Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ödenmesiyle, menfi tespit davasının kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğini, bu durumda mevcut davaya istirdat davası olarak kaldığı yerden devam edilmesi gerektiğini beyan ederek, Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının hamili olduğu dava konusu çeklerin yapılan ilana rağmen çekin 3 aylık süre zarfında mahkememize ibraz edilmediği, ilgili bankalarca bildirilen ibraz bildirilmesine karşın istirdat davası açılan çekler yönünden karar verilmesine yer olmadığına; süresinde istirdat davası açılmayan çekler yönünden istemin reddine; bankaya ve mahkememize ibraz edilmeyen çekler yönünden zayi nedeniyle ayrı ayrı iptallerine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı tarafın davasının KISMEN KABULÜNE, a)İstirdat davası açılan çekler; ... A.Ş. ... Şubesine ait ... çek numaralı, 30.09.2019 vadeli 25.000,00 TL bedelli, ... Bankası A.Ş. ... Şubeline ait ... çek numaralı, 30.06.2019 vadeli 14.325,00 TL bedelli, ... ... Şubesine ait ... çek numaralı, 30.06.2019 vadeli 15.480,00 TL bedelli, ... Bankası A.Ş. ......

      E sayılı dosyasında alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını beyan etmiş olmakla davacı vekiline ihtarlı davetiye çıkartılarak TTK'nun 763. maddesi uyarınca istirdat davası açması için süre verilmiş olup, davacı vekiline verilen kesin süre içerisinde istirdat davası açtığına dair bilgi ve belgeleri sunmamış olmakla açılan davanın reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: AÇILAN DAVANIN REDDİNE, 1-Alınması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 3-Dosyaya için yatırılan teminatın dosya kesinleştikten 1 ay sonra talep halinde iadesine, Dair, davacı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle karar verildi 08/12/2022 Başkan ......

        GEREKÇE: Dava, istirdat davasıdır. Davacı taraf, davalının icra takibini birden fazla kez takipsiz bıraktığını ve alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek ödemek durumunda kaldıkları tutarın istirdadını istemiştir. Davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur. Davaya konu icra dosyasının incelenmesinde, davalının davacı ve dava dışı şahıs aleyhine çeke dayalı olarak takip başlattığı, davacının da İstanbul 36.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/117 esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığı, yargılama sonunda davanın reddine karar verildiği ve kararın da Yargıtay'ca onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere istirdat davası borçlu olunmayan bir şeyin icra tehdidi altında ödenmesi nedeniyle açılan bir davadır. Buna göre istirdat davasının açılabilmesi için öncelikli olarak borçlu olunmayan bir tutarın ödenmesi gerekir. Oysa davacı tarafın borçlu olmadığı iddiasıyla açtığı dava reddedilmiştir....

          Dava konusu çekin ibraz edilmiş olması nedeniyle davacı vekiline 14/12/2021 tarihli ara karar ile çek hamiline karşı istirdat davası açmak üzere 1 haftalık kesin süre verildiği, ancak verilen süre içerisinde istirdat davası açmadıkları görülmüştür. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; zayi nedeniyle iptaline karar verilmesi istenen dava konusu çekin ilgili bankaya ibraz edildiği, davacı tarafın çeki ibraz eden son hamile karşı istirdat davası açmaması üzerine açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği (Yargıtay 11.HD 2015/11662 Esas, 2016/8538 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere) kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Yerleşik içtihatlar gereğince 6102 sayılı TTK’nın 758 ve 763.m. gereğince isteme konu çek hamiline karşı istirdat davası açmak üzere davacı vekiline usulüne uygun kesin süre verilmiştir. Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkin olup, bu davalar, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardandır. Yapılan yargılama sırasında çek hamilinin ortaya çıkması durumunda, çek iptali davasını açan davacıya, mevcut çek hamiline karşı çek istirdadı davası açması konusunda süre verilmeli, istirdat davasının açılması halinde, çek iptali davasının konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığı, istirdat davası açılmaması halinde ise çek iptali davasının reddi yönünde hüküm kurulmalıdır. Davacı vekilince verilen süre içerisinde çek istirdatı davası açıldığı ve açılan davanın İstanbul 19....

