Yine kararda zaman aşımı defi dikkate alınarak 17.07.2016 öncesinin zaman aşımına uğradığı değerlendirmesi yapılmıştır. Öte yandan davacı, ıslah dilekçesinde zaman aşımı defi dikkate alarak 02.04.2018 tarihinden ve sonrası için bir hesaplama yaparak bulduğu tutarı ıslaha konu yapmıştır. Davalının ise ıslaha karşı beyan dilekçesinde zaman aşımı definde bulunduğu anlaşılmaktadır. Şu halde ıslaha karşı zaman aşımı defi yönünden mahkemece bir değerlendirme yapılarak hasıl olacak neticeye göre bu kalemde kabul görecek ise hüküm altına alınması gereken tutar tereddütsüz şekilde tespit edildikten sonra, infazda tereddüt uyandırmayacak ve dosya kapsamı ile de çelişkili olmayacak şekilde bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli olmamıştır....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Alacaklının asıl dava yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının REDDİNE, 2-Alacaklının birleşen dava yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Asıl dava ve birleşen davada borçluların başvurusu, ödeme emri tebligatlarının usulsüzlüğüne ilişkin şikayet ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde borca itiraz, zaman aşımı itirazı, takibe konu senedin...
Dosyadaki yazılara,hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine ve özellikle davacının ödenmemiş bir kısım işçilik alacaklarının bulunması nedeniyle feshin haklı nedene bağlı oluşu dikkate alındığında kıdem tazminatına hükmedilmesinin isabetli oluşuna, yapılan işin niteliği ve tanık anlatımları dikkate alındığında fazla çalışma sürelerinin dosya kapsamına uygun oluşuna ek raporda ıslaha karşı zaman aşımı defi değerlendirilmemiş ise de mahkemece resen yapılan hesaplama doğrultusunda zaman aşımı dikkate alınmak suretiyle hüküm kurulmuş olmasına göre usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 'nın 353/1- b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece,davanın kısmen kabulüne,itirazın kısmen iptaline,takibin 10.106,29 TL üzerinden devamına ve icra tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesi üzerine,karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalılar vekilinin zaman aşımı define yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı 11.9.2009 tarihli takip talebinde 2004 yılı Mart ayı ila 2008 yılı Şubat ayları arasındaki kira parasının tahsili isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili cevap dilekçesinde zaman aşımı definde bulunmuştur. Kira alacakları için zaman aşımı süresi BK'nun 126/1 maddesi uyarınca 5 yıldır. Takip tarihi olan 11.9.2009 tarihi itibariyle takip konusu bazı aylar kiraları 5 yıllık zamanaşımına uğramıştır....
Şirketince haksız olarak feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, haftada dört saat fazla mesai yaptığı, milli bayramlarda çalıştığı, ücretlerinin ödenmediği, asgari geçim indirimi ve ücret alacağı olduğu, davacının yargılama sırasında 29.04.2011 tarihinde taleplerini ıslah ettiği, 02.05.2011 tarihli duruşmada ıslah dilekçesinin okunduğu, davalı vekilinin ıslah dilekçesini inceleyip beyanda bulunmak üzere süre istediği, takip eden celsede zaman aşımı def'inde bulunduğu, zaman aşımı def'inin davacı tarafça kabul edilmediği, ıslah dilekçesi duruşmada okunmakla davalı yanın zaman aşımı def'inin, davacı tarafça kabul edilmediğinden dikkate alınmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, süresi içinde davalı ... Cihazları Tic. San. Ltd. Şirketi vekilince temyiz edilmiştir. ......
Yukarıda açıklanan nedenlerle, İlk Derece Mahkemesi'nce davacının borca itirazının ve kambiyo şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetli olup davacının yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, senetlerin tanzim tarihi ve takip tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK'nın 661, 662. ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nın 661. maddesi uyarınca bonolar için 3 yıllık zaman aşımı öngörülmüştür. Diğer yandan TTK'nın 662. maddesinde "müruruzaman; dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir" hükmüne yer verilmiştir. TTK'nın 730/18. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 663/2. maddesi gereğince zaman aşımı kesilince son işlem tarihinden itibaren, müddeti aynı olan yeni bir zaman aşımı işlemeye başlar. Ayrıca alacaklının yaptığı, takibin devamını sağlayıcı nitelikte her takip işlemi ile de zaman aşımı kesilir ve yeni bir süre işlemeye başlar....
İstinaf Sebepleri Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesinde; 28.02.2014 tarihinde hacizli tüm menkul ve gayrimenkullerin paraya çevrilmesi talebinde bulunduklarını, müdürlükçe 1.000,00 TL satış avansı alınmasına karar verildiğini, dosyaya 3.500,00 TL satış avansı depo edildiğini, 13.04.2017 tarihinde borçlu ...'ın 13.02.2017 tarihinde talimat ile haczedilen menkullerin satışının talep edildiğini, dosyaya 15,00 TL satış avansı/posta gideri yatırıldığını, satış talepleri ve satış avansları ile hacizler baki kalacağından haciz işlenmesinin ve talep edilmesini hukuki yararı bulunmadığını, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ...'ın takip konusu senette kefil olduğunnu, TTK 702/1 ve 778. maddesi delaleti ile 749. maddesine göre 3 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğunu, davacı ...'...
DAVA Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; takibi 15.02.2020 tarihinde öğrendiğini, ödeme emrinin tevziat saatlerinden sonra dönüp dönmeyeceği araştırılmadan okuma yazma bilmeyen eşine tebliğ edildiğini ve usulsüz olduğunu, bononun zaman aşımına uğradığını ileri sürerek şikayetin kabulü ile borca, faize, tüm ferilere ve zaman aşımına yönelik itiraz sebebiyle icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet ve itiraz dilekçesi alacaklıya tebliğ edilmemiş, cevap dilekçesi sunulmamış ve dosya üzerinden karar verilmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....
vekili, zamanaşımı defi ile husumet itirazında bulunduklarını, müvekkillerinin ibra edildiklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın birbiri ile bağlantısı olmayan olaylar birleştirilerek açıldığını, bu nedenle tefrikinin gerektiğini, davacının iddialarının doğru olmadığını, zaman aşımına uğradığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... ve ... vekili, zamanaşımı defi ile husumet itirazında bulunduklarını, esas yönünden de reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davacının iddialarının doğru olmadığını savunarak davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, zaman aşımı definde ve dilekçesinin usulüne uygun olmadığı itirazında bulunduklarını, kredi teminatının da yeterli olduğunu savunarak davanın reddin istemiştir. Davalı ......