Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yaşı ve kullanım durumu hususlarındaki değerlendirmeyi içerir taşınmazların fotoğraflarının da yer aldığı gerekçeli rapor alınması, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacı lehine kullanıcı şerhi verilip verilmeyeceğinin belirlenmesi" gereğine değinilerek bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda verilen 09.04.2019 tarihli karar bu kez Yargıtay tarafından “Davanın tespit maliki Hazineye yönlendirilmesi için davacı tarafa olanak verilmesi, Hazine davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması" gereğine değinilerek bozulmuştur....

    Dava 6 aylık aylık ilan süresi içinde açılmış orman kadastro çalışması ve 2B uygulamasına itiraz davası niteliğindedir. Yörede kesinleşmiş arazi kadastrosu bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından resmi beglere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada 6831 Sayılı Yasanın 17/2. madde hükmüne göre orman içi açıklık niteliğinde orman sayılan yerlerden olduğu saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/12/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kullanıcısının davacı ... olduğunun tespiti ile, tapu kaydında davacı lehine zilyetlik şerhi oluşturulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve dava dışı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu ile oluşan tapu kaydının beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkindir. Davanın niteliği gereği husumetin taşınmazın maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde kullanıcı şerhi yazılı kişilere yöneltilmesi zorunludur. Her ne kadar kadastro sırasında çekişmeli taşınmazın fiili kullanıcısı tespit edilemediğinden kullanıcı şerhi verilmeksizin tapuya tescili sağlanmış ise de; ... 25....

        Davacı ..., babası ...’in lehine kullanıcı şerhi verilmeyen mirasçıları ....’in çekişmeli taşınmazdaki kullanım haklarını 2008 yılında satın aldığını, daha sonra diğer mirasçılarla taşınmazın kullanımı konusunda aynen taksim yaptıklarını ve kendisinin kullandığı yaklaşık 14-15 dönümlük alanın zeminde ayrı ve belirli olduğunu belirterek bu bölümün ayrılarak sadece kendisi lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          Mahkemece, taşınmaz davacının kullanımında olduğu halde sehven davalının kullanıcı olarak gösterildiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Davanın ileri sürülüş biçimi ve mahkemenin de kabulüne göre dava, beyanlar hanesinde lehine şerh verilen kişi ile ilgili isim ya da kimlik bilgilerinin düzeltilmesine yönelik olmayıp, kadastro tutanağı kesinleşen taşınmazla ilgili tespit sırasında fiili kullanıcı olarak gösterilen davalı lehine verilen tapudaki kullanıcı şerhinin iptali ve davacı lehine şerh verilmesi istemine yöneliktir. Bu nitelikteki davalarda davacı tarafın Hazineye ve lehine kullanım şerhi bulunan kişilere karşı ispat yükümlülüğü nedeniyle husumetin, tespit maliki Hazine ile birlikte varsa tutanağın beyanlar hanesinde lehine kullanıcı şerhi verilen kişi ya da kişilere yöneltilmesi zorunlu olup, kullanıcı değişikliği sonucunu doğuracak bu tür davaların çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez....

            Kullanıcı şerhine itiraz davalarında, husumetin taşınmazın tapu kayıt maliki olan Hazineye ve beyanlar hanesinde lehine şerh verilen gerçek veya tüzel kişilere yöneltilmesi zorunludur. Somut olayda; davacı tarafça doğru olarak kayıt maliki Hazineye husumet yöneltildiği halde; Hazine aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. 3.Dava konusu taşınmazın beyanlar hanesi, 2011 yılında yapılan güncelleme çalışmaları sırasında davacı ... ile davalılardan ... ve ...’ın kullanımında olduğu şerhi yazılarak güncellenmiş olup; davacı, dava konusu taşınmazın kullanıcısının kendisi olduğu iddiasıyla, müstakilen kendi adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Hükmüne uyulan bozma ilamında yazılı olduğu gibi davacı, kadastro öncesi nedenlere dayanmış ve kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında da 3402 sayılı Kanun’un 12/3. maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre geçmiştir....

              Dava, TMK'nin 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması isteğine ilişkindir....

                un tasarrufundadır" şeklinde değiştirildiği, 5831 sayılı Kanun'un 8. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na eklenen ek-4. madde gereği kullanıcı ve muhdesat güncelleme çalışmalarının ... Mahallesinde 19.01.2010 tarihinde yapıldığı ve toplam 3.348,46 m2 alana sahip 617 parselin eylemli orman olarak tespit edilen 2317,00 metrekarelik kısmı orman idaresinin talebi üzerine Milli Emlak Müdürlüğü'nün 22.03.2012 tarihli ve 521 sayılı olur yazıları ile orman olarak orman idaresine tahsis edilmesi üzerine 617 nolu parsel, 1163 ve 1164 olmak üzere iki parsele bölünerek 06.02.2014 tarihli ve 1880 yevmiye numaralı işlem ile 2.317,00 metrekare yüzölçümlü 1164 nolu parsel Maliye Hazinesi adına orman vasfı ile geriye kalan 1.031,46 metrekare yüzölçümlü kısım ise 1163 parsel numarası ile kullanıcısının incelemeye konu dosya davacısı ... olduğu şerhi ile birlikte Maliye Hazinesi adına bahçe vasfı ile tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır....

                  Davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve taksim yapılmadığı iddiasına dayanarak miras payı oranında lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle, davacı ... ise çekişmeli taşınmazlarda kendisinin kullanıcı olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı ...’in davasının reddine, davacı ...’un davasının ise kısmen kabulüne, keşifteki beyanı gözetilerek çekişmeli taşınmazlarda davacı ... lehine miras payı oranında kullanıcı şerhi verilmesine, kalan payların ise tespitteki şerh sahipleri adına bırakılarak tüm taşınmazların Hazine adına tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili, davalı ... ve müşterekleri vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    "Kullanım kadastrosu" olarak isimlendirilen bu çalışmanın amacı, 2/B sahalarını, fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak Hazine adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde tespit günü itibariyle fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapunun beyanlar hanesinde göstermektir.Bu maddeye dayanılarak açılacak davaların kabul edilebilmesi için, davacı tarafın taşınmazda fiili kullanımı olduğunu kanıtlaması zorunludur. Davacı, taşınmazın 30 yıldan fazla süredir zilyetliğinde olduğunu ve amcası Ali Osman Türe'den satın aldığını iddia ederek taşınmazın müstakilen kendisi adına kullanıcı şerhi verilmesi talebi ile eldeki davayı açmış, davalı ise çekişmeli taşınmazın davacı ile ortak murisi olan babasından kaldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu