Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Usule aykırı tebliğin hükmünün 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53. maddelerinde düzenlendiği, anılan maddelerde, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğin geçerli sayılacağı, şikayet edene 2. haciz ihbarnamesinin 20/01/2021 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edilmek suretiyle usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, o halde muhatabın usulsüz tebliği 20/01/2021 tarihinde öğrenmiş sayılacağı" gerekçesi ile birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine yönelik şikayetin kabulü ile; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin şikayet eden yönünden 20.01.2021 olarak düzeltilmesine, 2 haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2013/4487 E. sayılı dosyasında 10.07.2013 tarihinde haciz olduğunu, 6183 sayılı Kanun hükümleri gereği devlet alacağı derecesinde imtiyazlı olan kurumun, alacaklarının sıra cetvelinin üçüncü sırasında yer alması gerektiğini, salt ihtiyati haciz kararı alınmış olmasının hacze iştirak imkanı vermediğini, dosya alacaklılarının altı ay içerisinde hacizli paraları takip dosyasına istemek zorunda olup bu sürede istenmediğinden şikayet olunanların hacizlerinin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin kaldırılmasını, satış bedelinin tamamının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ... Akaryatkıt Otomotiv Gıda Ltd. Şti. vekili, şikayetin reddini istemiştir. Diğer şikayet olunanlar, şikayete cevap vermemiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma, ve dosya kapsamına göre, şikayetçi Atila’nın kesin haciz tarihinin daha önce olduğu, tasarrufun iptali davasının alacaklılarının satış bedelinden öncelikle tatmin edilmesi gerektiği, sıra cetvelinde 4. ve 5. sırada yer alan alacaklıların haciz tarihlerinin taşınmaz satış tarihinden sonra olması gerekçesiyle sıra cetvelinden çıkarılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi Oktay vekili ve şikayet olunan Orhan vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazları ile şikayetçi Oktay vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bent kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, sıra cetveline şikayete ilişkindir....

      Mahkemece, şikayetçinin, şikayet olunanın dosyasından haczedilen makineler ile bedeli paylaşıma konu makinelerin aynı olmadığı iddiası ile ilgili uyuşmazlığın esası incelenip, taraf delilleri değerlendirilerek araştırılıp, ayrıca şikayet konusu sıra cetvelinde, haciz ve satış tarihi farklı olan dava dışı borçluya ait makinelerin satışı sonucu elde edilen ....750,00 TL paylaştırıldığı halde, yine haciz ve satış tarihi farklı olan dava dışı borçluya ait satış bedeli 33.000,00 TL olan ayakkabı ve botlardan gelen bedelin paylaştırıldığı yazılarak taraflarca ayakkabı ve botlar üzerine uygulanan haciz tarihleri esas alınarak hatalı bir şekilde paylaştırmanın yapılmış olduğu hususu da gözönünde bulundurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, ... memur muamelesini şikayet niteliğindeki ... .... ......

        ve 3. sırada şikayet olunan ...'nun alacağının yer aldığını, şikayet olunanın alacaklı olduğu ... 12. İcra Müdürlüğü'nün 2010/18041 E. ve 16843 E. sayılı dosyalarında söz konusu taşınmaza 15.09.2010 ve 03.11.2010 tarihlerinde haciz şerhi konulduğunu, şikayet olunan ...'nun, yasal süre içinde satış talebinde bulunmadığını, bu nedenle hacizlerin düştüğünü, söz konusu icra dosyalarında şikayet olunan vekilince 03.09.2013 tarihinde, taşınmazlara haciz konulması ve satış avansının kabul edilmesi talebinde bulunulduğunu, İcra Müdürlüğü'nce bu talebin şartları oluşmadığı belirtilerek reddedildiğini, bu karara karşı, şikayet olunanın itiraz ya da şikayet yoluna başvurmadığını, ret kararının kesinleştiğini, dolayısıyla söz konusu dosyalardan taşınmaz üzerine konulan hacizlerin düştüğünü, bu nedenle müvekkili şirketin alacağının sıra cetvelinde 2. sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, alacağın 2. sıraya yazılmasını talep ve şikayet etmiştir....

          Bu yola tevessül etmeden, sadece haciz tezkeresi ile konulan haciz aynı Yasa'nın 88. maddesi kapsamında menkul haczi olarak nitelendirilebilir ve ancak mevcut bir hak ve alacak üzerine konulabilir; bir diğer ifade ile üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların tezkere yazılması suretiyle haczi mümkün değildir. Öte yandan, üçüncü kişi nezdinde bulunan alacak için haciz talebi halinde, haciz tarihi belirlenirken gözetilecek tarih, haciz yazısının yazıldığı tarih değil, üçüncü kişiye ulaşıp, kayda işlendiği tarihtir. Şikayet olunan somut olayda, borçlu ...’in 16.04.2009 tarihi itibariyle emekliye sevk edildiği, şikayet olunan ... vekilinin başlattığı icra takibi dosyasında SGK Başkanlığına 23.09.2008 tarihli yazı ile borçlunun ileride doğacak emeklilik ikramiyesi üzerine haciz konulmasının istendiği, 16.10.2008 tarihinde SGK’nun bu talebi kayda alarak cevap verdiği anlaşılmıştır....

            - K A R A R - Şikayetçiler vekili, 24.05.2017 tarihli sıra cetvelinde şikayet olunan alacaklının 1. sıraya kaydedildiğini, müvekkillerinin alacaklı olduğu takip dosyasında bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine 23.08.2016 tarihinde icrai haciz konulduğunu, şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasında taşınmaz üzerine 24.06.2016 tarihinde ihtiyati haciz konulduğunu ve borçluya gönderilen ödeme emrinin 10.08.2016 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş gibi göründüğünü, ilk bakışta davalının ihtiyati haczinin 16.08.2016 tarihinde icrai hacze dönüştüğünün düşünüldüğünü, ancak doğru olmadığını, borçluya gönderilen ödeme emrinin usulsüz olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili, borçluya gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, borçlunun söz konusu tebliğ işlemlerine vaki herhangi bir itirazının olmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

              Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taşınmazın paraya çevrilmesi esnasında şikayet olunanın haczinin ihtiyati haciz olması, şikayet olunan belediyenin taşınmazlar üzerine paraya çevrilmeden evvel kesin haciz koymuş olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Karar, şikayet olunan vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Müdürlüğü'nün 2009/115 Esas sayılı dosyasından düzenlenen sıra cetvelinin hukuka uygun olmadığını, satışı yapılan taşınmaza müvekkilinin dosyasından ........2008 tarihinde haciz konulduğunu, müvekkilinin haczi önceki tarihli olduğu halde sıra cetvelinde dahi belirtilmediğini, haciz sırasına bakılmadan .... sıraya işçi alacaklarının konulduğunu, bu alacakların ilamdan kaynaklanmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Asıl dosyada şikayet olunan vekili, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. Birleşen dosyada şikayetçi vekili, müvekkili Vergi Dairesi'ne kayıtlı ......

                  -K A R A R- Şikayetçi vekili, haciz tarihinden itibaren 6 aylık yasal süre içerisinde satış talebinde bulunulmaması nedeniyle haczin düştüğü halde, düzenlenen sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı olarak satış bedelinin şikayet olunana ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini istemiştir. Şikayet olunan vekili, satış tarihi itibariyle müvekkilinin haczinin ayakta olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu