Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Davacı 3.kişi, Konya 12.İcra Müdürlüğünün 2010/3955 sayılı takip ve Antalya 6.İcra Müdürlüğünün 2011/3481 sayılı Talimat dosyasından yapılan 01.11.2011 tarihli haciz ile ilgili olarak istihkak davası açmıştır. Mahkeme ise, bu davanın konusu olmayan Antalya 10.İcra Müdürlüğünün 2010/8037 sayılı takip dosyası üzerinden inceleme ve değerlendirme yapılarak karar vermiştir. Yapılacak iş, dava konusu takip ve talimat dosyalarının asılları veya eksiksiz onaylı örnekleri getirtilerek bu dosyalar esas alınmak sureti ile yargılama ve değerlendirme yapılarak karar verilmesinden ibarettir . Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan dava konusu olayın takip dosyası üzerinden değerlendirme yapılarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Maddesine göre yapılmasına ve istihkak davası açması için alacaklı vekiline süre verilmesine karar verildiğini, borçlu ve 3.kişi T3 arasındaki devrin muvazaalı olduğunu, devralanın 2 yıl süreyle devredenin borcundan sorumlu olduğunu belirterek haczin İİK'nun 96 ve 97 maddelerine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Borçlu T4 ve 3.kişi T3'nun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya katılmadıkları görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: 02/11/2020 tarihli hacizde, haciz mahallinde hazır bulunan ve haciz sırasında haciz mahalline gelen Hatice Can Kara ve Ayhan Demiroğlu tarafından işyerinin T3 ait olduğunun beyan edildiği, Hatice Can Kara ve Ayhan Demiroğlu'nun 3. Kişi T3 yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olduğuna dair dosya kapsamında bir vekaletname veya yetki belgesinin bulunmadığı, 3. Kişi T3 tarafından da hacizden itibaren İİK.nun 96/3....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı alacaklı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu haciz, yargılama sırasında takip konusu alacağın 07.06.2012 tarihinde tahsili sonucunda kalkmış olduğundan konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, delillerin toplanmasından sonra haciz kalktığından takip konusu alacak miktarı üzerinden davacı 3.kişi lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davanın esastan reddi ile fazla vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Takip hukukuna dayalı istihkak davalarının dinlenebilmesi için genel dava koşullarının yanı sıra özel bir dava ön koşulu olarak geçerli bir haczin varlığı gerekmektedir. Geçerli bir haczin bulunması dava şartı olup, Mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir. Somut olayda, Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, dava konusu mallar 09.09.2010 tarihinde davacı 3.kişinin muhasebe müdürünün huzurunda haczedilmiş, muhasebe müdürü 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmuş, alacaklı da istihkak iddiasına itiraz etmiştir. ... İcra Müdürlüğü'nce İİK.nun 97/1.maddesindeki prosedür işletilmiş, istihkak iddiası konusunda bir karar verilmek üzere dosya İcra Mahkemesine gönderilmiş ve ... İcra Mahkemesi'nce takibin devamına ilişkin olarak verilen 11.01.2011 tarihli karar 3.kişiye 15.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1.Takip hukukuna dayalı istihkak davalarının dinlenebilmesi için genel dava koşullarının yanı sıra özel bir dava ön koşulu olarak geçerli bir haczin varlığı gerekmektedir. Geçerli bir haczin varlığı için öncelikle takip borçlusu hakkındaki takibin kesinleşmesi gerekmektedir. Borçluya gönderilen ödeme erminine karşı 7 gün içerisinde itiraz edilmez ise takip kesinleşir. (İİK’nun 60,61) Alacaklı esi için gerekli olan geçerli bir haczin varlığı koşulu davanın her aşamasında dikkate alınması gerekmektedir....
Direnme niteliğindeki ikinci karar ise HGK’ca daire görüşü doğrultusunda bozulduktan sonra ,mülkiyet karinesinin aksinin davacı tarafından ispatlanmadığından ve davalı ...’ın Husumet ehliyeti olmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı 3.kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Davacı 09.10.2008 tarihli oturuma mazeretsiz olarak katılmadığı için dosya HUMK’un 409/1 maddesi gereğince işlemden kaldırılmış ve dava 07.11.2008 tarihinde davalı ... dışındaki davalılar yönünden yenilenmiştir....
Mahkemece, mülkiyet karinesinin borçlu yararına olduğu, davacının malı ne suretle iktisap ettiği ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuki ve fiili nedenleri göstermek ve ispatlamakla yükümlü olduğu, karine aksini ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nin 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu 28.07.2010 tarihli haciz borçlu işyerinde yapılmıştır. İİK'nin 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır. Yasal karine aksinin davacı 3.kişi tarafından hertürlü delil ile ispatlanması olanaklıdır. Davacı 3.kişi, hacizli makineleri Ankara 11.İcra Müdürlüğünün 2007/9886 sayılı takip dosyasndan yapılan ihalede 25.09.2008 tarihinde satın aldığını ve borçludan olan diğer alacaklllarının tahsilini sağlamak için 07.11.2008 tarihinde borçluya kiraya verildiğini belirtmiştir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre; borçlu ile davacı 3. kişi arasındaki 12.05.2008 satış sözleşmesinin mal kaçırma amacıyla yapıldığı biçerdöverin 3. kişiye teslim edilmediği ve borçlunun uhdesinde hacz edildiği satış bedelinin sözleşmede yer almadığı aracın borçluya ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişi tarafından İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış istihkak iddiasına ilişkindir. Borçlu davada taraf gösterilmemiştir....
Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96.vd. maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. İcra Mahkemesince haciz 3.kişi ...'ın huzurunda yapılmış olmasına karşın istihkak davasının haciz tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre geçtdikten sonra açılmış olduğu gerekçesiyle süre yönünden reddine karar verilmiştir. 13.10.2011 tarihinde yapılan taşınır mal haciz sırasında hazır bulunan davacı 3.kişi, haczedilen malların borçluya ait olmadığını beyan etmek suretiyle istihkak iddiasında bulunmuştur. Yasal süresi içinde yapılan bu istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilmiştir. Alacaklı istihkak iddasına karşı çıktığından icra müdürlüğünce İİK.nun 97.maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Bu prosedür işletilmediği sürece 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedelinin alacaklıya ödrenmesine kadar açabilir....
Mahkemece, davacının dava konusu aracın trafik kaydı üzerine konulan hacizden önce satın alındığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı ve davacı 3.kişi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1.Taraflar arasındaki, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkin Mahkemece verilen 19,06.2009tarihli karar, davalı alacaklı vekilince süresinde temyiz edilmiş olup, bilahare davalı banka vekili temyiz talebinden feragat etmiş bulunduğundan, davalı alacaklı vekilinin vaki temyiz talebinin feragat nedeniyle REDDİNE, 2010/7153 2010/11037 2.Yerel Mahkeme, davacı 3.kişinin temyiz isteminin kanuni süre geçtikten sonra yapılması nedeniyle reddine karar vermiştir. Davacı bu kararı dahi temyiz etmiştir. O halde, bu yön üzerinde özellikle durulmalıdır....