WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilmiş herhangi bir sözleşme bulunmadığını, davacı müvekkilinin müşterisi dahi olmadığını, davacının Mahkemeye müvekkil şirket ile kendisi arasında imzalanmış bir sözleşme ibraz etmediğini, davacının dava dilekçesinde bahsetmiş olduğu ...'nin müvekkil şirketin çalışanı olmadığını, müvekkil şirketle aralarında herhangi bir sözleşme bulunmaması sebebiyle, müvekkil şirketin davacıdan talimat alma gibi bir zorunluluğu ve buna ilişkin bir yetkisinin de olmadığını, ... Portföy Altın Fonunun kurucusu ve yöneticisi olan ... A.Ş.'nin fon müşterileri hakkında herhangi bir bilgi sahibi olmadığını, sadece fon dağıtım kuruluşları tarafından kendisine iletilen fon katılma payı alım satımı ile ilgili taleplerin toplam miktarı konusunda bilgi sahibi olduğunu, müvekkil şirket ile dava dışı ... A.Ş.'...

    Uyuşmazlık noktaları, davalı şirket yöneticisinin davalı şirket hesaplarından kendi nam ve hesabına ayrıca kurduğu şirkete para aktardığı , şirket adına kayıtlı araçları satarak paranın şirket hesabına aktarılmadığı , kendisinin ve eşinin ve çocuklarının özel sağlık sigortalarının davalı şirket parasından karşılandığı , ... Bankasından alınan 65.000,00 TL lik kredinin nereye kullanıldığının belli olmadığını, şirket parasını kullanarak Tekirdağ ... Köyünden taşınmaz aldığı , şirket kaynaklarını davalı tarafça kurulan varlık ... Ltd Şti'ye aktarılarak davalı şirketin zarara uğratıldığı iddia edildiğniden , davalı şirket yetkilisinin davalı şirkete şirkete zarara uğratıp uğratmadığı , uğratıyorsa ise zarar miktarının tespiti, müdürlükten azil koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarının tespiti noktasında toplanmaktadır. ... Asliye Ticaret Mahkemesine ait 2014/... Esas 2016/... Karar nolu dosyası alınıp incelendiğinde, ......

      Eş anlatımla ticari işletmenin borcunu ödeme gücü bulunmasına rağmen şirket yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastıyla borcu ödememesi gerekmektedir. Somut olayımızda borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinde 12.01.2006 tarihinde haciz için borçlu adresine gidildiğinde adresin bir başka şahsın işyeri olduğunun saptanması nedeniyle haciz işlemi yapılamamış, mahkemece de bu tarih suç tarihi olarak kabul edilerek şikayetin 21.02.2008 tarihinde yapıldığını gözeterek şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır. Mahkemece ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte şirketin ödeme gücünün bulunup bulunmadığı bilirkişi marifetiyle saptanmalı ve ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte şirketin ödeme gücünün bulunduğunun belirlenmesi halinde ödeme emrinde borcu ödemesi için gösterilen sürenin son gününün suç tarihi olarak kabul edilmesi gerekir....

        Eş anlatımla ticari işletmenin borcu ödeme gücü bulunmasına rağmen şirket yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastiyle borcu ödenmemesi gerekmektedir. Somut olayda borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinde ödeme emri Tebligat Kanunu’nun 21.maddesine göre tebliğ edilmiş, haciz tatbiki için bankalara yazı yazıldığı, fakat bankalardan cevap gelmediği, son olarak 16.02.2007 tarihinde alacaklı vekilinin talebi ile şirkete ait işyerinde haciz için talimat yazılmasına karar verildiği ve şikayetin de 19.03.2007 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında, İİK’nun 347. maddesinde belirtilen şikayet süresinin geçtiğinden söz edilemez....

          Eş anlatımla ticari işletmenin borcu ödeme gücü bulunmasına rağmen şirket yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastiyle borcu ödememesi gerekmektedir. Somut olayımızda borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle 23.02.2007 tarihinde şirketin adresinde haciz işlemi sırasında şirketin adresi terk ettiğinin anlaşılması üzerine 19.03.2007 tarihinde şikayette bulunulduğu dikkate alındığında İİK’nun 347.maddesinde belirtilen şikayet süresinin geçtiğinden söz edilemez. Zira şirketin borcu ödeme gücü bulunup bulunmadığı, ödeme gücü yoksa bunu müştekinin ne zaman öğrendiği saptanmış değildir....

            Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07.05.2015 gün ve 2014/1717-2015/251 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğu nedeniyle tazminat istemine dayalıdır. Davacı, şirket zararının 2.406,43 TL'lik kısmının davalılar ... ve ...'...

              Ltd. şirketinde müdürlük görevi devam ederken ve şirketin tüm yasal defterleri mevcut iken şirket ortağı davalı tarafından yasalara ve hukuka aykırı bir şekilde ikinci bir karar defteri tasdik ettirilerek ...'in müdür olarak seçildiğini ve kendisinin müdürlük görevinin iptal edildiğini ileri sürerek ...'in müdürlük yetkisinin ve tüm işlemlerinin iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin söz konusu şirketin müdürlüğünü ifa etmesine bir engel olmadığını, sermaye çoğunluğunun verdiği oy ile müdür seçildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ticari şirket yöneticisinin seçimine ilişkin kararın iptali istemiyle açtığı davadan feragat ettiği, davacının feragat beyanının kanunun aradığı geçerlilik şartlarını taşıdığı gerekçesiyle feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı temyiz etmiştir....

                Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde, borçlu şirketin en son adresini terk ettiğini bildirmiş olup, İİK'nın 337/a maddesi kapsamında sanığın ticareti usulsüz olarak terk ettiğine yönelik bir iddia ve şikayette bulunmamış olup, dilekçe kapsamından açıkça sanığın İİK'nın 333/a maddesinde tanımlanan suçu işlediğinin iddia edilmesi karşısında ,sanığa isnat edilen İİK'nın 333/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, sanığa isnat edilen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkililerinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi ve sanıkların bu eyleminin başka suç oluşturmamasının gerekmesi nedeniyle, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme...

                  Davalı şirket tarafından davacıya gönderilen Kadıköy 10 Noterliğinin 09/02/2018 tarihli 03106 yevmiye sayılı ihtarnamesinde; 25/07/2016 tarihli iş sözleşmesi uyarınca şirket bünyesinde Distributör satış yöneticisi olarak çalıştığını, belli bir süre öncesinde işten ayrılma kararı aldığını, bu hususta yöneticisi ve iki arkadaşının daha bulunduğu bir ortamda mutlu olmadığını ve beş aydır iş aradığının dile getirdiğini, bunun üzerine kendisini kararından vazgeçirmeyen yöneticisinin İstanbul İli gibi hayati öneme sahip bir sahada ayrılacağını bildiği birini tutamayacağını ve sürekliliği sağlamak zorunda olduğu için kendisini Trakya'daki eski görevine atadığını, yeni yöneticisinin gelişinden itibaren mobbinge uğradığı gibi sözde bir iddiada bulunmasına rağmen esasen işten ayrılma kararını yeni yöneticisinin atanmasından çok daha önce verdiğini yine bizzat yöneticisine ve diğer iki çalışma arkadaşına beyan etmesinin de kötü niyetli bir şekilde feshe kılıf aradığını ortaya koyduğunu, tüm bu süreç...

                  Diğer davalı şirket ise TK35.m.gereğince usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmadığı gibi kendisini vekil ile de temsil ettirmemiştir. DELİLLER : -Davalı Şirket hisse senetleri -SPK Denetim Dairesi raporu. -Bilirkişi raporları DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı halka açık anonim ve hisseleri borsada kayıtlı Şirketin ortağı olan davacıların diğer davalı Şirket yöneticisinin haksız eylemleri neticesinde uğradıkları ileri sürülen maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davacılar vekili duruşmada dava dilekçesini aynen tekrar ile istemi gibi karar verilmesini talep etmiştir. Her ne kadar davalı ... vekili tarafından davacıların Şirket ortağı olarak dava ehliyetlerinin bulunmadığı ileri sürülmüş ise de; bu itiraza itibar edilememiştir....

                    UYAP Entegrasyonu