ın bu payları alım gücünün bulunmadığını ve anılan davalının, davalı ...'in imam nikahlı eşi olduğunu, tarafların anlaşarak müvekkilini zarara sokmak istediklerini ileri sürerek, ... Noterliği'nin 14.03.2011 tarihli işlemi ile yapılan yetkisiz satış ve hisse devir sözleşmesinin iptalini, gerekli araştırma yapılmadan ortaklığa kabul ve ortaklık pay defterine kayıt kararının iptalini, pay defterinden yolsuz kaydın silinerek müvekkili şirket adına pay defterine kaydını, Ticaret Sicil Müdürlüğü'ndeki yolsuz tescil işleminin iptali ile müvekkili şirket adına düzeltme yapılarak tescilini, Giresun Ticaret Sicili kayıtları üzerinde payların el değiştirmesinin ve işlem yapılmasının önlenmesi, şirket adına tescilli, taşınmazların satış ve sair tasarruflarının önlenmesi yönünden tapu kayıtları üzerine kaydi olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ..., ... ve ... vekili, müvekkilerinden ...'...
Öte yandan, limited şirket pay devrinin geçerli olabilmesi için TTK 520.maddesine göre, limited şirket pay devrinin yazılı şekilde yapılması ve imzaların noterce tasdik edilmesinden sonra, pay devrinin limited şirkete bildirilerek, ana sözleşmede aksine hüküm yoksa ortakların en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin dörtte üçüne sahip olması, ayrıca devrin pay defterine kaydedilmesi gerekir. Bu devrin ticaret siciline tescili ise, pay devrinin gerçekleşmesi için zorunlu bir şekil şartı değildir. 6762 sayılı Kanunun konuya ilişkin “Tescil ve ilan” başlıklı 515.maddesinde ise: “...Mukavelede yapılan her değişiklik, ilk mukavelede olduğu gibi tescil ve ilan edilir. Mukavelenin değiştirilmesi hakkındaki kararlar üçüncü şahıslar hakkında, tescil tarihinden itibaren hüküm ifade eder.” Denilmiştir....
Noterliği 26.12.2018 tarih ve 30065 yevmiye numarası ile düzenlenen Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile şirket dışı Mehtap Sözütek'e devretmiş olduğu, devir işleminin 26.12.2018 tarih ve 2018/05 numarası ile karar defterine geçirilerek devrin kabul işlemi yapıldığı ve ticaret sicilde ilan edildiği, davacının hisse devrinin pay defterine kaydı ile tescil ve ilan ettirilmesine ilişkin davalı T3'a hitaplı 31.12.2018 tarihli ve 01.02.2019 tarihli ihtarnamelere rağmen hisse devrinin pay defterine kaydı ile tescil ve ilanının yapılmadığı anlaşılmaktadır....
ın katıldığı, toplantı nisabının % 100 olduğu, şirket ana sözleşmesinde ortaklık payının devrine ilişkin her hangi bir özel hüküm bulunmadığı, esas sözleşmenin 13'üncü maddesinin, “bu ana sözleşmede bulunmayan hususlar hakkında Türk ... Kanununun hükümleri uygulanır.” şeklinde olduğu, davalı ...'ın sahibi bulunduğu 100 adet payın 50 adedini Ankara 2. Noterliği 26.12.2018 tarih ve ... yevmiye numarası ile düzenlenen Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile şirket dışı ...'e devretmiş olduğu, devir işleminin 26.12.2018 tarih ve 2018/05 numarası ile karar defterine geçirilerek devrin kabul işlemi yapıldığı ve ... sicilde ilan edildiği, davacının hisse devrinin pay defterine kaydı ile tescil ve ilan ettirilmesine ilişkin davalı ...'a hitaplı 31.12.2018 tarihli ve 01.02.2019 tarihli ihtarnamelere rağmen hisse devrinin pay defterine kaydı ile tescil ve ilanının yapılmadığı anlaşılmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 15.12.2022 tarihli Ara Karar NUMARASI : 2022/732 ESAS DAVA KONUSU : Şirket KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu şirket pay devri işlemi, pay devri sözleşmesi kurucu unsurları olan; hisse devrinin ortaklar kurulu tarafından onaylanması, hisse devri pay defterine işlenmesi, pay devrinin belirli bir bedel karşılığında yapılması ve devir iradesi şartlarını taşımadığı için hukuken geçersiz ve iptalinin gerekeceği kanaatinde olduklarını, ayrıca davalı tarafın adi ortaklık halen devam ederken kendi ve çocukları üzerindeki malları , teklif edilen fiyat çok ucuz, burası değerlenir bir süre satmayalım gibi bahanelerle satmaktan imtina ederken ticari döngünün devamı için müvekkili üzerindeki taşınmazların satışını sağlaması, daha sonrasında tasfiyenin dillendirildiği ve tasfiyenin nasıl yapılacağına ilişkin konuşma ve görüşmelerde kendisine düşecek taşınmaların tamamının şirket üzerinde olduğunu bu nedenle sayısı bir hayli fazla...
Mahkemece; anonim şirketlerde pay devrinin şekle bağlı olmadığı, noterce tasdik ve her hangi bir tescil zorunluluğu bulunmadığı, ortaklık devir sözleşmesi düzenlenip şirkete sunulması ve pay defterine işlenmesi ile geçerlilik kazanacağı, genel kurul toplantısında hazirun cetveline isim belirtmekle genel kurul kararının tescil edilmiş olacağından, ortaklık pay devrinin de tescil edilmiş sayılacağı, davanın konusunu oluşturan anonim şirket hisselerinin borçlu tarafından pay devir sözleşmesi ile davacı 3.kişiye devredildiği, devrin ortaklar pay defterine usulüne uygun olarak işlendiği ve devrin tamamlandığı gerekçesiyle, asıl ve birleştirilen dosyalardaki dava ve şikayetlerin kabulü ile takip borçlusu tarafından davacı 3.kişi şirkete devredilen hisseler üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı (alacaklı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nın 19 maddesine dayalı muvazaa ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı şirket hissesinin devrine ilişkin işlemin iptali ile pay oranında tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olduğu gerekçesiyle görevsizlik nedeni usulden reddine karar verilmiş, karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Şirketinin 1/2 hisseye karşılık gelen 1.500.000,00TL sermayeli 60 adet şirket hissesinin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla devredilmiş olması sebebi ile bu hisse devrinin iptaline ve miras payı oranında davacı adına tesciline karar verilmesini talep ettiklerini, davanın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı şirket paylarının iptali ile tescil istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle usulden red kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verildiğini, davanın taşınmazla ilgili olmayıp muris muvazaası ile devredilen şirket paylarına ilişkin olup, devrin iptali ile pay oranında tescil talep edildiğini, asliye ticaret mahkemesinin görevli olması nedeni ile kararın hukuka aykırı olduğunu, temel olarak mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı devir yapıldığını, gerekçenin mahkemece yapılmış tespit ile uyumsuz olması nedeni ile de kararın hukuka aykırı olduğunu, şirket paylarının iptali ile tescil istemine ilişkin davalarda görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi...
ancak tüm mirasçı ortaklarca oy birliği ile kullanılabileceğini, toplantıya ait hazirun cetvelinin gerçeği yansıtmadığını, davalı şirket yönetim kurulunun müteveffa şirket ortağı Hüseyin Yaşat Manav'ın henüz mahkemece açılıp okunmamış ve hukuken geçerlilik kazanmamış geçersiz vasiyetnamesine dayanarak şirket pay defterini düzenlediğini, iptali talep edilen genel kurul kararının içerdiği hukuksuzluklar bakımından müvekkilleri yönünden kısa zamanda telafisi güç zararlara sebebiyet verebilecek nitelikte olduğunu belirterek, davalı şirketin 29/12/2017 tarihli genel kurul toplantısında alınan 4 gündem numaralı nama yazılı payların devrinin sınırlandırılmasına ilişkin kararın, davacı şirket ortakları bakımından kısa zamanda yol açacağı telafisi güç zararlar nazara alınarak TTK 449 md. gereğince yürütülmesinin geri bırakılmasına tedbiren karar verilmesini ve anılan genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı, davalı ---- toplantısında--- kararın iptali talebiyle dava açmıştır.--- gündemin--- maddesi hakkında görüşme yapılmış olup, bu madde ile şirket pay sahiplerinden---sahip olduğu ---- işleminin genel kurulun onayına sunulduğu anlaşılmıştır. Yapılan oylamada ------şirket pay devri sözleşmesiyle yapılan devir işleminin onaylanmasına, davacının olumsuz oyuna karşılık oy çokluğuyla karar verilmiştir. Davacı, genel kurulda alınan bu kararın kendisinin haklarını bertaraf etmek amacıyla ve şirketin türünün değiştirilmesine ilişkin olarak yapılan muvazaalı ve kötü niyetli bir pay devri olduğunu,--- gerekli pay sahibi çoğunluğunu oluşturmak olduğunu,--- hissesinin bir kısmını ---- devretmesinde hiçbir mantık ve gerekçe bulunmadığını, gerçek bir hisse bedeli ödemesinin de mevcut olmadığını belirterek dava açmıştır....