alacaklar ve satış giderlerinden yüksek olduğu, taşınmazın belirlenen muhammen bedelinin belirlendiği tarihten iki yıl içinde satışın yapıldığı ihalenin hukuka uygun olarak gerçekleştirildiği, davacının ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü hususların satış öncesi döneme ilişkin olup, satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi isteyemeyeceği, yine satış ilanında satışa konu taşınmaz hakkında gerekli bilgilerin ve taşınmazın özelliklerinin yer almadığına ya da yanlış yapıldığına dair şikayet, satış öncesi döneme ilişkin bir şikayet olup, satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemeyeceği, davacının kıymet takdirine itiraz ile ileri sürebileceği konuları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremeyeceği, satış ilanının yapılma şeklinin icra müdürlüğü takdirinde olup, satış...
Maddesinin hiçbir sebebine uymadığını, ihalenin feshine ilişkin şikayetin kabulüne veya reddine ilişkin kararın kesinleşmesi üzerine ihale bedeli nemaları ile birlikte hak sahiplerine ödeneceğini, İhale kesinleşmedikçe hak sahiplerine ödenemeyeceğini, Davacının 2016/15 Talimat dosyasında yanlış parselin satıldığını beyan ettiğini, İcra dosyasının incelenmesinde parsel numarasının yanlış olmadığının görüleceği, ihalenin usulüne uygun yapılmış olduğu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. YEREL MAHKEME KARARI; Mahkemece, ".........
Kişinin İİK'nın 106- 110. maddesi uyarınca haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin müdürlük kararına ilişkin şikayet niteliğinde olduğu görüldü. Takip dosyasının yapılan incelemesinde, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2019/77531 Esas (Kapatılan Kayseri 1. İcra Müdürlüğünün 2018/648 Esas) sayılı icra dosyası ile alacaklı Türk Ekonomi Bankası A.Ş tarafından davalı borçlular T3 ile T4 aleyhine 29.500,00 TL senet alacağına dayalı olarak 16/01/2018 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe geçildiği, takibin kesinleşmesiyle borçlular aleyhine haciz işlemlerinin yapıldığı görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2018/7990 Esas) sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibi neticesinde müvekkilinin taşınmazları üzerine haciz konulduğunu ve Gayrimenkul Satış İcra Dairesinin 2021/199 Satış no'lu dosyası ile satış işlemlerinin başlatıldığını, taşınmazlardan bir tanesinin satışı ile dahi borcun tamamını fazlasıyla karşılayacak nitelikte olmasına rağmen iki adet taşınmaz haczedilerek taşkın haciz uygulandığını ve satış işlemlerine geçildiğini belirterek taşkın hacizlerin iptalini Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, 2309 Ada, 13 Parsel'de kayıtlı taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; Şikayetin ve satışın durdurulması talebinin reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür. Karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine mahkemenin 12/01/2022 tarihli Ek Kararı ile anılan kararın kesin olarak verilmiş olduğu görülmekle istinaf talebinin reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/75 esas sayılı dosyasından konulan haczin tarihinden önce olduğu, İİK'nın 106. maddesinin haciz tarihindeki yürürlükteki haline göre, 2 yıllık yasal sürede alacaklı taraflarca satış talep edilmiş ve satış avansları yatırıldığının anlaşıldığı, satış avansının yetersiz olduğu iddiası veya satış işlemlerine başlanmamış olması hususunun bu durumu etkileyemeyeceği, bu durumda sıra cetvelinde şikayetçinin alacağından önce yer alan itiraza konu her iki alacağa ilişkin haczin satış tarihinde ve halen varlığını sürdürdüğü kabul edilerek şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Uyuşmazlık, satış avansının süresinde yatırılmadığı gerekçesiyle satış talebinin reddine dair 14/03/2019 tarihli müdürlük işlemini şikayettir. İİK'nın 363. maddesinin 1. fıkrasında istinaf yoluna başvurma ve istinaf yoluna başvurulamayacak kararlar düzenlenmiştir....
talebinin reddine ve şartları oluştuğundan şikayetçinin ihale bedelinin %10 u oranında para cezası ile cezalandırılmasına" dair karar verildiği görülmüştür....
(I)Dosya kapsamında satış ilanının borçlu asile 10/07/2020 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, tebligatın usul ve yasaya uygun olduğu, bu haliyle şikayet eden borçlunun satış ilanına kadar cereyan eden tüm tebligatları en geç bu tarihte öğrendiği bu tarihten itibaren tebligatların usulsüzlüğüne ilişkin şikayet hakkını kullanabileceği dikkate alındığında, şikayet edenin bu yöndeki fesih ve istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. (II)Satış yapılacak yerin belirlenmesi ve satış süresi, satış ilanında açıkça yer almıştır. Satış ilanının şikayet eden borçluya tebliğ edildiği düşünüldüğünde, bu hususların satış ilanının tebliğinden itibaren ileri sürülmesi gerektiği, bu aşamada ihalenin feshine sebep olarak görülmeyeceği, bu yöndeki istinaf sebeplerinin de yerinde olmadığı anlaşılmıştır. (III)Taşınmazın KDV bedeli satış ilanında yer almakta olup, borçlunun satış ilanına süresinde itiraz etmemesi sebebiyle bu yöndeki istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı ihale alıcısının sulh hukuk mahkemesine başvurusunda fazladan tahsil edilen KDV'nin iade talebinin reddedilmesine ilişkin kararın iptalini talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı davacı ve davalı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Somut olayda, ihale konusu taşınmaza ilişkin satış ilanı ve şartnamede KDV oranının %18 olarak gösterilmesine rağmen, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede Sulh Hukuk Mahkemesine başvurularak bu hususun şikayet konusu yapılmadığı anlaşılmaktadır. İhale alıcısı, ihale şartlarını bilerek ihaleye girmiş ve ihale konusu taşınmazı satın almıştır. Söz konusu taşınmaz ihalesi kesinleştikten sonra ihale alıcısı %18 oran üzerinden de KDV ödemiştir....
Somut olayda, şikayete konu haczin incelenmesinde; alacaklı vekilinin 25/12/2017 tarihli talebi üzerine icra müdürlüğünce 09/01/2018 tarihinde haciz talebinin kabul edilmesiyle haciz konulduğu, haczin konulduğu tarih itibariyle İİK'nun 106. maddesinin yürürlükte olan hükmü uyarınca satış isteme süresinin 1 yıl olduğu, ancak alacaklının 11/01/2019 tarihinde satış talep ettiği ve satış avansının da 14/01/2019 tarihinde yatırıldığı, buna göre 1 yıllık sürede satış talep edilmediğinden İİK'nun 110/1. maddesi gereği, taşınmaz üzerindeki işbu haczin şikayet tarihi olan 28/01/2019 tarihinden önce düştüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda, borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunmasında korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmamaktadır....