"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3 kişi vekili, Kartal 5.İcra Müdürlüğünün 2005/37 sayılı takip dosyasından davacıya ait işyerindeki malların haczedildiğini belirterek İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili ise aynı hacizle ilgili olarak İİK'nun 99.maddesine gereğince 3.kişinin istihkak iddiasının reddini talep etmiştir. Mahkemece, davalar birliştirilmiş ve 3.kişinin açtığı davanın reddine alacaklının açtığı davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı alacaklı vekili, borçlu ve 3. kişinin yakın akraba olup muvazaalı hareket ettiklerini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davacı 3. kişinin haciz mahallinde hazır olduğu ve istihkak iddiasında bulunduğu, dava tarihinin ise 26/08/2013 olup, davacının istihkak davasını yedi günlük süre içinde açmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karar davacı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Dava konusu haciz işlemi, İİK'nun 97. maddesine göre yapılmıştır. Haczin İİK'nun 97. maddeye göre yapılması halinde, istihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü'nce İİK'nun 97/1. maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından, 3. kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir....
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve İİK'nun 97/a maddesi belirtilen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile alacaklı yararına olduğu 3.kişinin karine aksini ispatı yönünde bir mülkiyet belgesi sunmamış bulnmasına göre davacı 3.kişi vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Dava sıfat okluğundan red edildiğine göre, karar tarihinde yürürlükte olan AvuKatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7.maddesi 2.fıkrası gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Hukuk Dairesinin 12.05.2017 tarihli 2017/697 Esas ve 2017/858 Karar sayılı kararı ile haciz mahallinde hazır bulunan kişinin davacı şirket adına istihkak iddia etmeye yetkili olmadığı ve menkullerin bir kısmının muhafaza edilmesi nedeniyle üçüncü kişi yetkililerinin haczi aynı gün öğrenmiş olduklarının kabulü ile yedi günlük hak düşürücü süre içinde üçüncü kişi şirket yetkilileri tarafından yapılmış istihkak iddiası olmadığından, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerekirken esastan reddinin doğru olmadığı ve usulden reddi gereken davada maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş,istinaf kararı davacı üçüncü kişi vekili ve davalı alacaklı vekili tarafından bu kez temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, Konya 6.İcra Müdürlüğünün 2009/5462 sayılı takip dosyasından yapılan 14.07.2011 tarihli hacizde, davacı 3.kişinin boşandığı eşinin borcundan dolayı davacıya ait ev eşyalarının ve kasada bulunan nakit paranın haczedildiğini, İİK'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, boşanmanın tkip ve hacizlerden sonra danışıklı olduğunu ve haciz sırasında borçlunun hazır bulunduğunu, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır....
Davalı alacaklı vekili, borçlunun haciz adresindeki işyerini 17.11.2009 tarihinde kapanış gösterdiğini, 3.kişinin 13.11.2009 tarihinde aynı işyerinde açıldığını, buna göre 13.11.2009-17.11.2009 tarihlerinde birlikte faaliyet gösterdiklerini, borçluya banka ihtaratının 13.11.2009 tarihinde haciz adresinde tebliğ edildiğini, ticaret sicil kayıtlarına göre davacı 3.kişinin haciz adresinde hiçbir zaman faaliyet göstermediğini ve haksız açılan davanın reddini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, dava konusu haczin borçlunun ticaret sicil kayıtlarında gösterilen adresinde gerçekleştiğini, davacının ticari defter kapanış tastiklerinin yapılmadığı, usule uygun tutulmayan defterlerin lehe delil teşkil etmeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
Mahkemece, noter onaylı kira sözleşmesi ile davacının işyerini kiraladığı, sunulan faturaların istihkak iddiasını destekler nitelikte olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili ve davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1.Davacı 3.kişinin 04.07.2007 tarihli temyiz dilekçesi, süresinde temyiz esas defterine kaydedilmediği gibi temyiz harcıda yatırılmamış olduğundan, usule uygun bulunmayan davacı 3.kişinin temyiz dilekçesinin İİK”nun 365.maddesi son fıkrası gereğince reddi gerekmiştir. 2.Dava konusu taşınır mallar, 27.07..2004 tarihinde, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği, 22.04.2004 tarihli borçluya ait fiyat listesinin bulunduğu ve borçlu şirket unvanının yazılı olduğu adreste haczedilmiştir. İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır....
Mahkemece, davacının hacizden önce aracı noterden satın almış olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili ve avukatlık ücreti taktirinde hata yapıldığı gerekçesiyle davacı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava 3.kişinin İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı alacaklı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı vekili, 08.12.2014 tarihinde haczedilen mallarla ilgili olarak davalı 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu, davalı 3. kişinin istihkak iddiasının hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü ile 3. kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesinin talep ve dava etmiştir. Davalı 3. kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK'nin 99. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir....
Davalı alacaklı vekili, davanın süresinde açılmadığını ve aracı adına tescil ettirmeyen davacının kusurlu olduğundan haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının aracı hacizden önce satın aldığından bahisle davanın kabulüne ve noterde düzenlenen sözleşme ile aracı satın alan davacının istihkak iddiasını kötü niyetle itiraz ettiğinden bahisle alacaklı aleyhine hacizli malın değeri üzerinden tazminata karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan 3.kişinin istihkak iddiasına ilişkindir. 1.Dava konusu aracın trafik kaydına haciz 20.11.2008 tarihinde konulmuş olmasına karşın davacı 3.kişi istihkak iddiasını 08.02.2010 tarihinde icra müdürlüğüne bildirmiş ve davasını 08.03.2010 tarihinde açmıştır. Alacaklı haciz tarihinden itibaren bir yıl içinde satış talebinde bulunmamıştır....