Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Menfi tespit davalarının ticari bir dava olduğu için TTK’nun 5/A maddesi kapsamına alınması ve böyle bir davayı açmak isteyen kişinin önce arabulucuya başvurmaya zorlanması, kanuna aykırı olduğu gibi sayısız hukuki sakıncalara da neden olacaktır. Bu itibarla kanun hükmünde öngörülen açık ifadelere rağmen dava şartı arabuluculuğun uygulama alanının genişletilmesi doğru değildir. HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir....

Menfi tespit davalarının ticari bir dava olduğu için TTK’nun 5/A maddesi kapsamına alınması ve böyle bir davayı açmak isteyen kişinin önce arabulucuya başvurmaya zorlanması, kanuna aykırı olduğu gibi sayısız hukuki sakıncalara da neden olacaktır. Bu itibarla kanun hükmünde öngörülen açık ifadelere rağmen dava şartı arabuluculuğun uygulama alanının genişletilmesi doğru değildir. HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir....

tespit konusunda davalı ile yapılan arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını, müvekkili tarafindan söz konusu haksız takip nedeni ile Konya ....

    Davacı tarafından davalıya yönelik açılan manevi tazminat talepli davanın kısmen kabulü ile, 20.000,00- TL'nin dava tarihinden tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde belirtilen gerekçeler ile DAVACI TARAFINDAN DAVALIYA YÖNELİK AÇILAN MADDİ TALEPLİ DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE 274.884,89- TL'nın 1.000,00- TL'na dava tarihinden, 273.884,89- TL'na ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, DAVACI TARAFINDAN DAVALIYA YÖNELİK AÇILAN MANEVİ TALEPLİ DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE 20.000,00- TL'nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiştir....

    HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere; DAVACI TARAFINDAN AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile, 1-Davacı şirkete ait; Beyoğlu .... Noterliğince düzenlenen; 30/12/2015 tarihli, ... yevmiye numaralı yevmiye defteri, 30/12/2015 tarihli, ... yevmiye numaralı envanter defteri, 30/12/2015 tarihli, ... yevmiye numaralı kebir defteri, Bakırköy .... Noterliğince düzenlenen; 25/12/2017 tarihli, ... yevmiye numaralı yevmiye defteri, 25/12/2017 tarihli, ... yevmiye numaralı kebir defteri, 25/12/2017 tarihli, ... yevmiye numaralı envanter defteri, Kadıköy .......

      Somut olayda davacı yan taraflar arasındaki yukarıda belirtilen akdi ilişkiler yönünden kısmi dava niteliğinde menfi tespit davası açılmış ise de, ilk derece mahkemesince de belirtildiği üzere; dava dilekçesinde davalı tarafın davacıdan talep ettiği alacak tutarı ve davalının da ileri sürülen alacağın hangi kısmı hakkında menfi tespit talebinde bulunduğunun belli olmadığı, bunun yanında davalı tarafça talep edilen alacak tutarının belli olmadığının açıklanması karşısında menfi tespit davasında taraflar arasındaki alacak tutarı konusunda olumlu tespit hükmü kurulamayacağı gözetilerek davacının menfi tespit davası açmakta dava yoluyla korunması gerekli güncel bir hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği gibi hukuki yararın hem davanın açılışı sırasında olması hem de davanın devamı süresince bulunması gerekli olduğundan, davalı tarafça sonradan davacı hakkında takip başlatılmasının hukuki yarara ilişkin...

        Somut olayda davacı yan taraflar arasındaki yukarıda belirtilen akdi ilişkiler yönünden kısmi dava niteliğinde menfi tespit davası açılmış ise de, ilk derece mahkemesince de belirtildiği üzere; dava dilekçesinde davalı tarafın davacıdan talep ettiği alacak tutarı ve davalının da ileri sürülen alacağın hangi kısmı hakkında menfi tespit talebinde bulunduğunun belli olmadığı, bunun yanında davalı tarafça talep edilen alacak tutarının belli olmadığının açıklanması karşısında menfi tespit davasında taraflar arasındaki alacak tutarı konusunda olumlu tespit hükmü kurulamayacağı gözetilerek davacının menfi tespit davası açmakta dava yoluyla korunması gerekli güncel bir hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği gibi hukuki yararın hem davanın açılışı sırasında olması hem de davanın devamı süresince bulunması gerekli olduğundan, davalı tarafça sonradan davacı hakkında takip başlatılmasının hukuki yarara ilişkin...

        Somut olayda davacı yan taraflar arasındaki yukarıda belirtilen akdi ilişkiler yönünden kısmi dava niteliğinde menfi tespit davası açılmış ise de, ilk derece mahkemesince de belirtildiği üzere; dava dilekçesinde davalı tarafın davacıdan talep ettiği alacak tutarı ve davalının da ileri sürülen alacağın hangi kısmı hakkında menfi tespit talebinde bulunduğunun belli olmadığı, bunun yanında davalı tarafça talep edilen alacak tutarının belli olmadığının açıklanması karşısında menfi tespit davasında taraflar arasındaki alacak tutarı konusunda olumlu tespit hükmü kurulamayacağı gözetilerek davacının menfi tespit davası açmakta dava yoluyla korunması gerekli güncel bir hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği gibi hukuki yararın hem davanın açılışı sırasında olması hem de davanın devamı süresince bulunması gerekli olduğundan, davalı tarafça sonradan davacı hakkında takip başlatılmasının hukuki yarara ilişkin...

        HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 02/11/2021 DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ: 31/01/2022 İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi. Başkanın inceleme değerlendirildi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA A-)Açılan dava ve iddia : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle "...Müvekkili şirket ile dava dışı ... Şti arasında gerçekleşen ticari ilişkiden kaynaklı olarak müvekkili şirket tarafından Türkiye Halk Bankası A.Ş. ...Şubesinin 200.000,00.-TL bedelli 31.08.2021 keşide tarihli ve ... seri numaralı çekin keşide edilerek ... Şirketine teslim edildiğini, söz konusu çekin ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR TARİHİ :26.5.2009 ÜÇÜNCÜ ŞAHIS : Uyuşmazlık, davacı ... tarafından kira sözleşmesinin süresinin bitmesi sebebiyle 2886 Sayılı Yasanın 75.maddesi gereğince sözleşmenin fesih edildiğini davalının kiralananı tahliye etmeyerek fuzuli işgalci konumuna düştüğü belirtilerek ecrimisilin alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Bu durumda hükmün temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamında kaldığından dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 6.7.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu