Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Talep, limited şirket müdürünün azli istemiyle açılan dava kapsamında şirket müdürünün temsil yetkisinin kaldırılmasına ilişkin ihtiyati tedbir istemidir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 389/1 maddesine göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacak ya da tamamen imkansız hale gelecek ise veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK'nun 390/3.maddesinde tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır....

    ın şirket müdürlüğünden azli davası yönünden davalı şirket yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden davanın kabulü ile davalının Manavgat Sevgi Özel Sağlık Hizmetleri Turz. İnş. ve Tic. Ltd. Şirketi müdürlüğünden azline karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 17/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/179 Esas KARAR NO : 2022/1187 DAVA : Ticari Şirket (Şirketin Feshi, Tasfiyesi, Ortaklıktan Çıkma, Şirket Müdürünün Azli) DAVA TARİHİ : 25/02/2021 KARAR TARİHİ : 28/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirketin Feshi, Tasfiyesi, Ortaklıktan Çıkma, Şirket Müdürünün Azli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile ...'ın; ... Ticaret Limited Şirketi'nin her biri %50'şer hisseye malik ortakları oldukları, ...'ın ise şirket ortağı ...'ın eşi olmakla birlikte müvekkili ile birlikte şirkette müşterek imza yetkisine sahip olduğunu ayrıca ...'ın söz konusu şirkette müdür sıfatına haiz olduğunu, müvekkili ile şirket ortağı ...'ın, 2015 yılında bir araya gelerek 100.000 TL sermaye ile ... şirketini kurdukları, şirket müdürü ... ile diğer şirket ortağının eş olması hasebiyle şirket iç ilişkileri ve iş işleyişi ile ...'...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/134 Esas KARAR NO : 2022/575 DAVA : Şirket Müdürünün Azli, Ticari Şirkete Kayyım Atanması- Şirket ortaklığından çıkarma DAVA TARİHİ : 22/01/2019 KARAR TARİHİ : 30/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-Karşı Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ... ve dava dışı ...'un 17 Şubat 2010 tarihinde turizm sektörü alanında faaliyet göstermek amacı ile ... Restoran Kafe Bar Turizm İşletmeleri Ticaret Limited Şirketi isimli şirketi kurduklarını, 17.02.2010 tarihinde imzalanan şirket ana sözleşmesinde aynı zamanda şirket ortağı olan kurucu ... ve dava dışı ... isimli ortağın şirket müdürü sıfatıyla şirketi münferit imzaları ile 10 yıl boyunca temsile yetkili olduğunun belirlendiğini, şirket ana sözleşmesinin 8. Maddesinde "ilk on yıl için şirket müdürleri olarak atanan ...'...

          Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/1202 Esas sayılı dosyasında verilen 06/12/2022 tarihli Ara Kararının istinaf incelemesi neticesinde; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ DAVA:Davacı asil dava dilekçesinde özetle; şirket müdürü davalının ve kendisinin Maviform Metal Makine Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin % 50 şer pay sahibi ortağı olduklarını, T3 tarafından hatalı yönetim ve usulsüz / gayri kanuni işlemler nedeni ile şirketin zarar görmekte olduğunu, bu eylemlerin şirketin marka değerini azaltan ekonomik ağır bir kusur olduğunu, alınan sahte faturalar nedeni ile şirket müdürünün Bursa 14 Asliye Ceza Mahkemesinde 2021/535 Es....

          Davacı eldeki .../.... esas sayılı dosya kapsamında şirket müdürüne husumet yönelterek müdürün azli talepli bir dava açmamış, yine şirketi hasım göstererek .../... esas sayılı dosyada derdest fesih yargılamasının kapsamına giren bir tedbir talebinde bulunmuştur. Dolayısıyla .../.... esas sayılı bu dava diğer davadan bağımsız ayrı bir talep niteliğinde değildir. Talebin özü fesih davası uyarınca TTK nun 636/4 maddesi doğrultusunda tedbir kararı verilmesi ve şirkete onay ve denetim kayyımı atanmasıdır. Limited şirket müdürünün azli davası ilgili müdür aleyhinde açılması gereken ayrı bir davadır. Eldeki dava ise yine şirket aleyhinde açılmış ve müstakil bir talep şeklinde müdürün azli istenmemiştir. Mahkemeler taleple ve açılan dava ile bağlıdır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı şirket yetkilisi olan diğer davacı Ayfer Yağcı'nın dava konusu genel kurula katıldığı ve iptali istenen kararlara karşı olumsuz oy kullanarak muhalefetini toplantı tutanağına geçirttiği, muhalefeti somut bir gerekçeye dayanmasa da davacının iptal davası açma şartını yerine getirdiği, davacı şirket yetkilisi toplantıya katılmış olduğundan sırf usulsüz çağrı nedeniyle toplantının iptalinin istenemeyeceği, çağrının usulüne uygun olmadığı kabul edilse dahi çağrısız genel kurul koşullarının oluştuğu, TTK 630.maddesi gereğince şirket müdürünün azli yönünden genel kurulca her zaman karar alınabileceğinden şirket müdürünün azline ilişkin 4.maddenin geçerli olduğu, dosya kapsamında ibraz edilen evrak ve belgelere göre şirket müdürünün harcayacağı fazla mesai ile günün ekonomik koşulları ve paranın satın alma gücüne göre müdür için kararlaştırılan 10.000,00 TL aylık maaşın makul olduğu, genel kurulun 1,2 ve 3.maddesi...

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı şirket yetkilisi olan diğer davacı Ayfer Yağcı'nın dava konusu genel kurula katıldığı ve iptali istenen kararlara karşı olumsuz oy kullanarak muhalefetini toplantı tutanağına geçirttiği, muhalefeti somut bir gerekçeye dayanmasa da davacının iptal davası açma şartını yerine getirdiği, davacı şirket yetkilisi toplantıya katılmış olduğundan sırf usulsüz çağrı nedeniyle toplantının iptalinin istenemeyeceği, çağrının usulüne uygun olmadığı kabul edilse dahi çağrısız genel kurul koşullarının oluştuğu, TTK 630.maddesi gereğince şirket müdürünün azli yönünden genel kurulca her zaman karar alınabileceğinden şirket müdürünün azline ilişkin 4.maddenin geçerli olduğu, dosya kapsamında ibraz edilen evrak ve belgelere göre şirket müdürünün harcayacağı fazla mesai ile günün ekonomik koşulları ve paranın satın alma gücüne göre müdür için kararlaştırılan 10.000,00 TL aylık maaşın makul olduğu, genel kurulun 1,2 ve 3.maddesi...

            Her ne kadar 6762 sayılı TTK'nın 549/4. maddesinde muhik sebeplerin varlığı halinde şirketin feshine karar verilebileceği belirtilmiş ise de, bu davada ileri sürülen sebepler müdürün azli için tartışılabilecek sebeplerden olup, şirketin feshi için haklı neden teşkil etmez. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda da bu husus vurgulanmıştır. Bu itibarla, mahkemece davanın şirket yönünden bu nedenle reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalı şirket yararına bozulması gerekmiştir. 2-Diğer davalı yönünden yapılan temyiz incelemesine gelince, fesih ve tasfiye davasında yasal hasım şirket olup, ortağın husumet ehliyeti yoktur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki şirket müdürünün azli ve kayyım atanması davasında mahkemece verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı olup kesin yetki (dava şartı) nedeniyle davanın usulden reddine dair kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası Dairemize gönderilmiş olup, aşamada davacı vekilinin 08.02.2017 tarihli dilekçesi taraflar arasındaki anlaşmadan bahis ile davadan feragat ettiklerini bildirdiği gözlenmiş olmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur....

                UYAP Entegrasyonu