TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı tarafından ilk derece mahkemesine sunulan 30.11.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; Rize İli Çamlıhemşin İlçesi Güllü Köyünde bulunan ve tapuda 177 ada 4 parsel ile 176 ada 4 ve 5 parsellerin güneyinde bulunan taşınmazların Orman Yasasının 2B çalışmaları sonucunda zilyetliğinin davalı adına tespit edildiğini, iki bölüm halinde 2B parsellerinin içerisinde bulunan ve yaklaşık 4- 5 metre genişliğindeki hat boyunca uzanan taşınmazın zilyetinin davacı olması gerektiğini, burasının atalarından kaldığını ve uzun yıllar öncesine dayanan çaylığının bulunduğunu, bu çaylığı uzun yıllardır kullandığını, fazlalık olarak davalı adına zilyetlik tespitinin yapılmasını ve 2b çalışmalarında davalı adına işlem görmesini kabul etmediğini, bu sebeplerle Rize İli Çamlıhemşin İlçesi Güllü Köyü 101 ada 1 parsel nolu taşınmazın 2B çalışmalarındaki zilyetlik tespitlerinin hatalı olduğunun kabulü ile dava konusu kısımlardaki zilyetliğin kendisine ait olduğunun...
Mahkemece, imar uygulamasına girmeyen kısımdan bağış yoluyla davalı adına tescil edilen pay bulunduğunun bilirkişi incelemesi ile sabit olduğu belirtilerek davalı payından davacının söz konusu taşınmazdaki hissesi oranında hesap edilen miktarda payın iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dosyada mevcut tapu kaydının incelenmesinden davalının, imar uygulamasına tabi tutulmayan 1357 ada 97 parsel sayılı taşınmazda 28.01.1998 tarihli 205 yevmiye numaralı hibe işlemi nedeniyle 555/24332 paya sahip olduğu görülmektedir. Yine 28.01.1998 tarihli ve 205 yevmiyeli ipka nedeniyle davacının payı 90/24332 olarak tescil edilmiştir....
Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1988 yılında orman kadastrosu ve 2b madde uygulaması yapılıp kesinleşmiştir. Genel arazi kadastrosu 2006 yılında yapılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi uyarınca harç alınmasına yer olmadığına 13/12/2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine, Fidanlık Köyü 672 parsel sayılı 10080 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda orman niteliği kayıtlı olduğunu, yörede 2006 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde iken 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılıp işlemin kesinleştiğini belirterek tapu kaydının iptali ile 2B niteliği ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir....
O halde, mahkemece yapılacak iş; 230 ada 1 parsel sayılı taşınmazın hangi kısımlarının imar uygulamasına tabi tutulduğu kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenerek; Kadastro Mahkemesi'nin kesinleşen tescil krokisine göre, imar uygulamasına girmeyen kısımların kadastral parsel olarak anılan ilam gereğince tescillerine, imar uygulamasına giren kısımlar bakımından ise, Kadastro Mahkemesi tescil ilamındaki alanlar ve paylar gözetilerek oranlama yapılmak, başka bir deyişle tescil ilamı ile üç parçaya bölünen taşınmazın hangi bölümünden ne kadar kısmın imar uygulamasına alındığı belirlenip, imara giden toplam alana oranlanması suretiyle imar parsellerindeki paylara yansıtılmasına karar vermekten ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... Köyü 106 ada 1-2 parsel sayılı 247,51-2236,41 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, davalılar adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine, bu parsellerin içinde kalan ve dilekçe ekindeki krokide (a) işaretli 40 m2, (b) işaretli 40 m2, (d) işaretli 150 m2 ve (c) işaretli kısımların taşlık ve fundalık olmalarına rağmen davalılar adına tespit ve tescil edildiğini belirterek bu kısımların tapu kayıtlarının iptali ile tescil harici bırakılmasını istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... ve arkadaşları vekili, ... ili Kandıra ilçesi Duraçalı Köyü ......
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 1 nolu mera parseli kapsamında bulunan ve 07.11.2008 tarihli ... bilirkişi rapor ve krokisinde (A) ile gösterilen 272,30 m2'lik kısma ilişkin mera tespit ve tahdit işleminin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, 2 ve 3 nolu mera parsellerine ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, mera tespitinin iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu ve 2B madde uygulaması yapılmış, 02.02.2007 tarihinde ilan edilmiştir. Genel arazi kadastrosu yapılmamıştır. Dosya içeriğinden, yargılama sırasında, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede orman sınırlandırılmasının yapıldığı ve dava tarihinden sonra 02.02.2007 tarihinde askı ilanına çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Davanın varlığı, dava konusu taşınmazlar yönünden tahdidin kesinleşmesini önler. Bu durumda davanın sınırlandırmaya itiraz niteliğine dönüştüğünün kabulü gerekir....
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.Yörede 766 sayılı Kanuna göre yapılıp 1957 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu, 6831 sayılı Kanuna göre yapılıp 22.05.1991 yılında ilân edilen orman kadastrosu ve 2B çalışması, 2859 sayılı Kanuna göre yapılıp 21.02.2005 yılında kesinleşen yenileme kadastrosu ve 4999 sayılı Kanuna göre yapılıp 24/12/2010 tarihinde ilân edilmiş fennî hataları düzeltilmiş orman kadastro haritası ile 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 8. maddesine göre yapılan ek kadastro çalışmaları bulunmaktadır....
Yörede 766 sayılı Kanuna göre yapılıp 1957 yılında kesinleşen genel arazi kadastrosu, 6831 sayılı Kanuna göre yapılıp 22.05.1991 yılında ilân edilen orman kadastrosu ve 2B çalışması, 2859 sayılı Kanuna göre yapılıp 21.02.2005 yılında kesinleşen yenileme kadastrosu ve 4999 sayılı Kanuna göre yapılıp 24/12/2010 tarihinde ilân edilmiş fennî hataları düzeltilmiş orman kadastro haritası ile 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 8. maddesine göre yapılan ek kadastro çalışmaları bulunmaktadır.İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu...