İkinci haciz ihbarnamesine de süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde ---------sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Somut olayda, davalı ---- dava dışı --------- aleyhine kredi alacağından kaynaklı------- yönünden ilamsız takip başlatıldığı ve takip borçlusu ----- kardeşi 3. kişi olan davacı -------- davalı alacaklının talebiyle İİK'nın 89. maddesine dayalı 3 adet ihbarname gönderildiği ve ----- itiraz edildiği anlaşılmıştır....
Somut olayda, taraflar arasındaki dava, İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesine dayanılarak açılmış menfi tespit davası olup, davacının alacak borç ilişkisinin doğrudan tarafı olmadığı, bu nedenle, İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir kararı verilemeyeceği, İİK'nun 89.maddesinde düzenlenen özel hüküm gereğince 3.haciz ihbarnamesinin alındığı tarihten itibaren süresi içerinde menfi tespit davası açılması halinde, buna dair belgenin 20 gün içerisinde icra müdürlüğüne teslim edilmesi halinde cebri icra işlemlerinin dava sonuna kadar duracağı, davacı tarafından, haciz ihbarnamesinin alınmasından itibaren 20 gün içerisinde davanın açıldığına dair belgenin icra müdürlüğüne sunulmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği anlaşılmıştır....
Somut olayda, taraflar arasındaki dava, İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesine dayanılarak açılmış menfi tespit davası olup, davacının alacak borç ilişkisinin doğrudan tarafı olmadığı, bu nedenle, İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir kararı verilemeyeceği, İİK'nun 89.maddesinde düzenlenen özel hüküm gereğince 3.haciz ihbarnamesinin alındığı tarihten itibaren süresi içerinde menfi tespit davası açılması halinde, buna dair belgenin 20 gün içerisinde icra müdürlüğüne teslim edilmesi halinde cebri icra işlemlerinin dava sonuna kadar duracağı, davacı tarafından, haciz ihbarnamesinin alınmasından itibaren 20 gün içerisinde davanın açıldığına dair belgenin icra müdürlüğüne sunulmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği anlaşılmıştır....
Somut olayda, taraflar arasındaki dava, İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesine dayanılarak açılmış menfi tespit davası olup, davacının alacak borç ilişkisinin doğrudan tarafı olmadığı, bu nedenle, İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir kararı verilemeyeceği, İİK'nun 89.maddesinde düzenlenen özel hüküm gereğince 3.haciz ihbarnamesinin alındığı tarihten itibaren süresi içerinde menfi tespit davası açılması halinde, buna dair belgenin 20 gün içerisinde icra müdürlüğüne teslim edilmesi halinde cebri icra işlemlerinin dava sonuna kadar duracağı, davacı tarafından, haciz ihbarnamesinin alınmasından itibaren 20 gün içerisinde davanın açıldığına dair belgenin icra müdürlüğüne sunulmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği anlaşılmıştır....
Mahkemece 15/09/2021 tarihli ara karar ile ; işbu dava icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası olup; İİK 72/3 maddesi: "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan deliller doğrultusunda davacının takibe konu bonoyu bononun lehdarı ....ün hile ile imzalattığı, davalının iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davasıdır. İİK'nun 72/son maddesi uyarınca menfi tespit ve istirdat davaları davalının ikametgahı veya icra takibinin başlatıldığı yer mahkemesinde açılabilir. Davalının ikametgahı Konya olduğu gibi icra takibi de Konya'da yapıldığına göre anılan yasa hükmü uyarınca yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken bu yön üzerinde durulmadan işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İş bu dava icra takibinden önce imza sahteliğine dayalı açılan menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi, kendisine karşı adi senede dayanarak dava açılmasını bekleyebilir ve bu davada, senet altındaki imzayı inkar etmekle yetinebilir. Bununla birlikte bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi (borçlu), bu adi senede dayanarak dava açılmasını beklemeden imzanın kendisine ait olmadığının ya da senedin sahte olduğunun tespiti için ayrı bir sahtelik davası da açabilir (HMUK m.314, HMK m.208/3)....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; İş bu dava icra takibinden önce imza sahteliğine dayalı açılan menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi, kendisine karşı adi senede dayanarak dava açılmasını bekleyebilir ve bu davada, senet altındaki imzayı inkar etmekle yetinebilir. Bununla birlikte bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi (borçlu), bu adi senede dayanarak dava açılmasını beklemeden imzanın kendisine ait olmadığının ya da senedin sahte olduğunun tespiti için ayrı bir sahtelik davası da açabilir (HMUK m.314, HMK m.208/3)....
Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Başka bir anlatımla; kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). 15....
Bu bildirimi alan üçüncü şahıs icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. ..." düzenlemesine yer verilmiştir. Eldeki dava İİK 89. maddesine göre açılan menfi tespit davasıdır. İcra takibinde 3. Kişi durumda olan davacı şirketin açtığı menfi tespit davasında, davacı ile davalı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmamaktadır. Uyuşmazlık takip hukukundan kaynaklanmakta olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yargıtay ... Hukuk Dairesinin .../... esas .../... karar ve yine ... Hukuk Dairesinin ../ ... .../... karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere İİK 89....