Mahkemece, davacı 3.kişinin BK’nun 231.maddesi gereğince dava konusu malların mülkiyetini ihale yolu ile kazanmış olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı ve müdahil hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki,3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkin Mahkemece verilen 30.09.2009 tarihli karar, davalı alacaklı vekilince süresinde temyiz edilmiş olup, bilahare anlaşmaları üzerine davalı vekilinin vekaletnamesindeki yetkisine binaen temyiz talebinden feragat etmiş bulunduğundan, davalı alacaklı vekilinin vaki temyiz talebinin feragat nedeniyle, feri müdahil Hazinenin lehine davaya katıldığı davacı 3.kişi kararı temyiz etmediğinden anılan tarafın temyiz hakkı bulunmadığından temyiz dilekçelerinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 4.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı alacaklı, haksız açılan davanın reddini savunmuştur, Davalı borçlu duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, haciz adresinin alacaklı tarafından gösterildiği ve önceki hacizlerle ilgili dava kabul edildiğinden bahisle davanın kabulüne ve davacı lehine %15 tazminata karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık üçüncü kişinin İİK.nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. 1.Dava konusu taşınır mallar, 16.06.2005 tarihinde ... Caddesi No:12 adresinde, borçlunun takip ve dosya içeriğinden öncesinde borçlu şirketlerin faaliyette bulunduğu sabit olan adreste haczedilmiştir. İİK.97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla davalı alacaklı yararınadır. Bu yasal karine aksinin davacı üçüncü kişi tarafından güçlü ve inandırıcı delillerle ispatı gerekmektedir....
Mahkemece, dava konusu aracın 25.06.2008 tarihinde noterde düzenlenen sözleşme ile satın alındıktan sonra 22.08.2008 tarihinde trafik kaydına haciz konulduğundan bahisle davanın kabulüne ve davalı alacaklının istihkak istemine rağmen haczi kaldırmadığından davacı 3.kişi yararına kötü niyet tazminatına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. İstihkak davasının kabulü üzerine davacı yararına tazminata hükmedilebilmesi için İ.İ.K.'nun 97/15. maddesi uyarınca alacaklının kötü niyetinin gerçekleşmesi gerekir. Alacaklının 3.kişinin istihkak iddiasına karşı çıkması kötü niyetli bir davranış olarak nitelendirilemez. Somut olayda alacaklının kötü niyeti kanıtlanmadığından tazminatla sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırıdır....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve borcun doğumundan sonra borçluya ait malların 26.04.2011 tarihinde 3.kişiye satılarak aynı gün yeniden borçluya kiraya verilmesi yaşam deneyemlerine aykırı olduğu gibi yapılan işlem danışıklı işyeri devri niteliğinde olduğundan alacaklıların haklarını etkilemeyeceğine göre davacı 3.kişinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı alacaklı ..... Şti vekilinin temyizine gelince: İstihkak davaları Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 11.maddesi 4.fıkrası son cümlesi gereğince nisbi vekalet ücretine tabi davalardan olup takip konusu alacak miktarı ile haczedilen malın değerinden hangisi az ise o değer üzerinden nispi vekilet ücretine hükmedilir....
İflas Kanunu'nun 97. maddesi gereğince borçlunun ...... şahıs lehine ileri sürdüğü istihkak iddiası yerinde görüldüğünden; haczedilen mahcuz mallar yönünden takibin talikine, ...... kişinin İİK 97/6. madde uyarınca 7 gün içinde dava açabileceğine ilişkin karar verilmiş, hüküm ...... kişi tarafından temyiz edilmiştir. Talep; 3. kişinin istihkak iddiası üzerine takibin taliki veya devamı hakkında karar verilmesi isteğine ilişkindir. 3. kişinin İİK’nin 96. vd. maddeleri uyarınca mülkiyet hakkına dayalı olarak ileri sürdüğü istihkak iddiasına, alacaklı tarafın itiraz etmesi üzerine takibi yapan ...... Müdürlüğünce ...... dosyası takibin devamı veya ertelenmesi konusunda karar verilebilmesi için hemen bağlı bulunduğu ...... Mahkemesine gönderilir. ...... Mahkemesince, dosyadaki mevcut duruma göre ...... Müdürlüğünün İİK'nin 97. maddesi uyarınca, ......ün işletilmesi talebinin reddi ile, İİK'nin 99. maddesine göre işlem yapılması gerektiğinden bahisle dosyayı .........
Mahkemece, davacının işyerinde haciz yapıldığı ve haciz tarihinde Kastamonu’daki işyerinde olduğunu belirttiğinden hacizden aynı gün haberdar olduğunun anlaşıldığı, davanın İİK’nun 96/3. maddesindeki 7 günlük süreden sonra açıldığından bahisle davanın reddine karar vermiş hüküm davacı 3.kişi vekili arafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haciz 12.05.2010 tarihinde, davacı 3.kişinin yokluğunda borçlu huzurunda yapılmış, borçlu davacı lehine istihkak iddiasında bulunmamıştır. İİK’nun 96/1 maddesine göre davacı 3.kişi haczi öğrenmeden itibaren 7 gün içerisinde icra müdürlüğüne istihkak iddiasında bulunabileceği gibi 97/9.maddesi uyarınca doğrudan icra mahkemesinde dava açabilir. Hacizden sonraki 7.günün sonu 19.05.2010 tarihi Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak resmi tatildir. Dava tatili takip eden iş günü 20.05.2010 tarihinde açılmıştır....
Dava,İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. Kural olarak, 3.kişinin istihkak iddiasına itiraz etmeyen borçlunun istihkak dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmesi gerekmez. Çünkü, istihkak davasında asıl çekişme 3.kişi ile takip alacaklısı arasındadır.Davanın borçluya yöneltilmesi için borçlunun istihkak iddiasına karşı çıkarak haczedilen mal, hak veya alacağın kendisine ait olduğunu ileri sürerek çekişme yaratmış olması gerekir. Ancak, dava konusu haciz sırasında hazır bulunmayan ve haciz tutanağı da kendisine tebliğ olunmadığından haciz işlemine karşı çıkıp çıkmadığı anlaşılmayan borçluya da davanın yöneltilmesi gerektiği Yargıtay uygulamasında kabul edilmektedir. Somut olayda, takip alacağının borçlusu ve dava konusu aracın satışı yapan ......
Mahkemece, dava konusu haczin, borçlu ve davacının birlikte oturduğu evde yapıldığından İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu yararına olduğu, yasal karine aksinin davacı tarafından kesin ve güçlü delillerle kanatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İ.İ.K'nun 96. ve onu izleyen maddelerine dayalı 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir. Davaya konu hacizli eşyalar karı-koca olan davacı 3.kişi ile borçlunun birlikte oturdukları evde haczedildiğinden, İ.İ.K.'nun 97/a maddesi hükmünde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu, dolayısıyla davalı alacaklı yararınadır. Bu yasal karinenin aksi davacı 3.kişi tarafından her türlü delil ile kanıtlanması olanaklıdır. Davacı 3.kişinin, dava konusu ev eşyalarının daha önceki 25.03.2003 tarihli hacizden sonra hacizde tesbit edilen bedeli ödeyerek üzerindeki haczi kaldırmış olması, bu malların mülkiyetinin davacıya geçmesi sonucunu doğurmaz....
Mahkemece, davacının aracı satın aldığı saatte trafik kaydında haciz şerhi bulunmadığından 2918 sayılı yasaya uygun olarak yapılan noterde düzenlenen satış sözleşmesi ile davacının aracın mülkiyetini kazandığından bahisle istihkak davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu ...plaka sayılı aracın icra müdürlüğünün haciz yazısının trafik kaydına 14.10.2009 tarihinde saat 14.15 de işlendiği satışın ise aynı gün saat 13.30 da yapıldığı görülmektedir. Haciz tarihi ile aynı gün yapılan satışlarda alıcı üçüncü kişinin iyi niyetinden söz edilemez. Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşü de bu doğrultudadır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davacı 3.kişinin davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Mahkemece, davacının aracı satın aldığı saatte trafik kaydında haciz şerhi bulunmadığından 2918 sayılı yasaya uygun olarak yapılan noterde düzenlenen satış sözleşmesi ile davacının aracın mülkiyetini kazandığından bahisle istihkak davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu ... plaka sayılı aracın icra müdürlüğünün haciz yazısının trafik kaydına 14.10.2009 tarihinde saat 14.15 de işlendiği satışın ise aynı gün saat 13.30 da yapıldığı görülmektedir. Haciz tarihi ile aynı gün yapılan satışlarda alıcı üçüncü kişinin iyi niyetinden söz edilemez. Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşü de bu doğrultudadır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davacı 3.kişinin davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....