Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu çeklerle ilgili olarak, Mahkememizce; 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK.nun 662.md. uyarınca ödeme yasağı kararı verilmiş, anılan yasanın 764 ve devam maddeleri gözetilerek 3 ay önelli ve birer hafta arayla 3 ilan Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yaptırılmış, usulüne uygun olarak yapılan yasal ilanlara üçüncü şahıs ... AŞ tarafından müdahillik talebinde bulunulmuş, dava konusu çeklerin ... AŞ'nin alacağından dolayı ...İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasına konu edildiğini ve çek aslının icra takip dosyasında bulunduğunu beyan ettiği görülmüş, bunun üzerine davacı vekiline ihtaratlı davetiye gönderilerek ......

    müvekkiline iade edildiğine dair herhangi bir belge sunulmadığı gibi mahkemece verilen usulüne uygun kesin süreye rağmen istirdat davası da açılmadığından bu çek bakımından açılan davanın reddine, karar verilmiştir....

      Esas numaralı dosyası ile istihkak davası açıldığını, yapılan yargılama neticesinde müvekkili şirket ile dava dışı borçlu şirket arasında herhangi bir organik bağ olmadığının mahcuz malların müvekkili şirkete ait olduğunun tespit edildiğini, ancak verilen kararda müvekkili şirket tarafından zorlan ödenmek zorunda kalınan bedelin iadesi hakkında bir değerlendirme yapılmayarak istemlerinin reddine karar verildiğini, taraflarınca işbu kararın istinaf edilmesi neticesinde, istinaf taleplerinin ödenen bedellerin iadesinin ancak genel Hukuk Mahkemelerinde istirdat davası açılarak geri istenebileceği gerekçesiyle reddedildiğini, akabinde Asliye Hukuk Mahkemesi'nde istirdat davası açıldığını, görevsizlik kararı verildiğini, görevli Ticaret Mahkemesi'nce dava şartı arabuluculuk sürecinin dava açıldıktan sonra başlatılmış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddedildiğini, müvekkilinin davaya konu parayı icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığını, somut olayda 23/12/2016 tarihinde...

        Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./15.md.) yüzde yirmisinden aşağı olamaz. Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir. Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir....

          Maddesi gereğince menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, bu nedenle davacının, çek vermek suretiyle ödediği 351.392,42 USD dışındaki miktar yönünden açılan menfi tespit davasının hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine ve davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı tarafından haciz baskısı altında verilen çekin, yargılama sırasında ödendiği, bu nedenle mahkemece bu miktar yönünden davaya istirdat davası olarak devam edilmesinin yerinde olduğu, davacı tarafından 1.haciz ihbarnamesine karşı icra müdürlüğüne sunulan yazılı beyanda, takip borçlularından sadece ... Gayrimenkul Turizm Ticaret A.Ş (Yeni Ünvanı ......

            Maddesi gereğince menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, bu nedenle davacının, çek vermek suretiyle ödediği 351.392,42 USD dışındaki miktar yönünden açılan menfi tespit davasının hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine ve davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı tarafından haciz baskısı altında verilen çekin, yargılama sırasında ödendiği, bu nedenle mahkemece bu miktar yönünden davaya istirdat davası olarak devam edilmesinin yerinde olduğu, davacı tarafından 1.haciz ihbarnamesine karşı icra müdürlüğüne sunulan yazılı beyanda, takip borçlularından sadece ... Gayrimenkul Turizm Ticaret A.Ş (Yeni Ünvanı ......

              Buna göre menfi tespit davasının devamı sırasında borcun herhangi bir nedenle ödendiği iddiası üzerine mahkemece bu iddia araştırılıp ödemenin kanıtlanması halinde talep olmasa dahi dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinden açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir. Hâl böyle olmasına rağmen davacı yargılama devam ederken ödeme yaptığını ileri sürerek yetkili hamil ... Hidrolik Mak. San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine istirdat davası açmıştır....

                Asliye Ticaret Mahkemesinin ödeme yasağı kararı nedeiniyle çek hakkında işlem yapılmadığını, müvekkil firmaya iade edildiğini, müvekkili firmanın iyi niyetli meşru hamil olarak edinme şeklinin arz edildiğini, huzurdaki davada ispat yükünün davacıya ait olduğunu, çekin müvekkili firmaya tesliminin 28/09/2021 tarihi olduğunu, ödeme yasağı kararının ise 03/12/2021 tarihi olduğunu, müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, çek keşidecisinin ve lehtar firmanın aynı ortaklar tarafından temsil edildiğini, bu durumun dahi tek başına huzurdaki çek iptaline bağlı açılan istirdat davasının reddi için ayrı bir sebip oluşturduğunu belirterek davacının haksız ve kötü niyetli olarak açılan istirdat davasının reddine, davacının %20'den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, çek bedelinin iyi niyetli üçüncü şahıs müvekkil firmaya ödenmesi ve iyi niyetli müvekkil firma açısından hak kaybına sebebiyet vermemesi amacıyla TTK 757/2 md gereği muhatap bankaya talimat verilerek tayin edilecek yere müvekkil elinde...

                  Maddesi gereğince kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf sebepleriyle bağlı olarak yapılan inceleme sonunda; Taraflar arasındaki uyuşmazlık; yapıldığı iddia edilen fazla ödemenin hukuki nitelemesinin istirdat davası mı yoksa sebepsiz zenginleşme davası konusu mu olduğu, buradan varılacak sonuca göre davanın süresinde açılıp açılmadığına ilişkindir. Yerel mahkeme yapıldığı iddia edilen fazla ödemenin istirdat davası konusu olabileceğini, bu durumda da hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın usulden reddine karar vermiştir. İstirdat ve sebepsiz zenginleşme arasında farklar vardır. İstirdat davası, borç olmayan bir şeyin icra takibi sonucunda ödenmesi durumunda, ödenen paranın geri alınması için açılan bir davadır. Sebepsiz zenginleşme davası ise, haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının mal varlığından veya emeğinden zenginleşen kişiye karşı bu zenginleşmenin geri verilmesi için açılan bir davadır. Sebepsiz zenginleşmede, iradi olarak bir ödeme söz konusudur....

                  Şahıs olduğunu ve haciz tehdidi altında kalarak ödeme yaptığını beyan ettiğini, davanın İİK 72 madde de yer alan istirdat davası olarak görülmesi gerektiğini, istirdat davası borcun tamamının ödendiği tarihten itibaren ya da son ödeme tarihinden itibaren 1 yıllık süre içinde açılması gerektiğini, davacı tarafından 08/07/2019 tarihinde ödeme yapıldığını, fakat davayı açmak için ise 05/08/2021 tarihinde arabulucuya başvurduğunu, sebepsiz zenginleşme davasının kabulü için borçlunun kendisini borçlu zannederek ödeme yapması gerektiğini, her ne kadar somut olayın özelliğine göre huzurdaki davanın istirdat davası olarak görülmesi gerekse de iş bu davanın TBK 77....

                    UYAP Entegrasyonu