Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eş anlatımla ticari işletmenin borcu ödeme gücü bulunmasına rağmen şirket yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastiyle borcu ödenmemesi gerekmektedir. Somut olayda borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinde ödeme emri Tebligat Kanunu’nun 21.maddesine göre tebliğ edilmiş, haciz tatbiki için bankalara yazı yazıldığı, fakat bankalardan cevap gelmediği, son olarak 16.02.2007 tarihinde alacaklı vekilinin talebi ile şirkete ait işyerinde haciz için talimat yazılmasına karar verildiği ve şikayetin de 19.03.2007 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında, İİK’nun 347. maddesinde belirtilen şikayet süresinin geçtiğinden söz edilemez....

    Eş anlatımla ticari işletmenin borcu ödeme gücü bulunmasına rağmen şirket yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastiyle borcu ödememesi gerekmektedir. Somut olayımızda borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle 23.02.2007 tarihinde şirketin adresinde haciz işlemi sırasında şirketin adresi terk ettiğinin anlaşılması üzerine 19.03.2007 tarihinde şikayette bulunulduğu dikkate alındığında İİK’nun 347.maddesinde belirtilen şikayet süresinin geçtiğinden söz edilemez. Zira şirketin borcu ödeme gücü bulunup bulunmadığı, ödeme gücü yoksa bunu müştekinin ne zaman öğrendiği saptanmış değildir....

      Eş anlatımla ticari işletmenin borcunu ödeme gücü bulunmasına rağmen şirket yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastıyla borcu ödememesi gerekmektedir. Somut olayımızda borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinde 12.01.2006 tarihinde haciz için borçlu adresine gidildiğinde adresin bir başka şahsın işyeri olduğunun saptanması nedeniyle haciz işlemi yapılamamış, mahkemece de bu tarih suç tarihi olarak kabul edilerek şikayetin 21.02.2008 tarihinde yapıldığını gözeterek şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır. Mahkemece ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte şirketin ödeme gücünün bulunup bulunmadığı bilirkişi marifetiyle saptanmalı ve ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte şirketin ödeme gücünün bulunduğunun belirlenmesi halinde ödeme emrinde borcu ödemesi için gösterilen sürenin son gününün suç tarihi olarak kabul edilmesi gerekir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07.05.2015 gün ve 2014/1717-2015/251 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğu nedeniyle tazminat istemine dayalıdır. Davacı, şirket zararının 2.406,43 TL'lik kısmının davalılar ... ve ...'...

          Ltd. şirketinde müdürlük görevi devam ederken ve şirketin tüm yasal defterleri mevcut iken şirket ortağı davalı tarafından yasalara ve hukuka aykırı bir şekilde ikinci bir karar defteri tasdik ettirilerek ...'in müdür olarak seçildiğini ve kendisinin müdürlük görevinin iptal edildiğini ileri sürerek ...'in müdürlük yetkisinin ve tüm işlemlerinin iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin söz konusu şirketin müdürlüğünü ifa etmesine bir engel olmadığını, sermaye çoğunluğunun verdiği oy ile müdür seçildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ticari şirket yöneticisinin seçimine ilişkin kararın iptali istemiyle açtığı davadan feragat ettiği, davacının feragat beyanının kanunun aradığı geçerlilik şartlarını taşıdığı gerekçesiyle feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı temyiz etmiştir....

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde, borçlu şirketin en son adresini terk ettiğini bildirmiş olup, İİK'nın 337/a maddesi kapsamında sanığın ticareti usulsüz olarak terk ettiğine yönelik bir iddia ve şikayette bulunmamış olup, dilekçe kapsamından açıkça sanığın İİK'nın 333/a maddesinde tanımlanan suçu işlediğinin iddia edilmesi karşısında ,sanığa isnat edilen İİK'nın 333/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, sanığa isnat edilen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkililerinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi ve sanıkların bu eyleminin başka suç oluşturmamasının gerekmesi nedeniyle, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme...

              Uyuşmazlık noktaları, davalı şirket yöneticisinin davalı şirket hesaplarından kendi nam ve hesabına ayrıca kurduğu şirkete para aktardığı , şirket adına kayıtlı araçları satarak paranın şirket hesabına aktarılmadığı , kendisinin ve eşinin ve çocuklarının özel sağlık sigortalarının davalı şirket parasından karşılandığı , ... Bankasından alınan 65.000,00 TL lik kredinin nereye kullanıldığının belli olmadığını, şirket parasını kullanarak Tekirdağ ... Köyünden taşınmaz aldığı , şirket kaynaklarını davalı tarafça kurulan varlık ... Ltd Şti'ye aktarılarak davalı şirketin zarara uğratıldığı iddia edildiğniden , davalı şirket yetkilisinin davalı şirkete şirkete zarara uğratıp uğratmadığı , uğratıyorsa ise zarar miktarının tespiti, müdürlükten azil koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarının tespiti noktasında toplanmaktadır. ... Asliye Ticaret Mahkemesine ait 2014/... Esas 2016/... Karar nolu dosyası alınıp incelendiğinde, ......

                Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilmiş herhangi bir sözleşme bulunmadığını, davacı müvekkilinin müşterisi dahi olmadığını, davacının Mahkemeye müvekkil şirket ile kendisi arasında imzalanmış bir sözleşme ibraz etmediğini, davacının dava dilekçesinde bahsetmiş olduğu ...'nin müvekkil şirketin çalışanı olmadığını, müvekkil şirketle aralarında herhangi bir sözleşme bulunmaması sebebiyle, müvekkil şirketin davacıdan talimat alma gibi bir zorunluluğu ve buna ilişkin bir yetkisinin de olmadığını, ... Portföy Altın Fonunun kurucusu ve yöneticisi olan ... A.Ş.'nin fon müşterileri hakkında herhangi bir bilgi sahibi olmadığını, sadece fon dağıtım kuruluşları tarafından kendisine iletilen fon katılma payı alım satımı ile ilgili taleplerin toplam miktarı konusunda bilgi sahibi olduğunu, müvekkil şirket ile dava dışı ... A.Ş.'...

                  Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 1)İİK'nın 333/a maddesine aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik olarak yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığa isnat edilen İİK’nın 333/a maddesinde düzenlenen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumlarının takdiri gerekirken, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi, 2)İİK'nın 345...

                    şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, öncelikle borçlu şirketin bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Müdürlüğü'nden öğrenilerek muhasebecisi veya şirket ortaklarından gerektiğinde zabıta marifetiyle ticari defterlerin temin edilerek, takibin kesinleştiği tarih olan 24.09.2013 tarihi itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, kesinleşmiş icra takip dosyalarının borçları da pasife dahil edilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken, eksik kovuşturmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi...

                      UYAP Entegrasyonu