              Anılan bu düzenlemelere göre hak düşürücü süreler dahil bahsi geçen süreler yaklaşık 3 ay 2 gün boyunca durmuştur. Somut olayda icra borcuna ilişkin son ödeme 01/07/2019 tarihinde yapılmış ve istirdat davası ise 30/09/2020 tarihinde açılmıştır. Dava açılmasına ilişkin hak düşürücü süre işlemeye başladıktan sonra 7226 sayılı kanunun geçici 1. Maddesi uyarınca 13/03/2020 - 15/06/2020 tarihleri arasında hak düşürücü süre durmuş olduğundan istirdat davası süresinde açılmış bulunmaktadır. Hal böyleyken mahkemece davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiş olması isabetli olmamıştır." Somut olayın incelenmesinde, dosyanı görevsizlik kararıyla Mahkememize geldiği, iş bu davaya konu Bakırköy .......

                Davalı vekili, istinaf sebebi olarak; bu davanın istihkak davası olmadığını, İstanbul 20.İcra hukuk Mahkemesinin takibin devamına karar verdiğini, davanın üçüncü kişi tarafından ödenen paranın istirdadı davası olduğunu, dolayısıyla bu davada organik bağ olup olmadığı, mahcuzların davacıya ait olup olmadığının incelenemeyeceğini, davacının aktif dava ehliyeti ve taraf sıfatı bulunmadığını, ödeme ile zenginleşen tarafın müvekkili olmayıp icra borçlusu olduğunu, dolayısıyla bu davanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılan bir dava olduğunun kabulü halinde dahi müvekkilinin pasif husumetinin bulunmadığını, benzer bir şekilde müvekkiline karşı açılan davanın İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesince reddedildiğini, mahkemenin istihkak davası gibi bilirkişi raporu aldığını ve bu raporu da hükme esas aldığını, bilirkişi raporunun gerçeği yansıtmadığını, haciz mahallinde borçlunun unvanı, internet sitesi, telefon numaralarını içeren birçok ürün bulunduğunu, yine borçlunun bayi listesini gösterir...

                  Kozmetik tarafından açılan hasımsız çek iptali davası olduğu, yargılama konusunun Halkbank Ağrı Patnos Şubesi 3520672 seri numaralı 75.000,00 TL bedelli ve ...Ankara Siteler Şubesi 5326340 seri nolu 20.000,00 TL bedelli 26/06/2021 ödeme tarihli çeke ilişkin olduğu, yargılama sırasında söz konusu çekin 3.şahıs .... elinde çıkması nedeniyle davacı ... Kozmetik tarafından İstanbul 7 ve 18 ATM'lerde menfi tespit ve istirdat davaları açılması üzerine mahkemece konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verildiği, dosyaya örnekleri gelen İstanbul 10 ATM'nin ....esas sayılı dosyasında dava dışı kaybolan ve ...Faktoringe cirolanan çekle ilgili menfi tespit davası görüldüğü, dosyamız yargılama konusu çeke ilişkin ise İstanbul 18 ATM'de 28/07/2021 tarihinde açılan 2021/467 esas sayılı dosyada menfi tespit davası görüldüğü, yine, aynı çeke ilişkin 11/08/2021 tarihli İstanbul 7.ATM'de ... esas sayılı dosyada çek istirdadı davası görüldüğü, bu davaların davacısının ......

                    Vergi İdaresinin kamu tüzel kişisi olarak eylem ve işlemlerinin kamusal nitelik taşıdığı, idarenini hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı 2477 sayılı İdari Yargı Usul Kanunun 2/1-b maddesine göre tam yargı davalarının idare mahkemesinde görülmesi gerektiğinden bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava,6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir.    Anılan yasa maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır." şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde genel mahkemelerdde menfi tesbit davası açma hakkı bulunmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu