WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti: Bölge Adliye Mahkemesince, "davalının istinaf talebi yönünden giydirilmiş ücretin hesabı ve ihbar tazminatının mahsup edilmemesi, davacının istinaf talebi yönünden ise kıdem tazminatının dolar yerine TL olarak hüküm kurulması ve davacının ücreti brüte çevrilirken hata yapılması" gerekçesiyle taraf vekillerinin ayrı ayrı istinaf taleplerinin esastan kabulüne karar verilmiştir. Temyiz Başvurusu : Kararı yasal süresi içerisinde taraf vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı ihbar tazminatı talebinde bulunmuş, mahkemece davacının Mart 2016 bordrosu ile kendisine 1400 dolar ihbar tazminatı ödemesi yapıldığı gerekçesiyle bu miktar ihbar tazminatından mahsup edilerek bakiyesi hüküm altına alınmıştır....

    Aynı hukuki ilişkisi nedeniyle taraflardan birinin katlandığı bazı yükümlülüklerin ya da elde ettiği bir kısım semerelerin diğer tarafın alacağından indirilmesi talebi, hukuki niteliği itibariyle, takas değil, "mahsuplaşma" olarak nitelendirilmektedir. Somut olayda; davalı vekilinin cevap dilekçesindeki, davalının, davacıdan olan alacaklarının mahsubuna ilişkin talebi, mahsup itirazı değil takas def'i olduğu gibi, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde bildirdiği, dava konusu bağımsız bölüme ilişkin yaptığını savunduğu masrafların indirilmesine ilişkin talebi de mahsup itirazıdır. Ancak mahkemece gerekçeli kararda, davalının mahsup itirazı ile takas def'i hakkında herhangi bir değerlendirmeye yer verilmediği, mahkemece yapılan keşifte dava konusu taşınmazın içinin görülmemesi nedeniyle mahsup itirazına konu olabilecek nitelikte faydalı ve zorunlu masrafların yapılıp yapılmadığının belirlenmediği anlaşılmıştır....

    : Kanun yararına bozma talebi ve tebliğnamede, "Dosya kapsamına göre, hükümlünün tutuklu kaldığı ve mahsup edilmesini istediği İstanbul Ondördüncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin (CMK 250. madde ile yetkili) 03.11.2006 tarihli ve 1999/7 esas, 2006/221 sayılı kararının temyiz edilmesi sebebiyle henüz kesinleşmemiş olduğu, bu suçun işlenme tarihinin ise, 19.07.1997 olduğu, halen infaz edilmekte olan Ankara Yedinci Ağır Ceza Mahkemesi'nin 23.08.2006 tarihli ve 2006/407 değişik iş, 2006/407 müteferrik sayılı dosyasına konu suçun işlenme tarihinin ise 14.08.2004 olduğu, bu haliyle tutuklu kalınan ve mahsup edilmesi istenen kararın kesinleşmesinden önce işlenmiş bir suçun bulunduğu, Mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 40 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 63. maddelerinde belirtildiği üzere, mahsup işleminin yapılabilmesi için tutuklu kalınan suçtan verilen kararın kesinleşme tarihinden önce bir başka suç ya da suçların işlenmesinin yeterli olacağı, tutuklu kalınan suçun beraatle veya mahkumiyetle...

      Asliye Ceza Mahkemesinin 30/04/2019 tarihli ve 2013/279 esas, 2014/609 sayılı ek kararını müteakip, mahsup işlemine konu sürelerin sanığın içtima kararından sonra infaza verilen ve mahkumiyetine konu karara ilişkin cezasından mahsup edilmesi yönündeki Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığının 03/05/2019 tarihli ve 2019/3964 ilamat nolu talebi hakkında ikinci kez mahsup işlemi yapılamayacağından bahisle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin Çanakkale 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/05/2019 tarihli ve 2017/191 esas, 2018/357 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Çanakkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/06/2019 tarihli ve 2019/1045 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre; 1) Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/04/2019 tarihli ve 2013/279 esas, 2014/609 sayılı ek kararı yönünden yapılan incelemede, Sanığın Çanakkale 2....

        Temyize konu kararda, her ne kadar davacı tarafından ödeme emri içeriği borçların tamamı için mahsup talebinde bulunulduğu, mahsup talebi sonuçlandırılmadan dava konusu ödeme emrinin düzenlendiğinin iddia edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda, davacının iade şartlarını taşıdığı ve mahsup talebinin yerine getirilmesi gerekirken bunun yapılmadığı, dava konusu ödeme emri içeriği borçlar için mahsup talebi üzerine davacı hakkında yapılan incelemenin devam etmesine rağmen dava konusu ödeme emri ile takip edildiği, davacı tarafından talep edilen KDV iade ve mahsup talepleri kesin bir şekilde sonuçlanmadan düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle karar verilmiş olsa da, olayda ödeme emri içeriği borçların davacının kendi beyanı üzerine tahakkuk ederek kesinleşen borçlar olduğu konusunda bir ihtilaf bulunmadığı, davacının mahsup talebinin sonuçlandırılmaması veya reddedilmesine yönelik işlemlerin ise ayrıca dava konusu edilebileceği dikkate alındığında düzenlenen...

          Yapılan dosya incelemesinde, alacaklı vekilinin talebi T4 A.Ş Genel Müdürlüğüne , 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği, ilgili bankaca verilen 12/05/2017 tarihli KEP-BHOM-2017- 434110 sayılı cevapta , borçlunun 2278128 Numaralı hesabındaki 328.503,22 TL üzerine haciz konulduğu bildirilmiştir. Bunun üzerine alacaklı vekilinin talebi üzerine, haciz konulan paranın dosyamıza gönderilmesi için 15/05/2017 tarihinde T4 Genel Müdürlüğüne yazılan müzekkeremize verilen 22/05/2017 tarih ve DYZ-BHOM-2017- 439621 Sayılı yazıda , "Bankamız riskinin halen devam etmekte olması ve Bankamız rehin , takas,mahsup hakları nedeniyle ilgili tutarın gönderilmesinin mümkün olmadığı" belirtilmiştir.........

          müvekkil idare aleyhine icra takibi yapılmaması, müvekkil idarenin T3 nezdindeki alacaklarına mahsup yapılmaması, İller bankasından alacağından mahsup ve kesinti yapılmaması yönünde ihtiyati tedbir taleplerinin teminatsız olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2019/331 Esas (2014/3310 Eski Esas) sayılı takip dosyasının incelenmesinde ise davacı tarafından davalı aleyhine 71.690,00 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile ilamsız takip yapıldığı, alacaklı vekili talebi üzerine dosyanın 09/01/2019 tarihinde yenilendiği, yine dosya kapsamında 08/05/2015 tarihli 96.610,73 TL yönünden düzenlenmiş borç ödemeden aciz vesikası bulunduğu anlaşılmıştır. HGK'nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251- 593 sayılı kararında da benimsendiği üzere, icra mahkemesinde takas ve mahsup iddiası kural olarak; takasa konu alacağın İİK'nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, bu alacakla ilgili olarak icra takibi yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir. Bu istem, takibin her safhasında ileri sürülebilir. Borçlu takas talebini icra mahkemesine beyan edebileceği gibi, bu başvurusunu icra dairesine de yapabilir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takas Mahsup Talebi K A R A R İncelenmesi gerekli bulunduğundan; .... İcra Müdürlüğü'nün 2013/1675 Esas ve .... İcra Müdürlüğü'nün 2013/1676 Esas sayılı takip dosyaları aslının incelendikten sonra iade edilmek üzere ya da okunaklı onaylı örneklerinin tüm bilgileri ile noksansız ve sıralı olarak temin edilip eklenmesinden sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Somut olayda, borçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, takas ve mahsup talebi yanında itfa nedeniyle takibin iptali isteminde bulunmuş, Mahkemece "...borcun takas mahsup ve ödeme şeklinde itfa edildiği anlaşıldığından İİK'nın 33/1.maddesi gereğince bu borçlu bakımından icranın geri bırakılmasına, icra avukatlık ücreti bakımından icranın geri bırakılması talebin reddine" karar verilmiştir.. İcra Mahkemesi'nin hükmü, takas ve mahsup edilen alacak miktarı yönünden açık olmadığı gibi, itfa nedeniyle yapılan başvurunun değerlendirilmesi hakkında da bir netlik taşımamaktadır. Mahkemece verilen hüküm bu haliyle açık olmadığı gibi, şüphe ve tereddüt uyandıracak, infazda zorluk çıkaracak şekildedir. Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas-1997/776 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. İlamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez....

              UYAP Entegrasyonu