaptığı itiraz 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun geçici 5. maddesi gereğince incelenip, tutanak ve komisyon kararı 07.06.2005 tarihi ile 07.07.2005 tarihleri arasında askıya çıkarılmış, tutanağa itiraz etmeyen Hazine, 21.06.2005 tarihinde ve askı ilan süresi içerisinde dava açmıştır. Mahkemece 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun geçici 5. maddesi gereğince yapılan ilanın itiraz edenlere tebliğ hükmünde olduğu ve itiraz etmeyenlere dava açma hakkı vermeyeceği gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Yukarıda etraflıca yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, mahkemenin bu kabul şekli kanun koyucunun amacına ve 3402 sayılı Yasa'nın amir hükümlerine aykırı bulunmaktadır....

              Mahallesinde 2010 yılında yapılan 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek- 4. madde uyarınca yapılan kullanım kadastro sırasında dava konusu olan ve dosya arasındaki bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 275,11 m² yüzölçümündeki taşınmazı ilgilendirir aplikasyon ve düzeltme işlemine ilişkin belgelerin onaylı örneği ile dava konusu taşınmazı gösterir aplikasyon ve düzeltme haritasının (paftasının) orijinal renkli onaylı örneğinin, getirtilerek bu dosya arasına konulması, 3) Bir ve iki numaralı bentte yazılı belgeler eksiksiz bir şekilde getirtildikten sonra, dava dosyasının, hükme esas alınan raporu düzenleyen harita ve orman mühendisi bilirkişilerine verilerek; kesinleşmiş orman kadastroları, 2/B madde ve 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan aplikasyon haritaları ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 5 ya da 6 orman tahdit...

                İncelenen dosya kapsamına, kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkında tutanağın beyanlar hanesinde yer alan ya da alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde, askı ilânından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır. Kadastro mahkemelerinde kullanım kadastro çalışmalarına ilişkin ihtilaflarda mülkiyete ilişkin iddialar dinlenemez. ..... ...... tahdit haritası içinde kalan yerlerden olup 2/B madde uygulamasına konu edilen ve 3402 sayılı Kanunun (5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen) Ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosu sırasında taşınmaz hakkında tespit tutanağı düzenlenmesi halinde anılan işlemin iptali istemiyle açılacak dava, mülkiyet değişikliği istemine yönelik olduğundan genel hukuk mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılmalıdır....

                  Dava konusu Antalya İli Korkuteli İlçesi Varsak Yaylası mahallesi 166 ada 207 parsel sayılı taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kanun Geçici 8. madde uyarınca yapılan Kadastro tespiti gibi kargir ev ve tarla niteliği ile Ramazan oğlu T5 (TC:) adına Tapuya Kayıt ve Tesciline karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 20 yıllık süre şartı davacı adına gerçekleşmediği halde mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, raporda belirtilen imar ihyanın gerçekleştiğine ilişkin kanaatin taşınmazın fiili durumu ile uyumlu olmadığını, davalının malik sıfatıyla zilyetlik durumunun söz konusu olmadığını belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava , 3402 sayılı Kanunun Geçici 8. Maddesine dayalı kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir....

                  Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 5. maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu