Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kadastro Kanunu kapsamında ... kadastrosu ve 2/B maddesi uygulama çalışmaları yapılmış olup, 12.06.2014 tarihinde ilân edilen kadastro çalışmalarına davacılar tarafından süresi içinde dava açılmış olması sebebi ile kesinleşmemiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, taşınmazın ... niteliğini yitirmesi nedeni ile ... sınırları dışına çıkarma yetkisinin ... kadastro komisyonunda olduğu, 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması ile ... sınırları dışına çıkarma işleminin Hazine adına yapıldığı ve gerçek kişilerin bu yolda idareyi zorlayıcı şekilde dava açmakta aktif dava ehliyeti bulunmadığı belirlenerek bu taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, mahkemece, davacı gerçek kişinin davasının reddi yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Dava, kadastro tespitine itiraz davasıdır. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu 1950 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılarak kesinleşmiş daha sonra 1980 yılında 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanunla değişik 2. madde çalışmaları yapılarak kesinleşmiş, 2013 yılında 3402 sayılı Kanunun geçici 8. maddesine göre yapılan arazi kadastrosu sırasında dava konusu taşınmaz çalılık vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş, süresinde dava açılması sebebiyle kadastro kesinleşmemiştir....

      Ancak; 3402 sayılı Yasanın (5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen) ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro çalışmalarına itiraz davalarında Hazine yasal hasım olduğu halde, Hazineye yargılama giderleri ve vekalet ücreti yükletilmesi, ayrıca davalı “Mahmut” olduğu halde, kararda “Mustafa” olarak isminin yazılması, kadastro hakimi düzenli sicil oluşturmakla yükümlü olduğundan dava konusu taşınmazlar hakkında sicil oluşturulmaması doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

        Dava, askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1953 yılında 5602 sayılı Kanun uyarınca tapulama çalışmaları yapılmıştır. Bu çalışmalarda taşınmaz ... olduğu gerekçesiyle tespit harici bırakılmıştır. 2011 yılında ise 6831 sayılı Kanun uyarınca ... kadastrosu ve 2/B çalışmalarına başlanmış ve çalışmalar 18/07/2013 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir. Bu çalışmalarda taşınmaz ... sınırları dışında bırakılmıştır. 2014 yılında ise 3402 sayılı Kanunun Geçici 8. maddesi gereğince arazi kadastrosu yapılmış olup 31/12/2014-29/01/2015 tarihleri arasında ilan edilmiştir....

          Çekişmeli taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesbit tutanağı düzenlenmiş, itiraz edilmediğinden kesinleşerek tapuya kaydedilmiştir. 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesi; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan ... hatalar ilgilinin müracatı veya kadastro müdürlüğünce resen düzeltilir.” şeklindedir. Kadastro Müdürlüğünün yaptığı işlem yasanın 41.maddesinde anılan işlemlerden değildir. 122 ada 112 sayılı orman parselinin komşu ... Köyü sınırları içinde kalan bölümü 3402 Sayılı Yasanın 4 ve 12/3. maddeleri gözönünde bulundurulmadan iptal edilmiştir. Tesbit tutanaklarına karşı yasanın 11/1.maddesi hükmüne göre ilan süresi içinde kadastro mahkemelerinde, bu tarihten sonrada 10 yıllık hak düşürücü süre içinde genel mahkemelerde dava açılabilir. Yasanın 12/3.maddesi gereğince, "......

            Somut olaya gelince; Dairemizin geri çevirmesi üzerine mahkemece yapılan araştırma sonucu dosya arasına alınan 29.01.2016 tarihli ....Kadastro Müdürlüğü yazısında; dava konusu taşınmazın kadastro çalışma alanında kaldığı, bu çalışma alanında müdürlükleri tarafından tamamlama kadastro çalışmalarına 16.12.2013 tarihinde başlanıldığı, 14.03.2014 ile 14.04.2014 tarihleri arasında askı ilanı ile tamamlandığı, dava konusu taşınmazın 130 ada 61 parsel numarası ile sınırlandırılmasının yapıldığı ve davalı olarak 31.01.2014 tarihinde kadastro tutanağı tanzim edildiği, tanzim edilen kadastro tutanağının aslı ve eklerinin ise ... Kadastro Mahkemesinin 2014/38 Esas sayılı dosyasına gönderildiği bildirilmiştir. Yani karar tarihi olan 14.03.2013 tarihinden sonra 16.12.2013 tarihinde kadastro çalışmalarına başlanılmıştır. O halde; dava konusu taşınmaz hakkında 3402 sayılı Yasa'nın 30. maddesi hükmünün uygulanacağı kuşkusuzdur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki 3402 sayılı Kanuna, 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen Ek-4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastro tesbitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 21/01/2014 gün ve 2013/8829 - 2014/918 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı Orman Yönetimi vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme incelemesi yapılabilmesi için; 1) Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Hekimbaşı mahallesinde 3116, 1744 ve 3302 sayılı kanunlara göre yapılan orman tahditlerine ve 2/B madde çalışmalarına ilişkin (tüm tahditlerin) işe başlama, işi bitirme, çalışma tutanakları ile askı ilan tutanaklarının ve hangi orman tahdidine ait olduğu belirtilecek şekilde orman tahdit haritaları ile aplikasyon ve 2/B madde haritalarının orjinalinden çekilmiş renkli fotokopi...

                Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-5. maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış,orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

                  Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-5. maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

                    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir. Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 1973 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 5. maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu