Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hakları saklı kalmak üzere şirket hesaplarının incelenmesi, mal kaçırma girişimlerinin engellenmesi ve şirket yönetimi için fesih tarihine veya ortaklıktan çıkış tarihine kadar kayyum atanmasına, tüm şirket mali durumunun tespiti ile şirketin feshine, bu talepleri kabul edilmez ise ortaklık payının ödenerek müvekkilinin ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, borçlu davacı Uğur Koşar tarafından, icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirine Fethiye İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/424 Esas sayılı dosyasıyla itiraz edildiği ve satışa konu şirket hisse değerlerinin mahkemece belirlenen değerler üzerinden satışa çıkarıldığı, bu değerin düşük belirlendiğinin ihalenin feshi şikayetinde de fesih sebebi yapıldığı anlaşılmakla, artık kıymet takdirinin kesinleştiğinden söz edilemez....

    den intikal eden mal varlığını nakde dönüştürmeye başladığını, davacının iş bu maksatla şirket hisselerini elden çıkarmak gayesiyle ardı ardına müvekkili şirket aleyhine haksız sebep ve gerekçelerle davalar açtığını, ihtarnameler göndererek genel kurulda sürekli muhalefet şerhi düşerek sanki ortada objektif ve haklı nedenlerden kaynaklanan sürekli ve dayanılmaz hal varmış zehabını yaratmaya çalıştığını, davacının iddialarının doğru olmadığını, şirketin feshi ve tasfiyesini gerektiren bir neden bulunmadığını....

      Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin feshi için haklı sebebin varlığına kanaat getirilmediği, davacının kendi annesini lehtar göstererek şirketi borca sokan senet imzaladığı ve bu sebeple dolandırıcılık suçundan hakkında ceza davası açıldığı, davacının annesinin şirket kuruluşu ve sonrasında şirkete borç verdiğini, bu senedin o borcun tasfiyesine yönelik olduğuna dair savunması doğru kabul .../... -2- edilse dahi şirketin mali durumuna göre bu miktarda bir ödemenin şirketi zora sokacağını düşünmeden keşide edilen senet ve bu senede dayalı olarak ihtiyati haciz kararı alınması, bu senedin keşide edildiği tarihte davacının tek yetkili müdür olmasına rağmen senedi defterlere borç olarak kaydettirmemesi durumuna göre davacının şirketin feshini istemekte iyi niyetli olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varılarak, TTK'nın 549. maddesindeki şirketin feshi sebepleri gerçekleşmediğinden şirketin feshi talebinin reddine, davacı diğer ortakların...

        Madde 636- (1) Limited Şirket aşağıdaki hallerde sona erer: a) Şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesiyle, b) Genel kurul kararı ile, c) İflasın açılması ile, d) Kanunda öngörülen diğer sona erme hallerinde, (2) Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hale getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir. (3) Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Akdin feshi ve tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı akdin feshi ve tahliye davasına dair karar, davalılardan ...Petrol Otomotiv Nakliyat İnşaat San.Ve Tic.Ltd.Şti. tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesine aykırılık nedeniyle akdin feshi ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, kiralananın petrol istasyonu olarak 1.11.2007 tarihinde davalı şirket tarafından kiralandığını, davalının sözleşmeye aykırı olarak ipotek vermediğini, kiralanandaki kaçak binayı kiralama amacı dışında kullanılmak üzere diğer davalı ...'...

          ndan taşınmazı kiralayan davalı tarafından açılan ihalenin feshi davasının reddedilip kesinleştiğini, ihale tarihinden, taşınmazın tahliye edildiği 02.05.2013 tarihine kadar taşınmazı davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın kullandığını ve herhangi bir bedel de ödemediğini, davalı hakkında ecrimisil alacağının tahsili için icra takibi yaptığını, ancak takibe haksız yere itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 'dan aşağı olmamak üzere icra ve inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı şirket, ihalenin feshi davası süresince taşınmazı geçerli kira sözleşmesine dayanarak kullandığını, kira sözleşmesi eski tarihli olduğu için temin edemediğini, kira bedellerini kiralayan paydaş dava dışı İrfan'a ödediğini, istenen ecrimisil bedelinin fahiş olduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur....

            Karşı dava yönünden ise, yukarıdaki değerlendirmelere ilaveten, istemin şirketin feshine ilişkin olduğu ve şirketin feshi davasında davalı tarafın feshi istenilen şirket olması gerektiği, dolayısıyla karşı dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ... ve ...'e husumet düşmeyeceği gözetilerek bu sebeple davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, esastan davanın reddine karar verilmesi usule aykırı ise de, sonucu itibariyle doğru olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki nedenlerle asıl davada davacılar-karşı davada davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün yukarıda açıklanan gerekçe ile ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılar ... ve ...'ten alınarak davalı ...'a verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacılar - karşı davada davalılardan alınmasına, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/294 KARAR NO : 2022/866 DAVA : Konkordatonun Feshi DAVA TARİHİ : 24/03/2022 KARAR TARİHİ : 15/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Konkordatonun Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 24/03/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; Müvekkili...., .... A.Ş.'den olan alacaklarına karşılık davalı şirketin ..... A.Ş.'ne olan borcunu temlikname ile temlik aldığını, davalı şirket hakkında Bakırköy ....... Asliye Ticaret Mahkemesi ...... Esas, ...... Karar sayılı ilamı ile konkordato kararı verildiğini, davalı şirket konkordato kararı çerçevesinde üçer aylık dönemlerle borcu ödemesi gerekirken temlik eden ...... A.Ş.'...

                Davalı vekili, şirket yöneticilerinin eylemlerinden kaynaklı olarak TTK'nın 434. maddesi gereğince şirketin feshi ve tasfiyesinin istenilemeyeceğini, şirketin kötü yönetilmesi ve zarara uğratılmasına dair iddiaların yersiz olduğunu, şirketin maddi durumunun iyi olduğunu, mevcut varlıklarla şirket amacının gerçekleştirilmesinin mümkün olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu