Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Müdahale talebinde bulunanlar vekilinin 24/01/2022 tarihli dilekçelerinde, davanın arabuluculuk şartı yerine gelmediğinden, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi, şirket müdürüne karşı açılan davanın husumetten reddi ve esasa ilişkin yazılı beyanları ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Limited Şirketin feshi ve tasfiyesi, şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmediği takdirde ortaklıktan çıkma ve çıkma payının hesaplanarak tahsiline, şirket müdürünün azline karar verilmesi taleplerine ilişkindir. Davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde; şirketin kuruluşunun 02/10/2015 tarihinde tescil edildiği, kurucularının .... ve ... olduğu, ... 'nın müştereken yetkili olduğu, davalı şirketin merkez adresine göre mahkememizin yetkili ve davanın konusuna göre de görevli olduğu anlaşılmıştır....

    nin şirketi münferiden temsil etmek üzere şirket müdürlüğüne atandığını, şirketin diğer münferiden temsile yetkililerin ... ve ... olduğunu, davacıların kötü niyetli olarak şirketin işleyişini ve faaliyetlerini yürütemez hale gelmesini sağlamak amacıyla şirketten ayrılma bedeli olarak talep ettikleri ödenmesi imkansız bedeli tahsil etmek istediklerini, şirketin yükümlülüğü altında olan inşaat projesinin taahhütlerinden ve kredi borçlarından kurtularak sorumluluğu diğer ortaklar üzerinde bırakmak istediklerini, davacıların üzerlerine düşen asli görevleri ve borçları yerine getirmeyerek şirkete olan özen, bağlılık ve rekabet yükümlülüklerini ihlal ettiklerini, davacı ...'...

      ve özen yükümlülüklerine aykırı hareket ettiklerini, davacıların şirkete olan yükümlülüklerini ve borçlarını yerine getirmediklerini, şirketin kredi borçlarının ve tüm ödemelerinin Emre Kalemci tarafından yapıldığını ve yapılmaya devam ettiğini, şirketin fesih koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....

      Asıl ve birleşen dosyalarda davacı ortakların ilk talepleri, öncelikle şirket ortaklığından çıkma olduğu, asıl ve birleşen dosyalardaki davacı ortakların hisse paylarının toplam------- oranında olduğu, şirketin uzun yıllardır aktif durumda olmaması ve bundan dolayı sürekli zarar etmesi nedeniyle davacı ortakların ayrılma akçesinin ödenmesi mümkün olmadığından davalı şirketin TTK'nun 636/III maddesi uyarınca haklı nedenlerle feshine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Davalı gerçek kişilere yönelik açılan dava yönünden yapılan yargılama sonrasında; Bilindiği üzere; 6102 sayılı TTK hükümleri gereğince ortaklıktan çıkma yönündeki istemin, çıkma isteminde bulunan ortak tarafından, çıkma isteminde bulunulan şirkete karşı yöneltilmesi; şirketin feshi yönündeki istemin ise belli oranda pay sahibi tarafından şirkete karşı yöneltilmesi yasal zorunluluktur. Somut olayda davacı, ortağı olduğu davalı şirketten çıkartılmasını veya bu olmadığı takdirde şirketin feshini istediğinden ve davalı şirket yanında husumeti yöneltmemesi gerektiği halde davalı gerçek kişi ortaklara da yönelttiğinden, davacının ortaklıktan çıkma veya şirket feshi istemi yönünden bu davalılara yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir. Açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir....

          İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, limited şirketin feshi ile tasfiye, aksi takdirde ayrılma akçesi ödenerek davacının ortaklıktan ayrılması istemiyle açılan davada, davalı Mesut Gürgen'in davalı şirketin yönetim ve müdürlüğünden uzaklaştırılması ve bir mali müşavirin kayyım olarak atanması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir....

          ın ayrılma akçesi hesaplanarak şirket ortaklığından çıkartılmasına, şirketin tek ortakla idaresi mümkün olduğundan şirketin kar durumu da dikkate alınarak, şirketin fesih ve tasfiye ettirilmesi talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            AŞ üzerinden haksız ve hukuka aykırı şekilde edinildiği için tapu tescilinin iptalinin gerektiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek ,ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 531. maddesi uyarınca davalı şirketin fesih ve tasfiyesi, olmadığı takdirde ortağın şirketten çıkartılması ve ayrılma payının ödenmesi taleplerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, derdest dosyada ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara karar verilmiş; bu ara karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. İİK'nın 257. maddesinde ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir....

              Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre, ortaklıktan çıkma koşullarının oluştuğunun tespiti halinde, ayrılma payı hesabı karara en yakın tarihte şirket malvarlığının rayiç değerleri üzerinden hesaplanmalı, limited şirket ortaklarının ödedikleri sermaye payı gözetilerek davacının ayrılma payı hesaplanarak sonuca varılması gerekir. Şirket menkul ve gayrimenkul malvarlığının rayiç değerinin ve davacının çıkma payı alacağının SMM bilirkişi ile birlikte şirketin faaliyet alanı ve şirket malvarlığına göre konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından Yargıtay kararları doğrultusunda karara en yakın tarihte düzenlenecek bilirkişi raporu ile tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir. (Yargıtay 11.H.D. 22/06/2017 tarih 2016/6878- 2017/4007 E.K.) Yine mahkemece karar gerekçesinde, davacının kar payı dağıtılmadığı iddiasının doğru olmadığı, karın gayri resmi şekilde dağıtıldığı belirtildiği halde hükümde kar payı alacağı yönünden karar verilerek çelişki yaratılmıştır....

              Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı-karşı davalının tüm temyiz itirazlarının, davalı-karşı davacının karşı davaya ilişkin tüm, asıl davaya ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Asıl dava limited şirket ortağının haklı sebeple ortaklıktan çıkarılması, maddi ve manevi tazminat karşı dava limited şirketin haklı nedenle fesih istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne ve davalı ... ayrılma payının ödenmesine karar verilmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ayrılma payı hesaplanırken davacı şirketin 2008-2009 yıllarındaki bilanço değerleri üzerinden hesaplanmak sureti ile sonuca varılmıştır. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, ayrılma payı hesabı karara en yakın tarihte şirket mal varlığının rayiç değerler üzerinden hesaplanmalıdır....

                UYAP Entegrasyonu